Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.

Ancak;

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 27/10/2010 tarih, 2010/24927 sayılı iddianame ile sanığın, katılana yönelik hakaret içeren e-postalar göndermesi nedeniyle dava açıldığı, akabinde İstanbul 7. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2011/362 Esas, 2011/451 Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda da sanığın kullandığı [email protected] isimli e-posta adresinden müştekiye yönelik olarak “o... olduğunu biliyordum ama bu kadar olduğunu bilmiyordum, artık tescillenmiş oldu” şeklindeki ifadelerin ve bu iletiye ek olarak ...com/video706068/E.. S.. linkinden ulaşılan pornografik video görüntülerinin eklendiği, hakaret içeren e-postaların sanığın kullandığı bilgisayardan gönderildiğinin yapılan bilirkişi incelemesi ile ortaya çıktığı ve eylemin bu şekilde subuta erdiği kanaatiyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılasına karar verildiği anlaşılmıştır.

İncelemeye esas dava dosyasında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 21/12/2011 tarih, 2011/44495 sayılı iddianamesiyle sanığın, İstanbul 7. Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/362-451 sayılı kararı ile hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra aynı mesajı ve ekindeki porno görüntüyü elektronik ortamda başka internet sitelerine yönlendirmek suretiyle yeniden şikayetçiye yönelik hakaret eylemi gerçekleştirdiğinden bahisle dava açıldığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında her iki iddianamede farklı eylemler nedeniyle dava açıldığı gözetilmeksizin, koşulları bulunmadığı halde mükerrer dava bulunduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesi,

Kanuna aykırı ve katılan E.. S.. vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/11/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.