Anayasa Mahkemesesi'nin, 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu'nun 28. maddesinin ikinci fıkrasın son tümcesinde yer alan ''...ve disiplin cezaları'' hükmünün iptaline ilişkin gerekçeli kararı Resmi Gazete'de yayımlandı. Başvuruyu, Ankara Birinci İdare Mahkemesi itiraz yoluyla Anayasa Mahkemesi'ne götürmüştü.
    
Ankara Birinci İdare Mahkemesinin başvuru kararında, ''disiplin cezası alan bir kimsenin aynı zamanda disiplin cezası niteliğindeki ek ödemeden de mahrumiyetine yol açmasının Anayasa'nın 2. maddesine aykırı olduğu'' ileri sürülmüştü.
    
Anayasa Mahkemesi'nin kararında, Anayasa'nın 2. maddesinde belirtilen ilkelere yer verilerek, 5502 sayılı yasanın 28. maddesine değinildi.
    
İptali istenilen ibarenin de bulunduğu kuralın gerekçesinde; ''personele normal ücretinin dışında ödenen ek ödeme ve ikramiyelerde, personelin performansının, istirahat raporunun ve disiplin cezası alıp almadığının dikkate alınarak belirlenmesinin amaçlandığının belirtildiği'' vurgulanan Anayasa Mahkemesi kararında, şunlar kaydedildi:
    
''Disiplin cezaları, kamu hizmetlerinin yürütülmesi ve kamu yararının devamlılığının sağlanması amacıyla kamu görevlileri için görev, yetki ve sorumlulukları bakımından yasal olarak düzenlenmiş yaptırımlardır. Kamu hizmetlerini yürüten kamu görevlilerinin görev anlayışları, yetki ve sorumlulukları kamu hizmeti ve hizmet gerekleri ile sınırlandırılmış, bu sınırlar dışına çıkanların ise disiplin cezaları ile cezalandırılmaları öngörülmüştür. Bu bağlamda 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 124. maddesinde, kamu hizmetlerinin gereği gibi yürütülmesini sağlamak amacı ile kanunların, tüzüklerin ve yönetmeliklerin devlet memurlarına yüklediği ödevleri yurt içinde ve yurt dışında yerine getirmeyenlere, uyulmasını zorunlu kıldığı hususları yapmayanlara, yasakladığı işleri yapanlara durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre, 125. maddede sıralanan disiplin cezalarından birinin verileceği hükme bağlanmıştır.
    
Öte yandan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun temel ilkeleri 3. maddesinde, 'Sınıflandırma', 'Kariyer' ve 'Liyakat' olarak belirlenmiş olup, kariyer ilkesi, devlet memurlarına yaptıkları hizmetler için lüzumlu bilgilere ve yetişme şartlarına uygun şekilde, sınıfları içinde en yüksek derecelere kadar ilerleme imkanı sağlanmasını; liyakat ilkesi ise kamu görevlerine girişin ve hizmet içinde yükselişin 'işe uygunluk' ve 'performans' ölçütüne bağlanması, ücret ve diğer çalışma koşullarının hizmetin etkinliğine ve sürekliliğine katkıda bulunulmasını ifade eder.''
    
5502 sayılı yasanın 28. maddesi kapsamındaki ek ödemenin, genel bütçeden yapılan maaş ödemelerinin eklentisi niteliğinde olmadığı belirtilen kararda, ''Aylıklar gibi genel ve zorunlu bir nitelik taşımayıp, kamu personelinin daha etkin ve verimli çalışmasını sağlayan, kurumun üstlendiği kamu hizmetlerinin daha iyi yürütülmesi amacına yönelik etkili bir performans yönetimi aracıdır. Disiplin cezası almanın sonucu olarak ek ödemeden kesinti yapılması disiplin cezası niteliğinde olmayıp, kamu performans yönetiminde verimliliğin artırılmasını sağlamak için tercih edilmiş bir yöntem olduğundan aynı konu ya da eylem nedeniyle iki kez cezalandırma anlamına gelmez'' denildi.
    
Kararda, bu nedenlerle itiraz konusu ibare Anayasa'nın 2. maddesine aykırı olmadığı belirtilerek, iptal istemi reddedildi.
    
Oy çokluğuyla alınan kararda üyeler Fulya Kantarcıoğlu, Şevket Apalak, Serruh Kaleli ve Zehra Ayla Perktaş karşı oy kullandı.




aa