İnfaz koruma memuru dava açmış ancak bu dava, Diyarbakır 2. İdare Mahkemesince reddedilmiştir. Karar temyiz edilmiş, Danıştay davacı lehine karar vermiş ancak idare mahkemesi kararında ısrarcı olunca konuya bu kez Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu bakmıştır.

Danıştay İDDK kararında şu tespit yapılmıştır

"Davacı hakkında hal kağıdı düzenlenmemesi ve esasen değinilen Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Tüzüğü ve Yönetmeliği hükümlerine göre görev unvanı itibarıyla düzenlenmesinin de mümkün olmaması karşısında, hal kağıdı niteliği taşımayan 1990 ve 1994 yıllarına ait gizli sicil raporlarının hal kağıdı olarak nitelendirilerek, davacının "müfettiş ve kontrolör hal kağıtlarının üçte ikisi iyi olmak" koşulunu taşımadığından bahisle atamasının iptal edilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığından, davanın reddi yolundaki ısrar kararında hukuki isabet görülmemiştir."

Bu tespit gereğince de, infaz koruma memuru hakkındaki dava lehe düzenlenmiştir.

T,C.
DANIŞTAY İdarî Dava Daireleri
Kurulu

Esas No : 2009/2991 Karar No : 2010/2566

Özeti ; İnfaz ve koruma memuru olarak görev yapmakta iken, görevde yükselme sınavında başarılı olarak infaz ve koruma başmemurluğuna atanan davacının atama işleminin, hal kağıdı niteliği taşımayan 1990 ve 1994 yıllarına ait gizli sicil raporlarının hal kağıdı olarak nitelendirilerek bu raporlardan bahisle iptal edilemeyeceği hakkında,

Temyiz isteminde Bulunan (Davacı) : ...

Vekili : Av. ...

Karşı Taraf (Davalı) : Adalet Bakanlığı

İstemin Özeti : Mardin İdare Mahkemesinin 4.9.2009 günlü,

E:2009/815, K:2009/1197 sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması davacı tarafından istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Mardin îdare Mahkemesince verilen ısrar kararının usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi Mustafa Karabulutun Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Beşinci Dairesinin karar düzeitme aşamasında verdiği 27.10.2008 günlü, E:2008/2400, K:2008/5215 sayılı kararı doğrultusunda bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı İsa Yeğenoğlu'nun Düşüncesi ; Dava, 1988 yılından beri infaz ve koruma memuru olarak görev yapmakta iken katıldığı görevde yükselme sınavında başarılı olan davacının infaz ve koruma başmemurluğuna atanmasına ilişkin Adli Yargı Adalet Komisyonunun 11.4.2004 tarihli kararının Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünce, davacının "müfettiş ve kontrolör kağıtlarının üçte ikisi iyi olmak" şartını taşımadığı nedeniyle onaylanmaması üzerine, Adli Yargı Adalet Komisyonu Bakanlığınca atamanın iptal edilmesi yolunda tesis edilen 11.1.2005 günlü işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin 7. maddesinde, kurumların, atama yapacakları kadrolar için başvuranlarda aranacak sicil ve disiplin koşullarını çıkaracakları öze! yönetmeliklerinde belirleyecekleri; ancak, son sicil notlarının olumlu ve son üç yıllık sicil notu ortalamasının 70 puandan aşağı olmaması koşulunun aranacağı belirtilmiş ve 9. maddesinde, görevde yükselme eğitimine alınmak için gerekli nitelikler arasında "sicil durumu" da sayılarak, eğitime alınacak memurların öze! yönetmeliklerde belirlenecek usul ve esaslara göre seçileceğine işaret edilmiş; aynı yönetmeliğin 15. maddesinde de, kurumlarca çıkarılacak görevde yükselme yönetmeliklerinde, bu yönetmelik kapsamına giren görevlere atanacaklarda aranacak koşullar arasında sicile ilişkin koşullara da yer verilmesi öngörülmüştür.

İşlem tarihinde yürürlükte bulunan Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Görevde Yükselme Yönetmeliğinin 9. maddesinin b-6. fıkrasında, "düzenlenmişse müfettiş ve kontrolör hal kağıtlarının en az üçte ikisi iyi olmak" koşulu infaz ve koruma başmemurluğu kadrosuna atanabilmek için gerekli özel koşullar arasında ve aynı Yönetmeliğin 6. maddesinin (c) fıkrasında ise "son sicil notunun olumlu ve son üç yıllık sicil notu ortalamasının en az 76 puan olması" koşulu da görevde yükselmenin genel koşulları arasında sayılmış; davacının sicillerle ilgili ( son üç yıllık sicil notlarının sırasıyla 2002 yılında 93, 2003 yılında 100, 2004 yılında ise 90 olması nedeniyle ) bu gene! koşulu taşımasına karşın, hakkında 1990, 1992 ve 1994 yıllarında müfettiş hal kağıtları düzenlendiği; bunlardan 1990 yıh müfettiş hal kağıdında "orta" not takdir edildiği ; ancak, sonraki yıllarda düzenlenmiş müfettiş ha! kağıdının bulunmadığı; buna karşılık dava konusu işlemlerin dayanağını oluşturan Yönetmeliğin 28.10.2005 tarih ve 25980 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Ceza İnfaz Kurumları Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği ile yürürlükten kaldırıldığı ve yeni düzenlemenin davacı lehine olduğu anlaşılmaktadır.

Olayda, her yıl düzenlenen siciller yönünden Yönetmelikte öngörülen koşulu taşıdığı tartışmasız bulunan davacının, sicillerle ilgili koşulun yanısıra memuriyetinin başlangıç yıllarında ve sadece üç yıllık bir döneme ait müfettiş ve kontrolör hal kağıtlarının en az üçte ikisinin iyi olmasının "düzenlenmişse" koşuluna bağlı olarak aranmasında ve bu nedenle infaz ve koruma başmemurluğuna atamasının iptaline ilişkin dava konusu işlemde kamu yararı ve hizmet gerekleri yönünden hukuka uyarlık görülmemiştir.

Bu durum karşısında, Diyarbakır 2. İdare Mahkemesince verilen davanın reddi yolundaki kararın bozulmasına ilişkin Danıştay Beşinci Dairesi kararına uymayarak ret hükmünde ısrar eden sonradan yetkili Mardin İdare Mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ÂDINA

Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca dosya incelendi, gereği görüşüldü:

Dava; Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'nde infaz ve koruma memuru olarak görev yapmakta iken, görevde yükselme sınavında başarılı olarak infaz ve koruma başmemurluğuna atanan davacının, atama işleminin iptal edilmesine ilişkin Mardin Adli Yargı Adalet Komisyonunca tesis edilen 11.1.2005 günlü işlemin iptaii istemiyle açılmıştır.

Diyarbakır 2. İdare Mahkemesi 30.3.2006 günlü, E:2005/101, K:2006/466 sayılı kararıyla; davacı hakkında düzenlenen üç hal kağıdından ikisinde "orta" not takdir edildiği, bu nedenle Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Görevde Yükselme Yönetmeliğimin 9. maddesinin b-6 bendinde belirtilen hal kağıtlarının üçte ikisinin "iyi" olması koşulunun sağlanmadığı açık olduğundan, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.

Anılan karar, temyiz incelemesi sonucu Danıştay Beşinci Dairesinin 31.12.2007 günlü, E:2006/4953, K: 2007/7263 sayılı kararıyla; davacı hakkında hal kağıdı düzenlenmediği ve esasen Adaiet Bakanlığı Teftiş Kurulu Tüzüğü ve Ceza İnfaz Kurumlan ve Tutukevleri Personeli Görevde Yükselme Yönetmeliği hükümlerine göre görev unvanı itibarıyla düzenlenmesinin de mümkün olmadığı açık olduğundan, hal kağıdı niteliği taşımayan 1990 ve 1994 yıllarına ait gizli sicil raporlarının hal kağıdı olarak nitelendirilerek, davacının "müfettiş ve kontrolör ha! kağıtlarının üçte ikisi iyi olmak" şartlarını taşımadığından bahisle atamasının iptal edilmesine ilişkin olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle bozulmuş, karar düzeltme aşamasında ise, bozma kararı

kaldırılarak yeniden yapılan inceleme sonucunda, Dairelerinin 27.10.2008 günlü, E:2008/2400, K:2008/5215 sayılı kararıyla; Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmelik hükümlerinden bahisle görevde yükselme için gerekli nitelikler arasında bulunan sicil ile ilgili ölçütlerin kurumlarca genel yönetmelik hükümlerine uygun bir biçimde belirlenmesi gerektiğinin açık olduğu, özel yönetmelikte, sicillerle ilgili koşullara ek olarak, şarta bağlı bir biçimde "düzenlenmişse müfettiş ve kontrolör ha! kağıtlarının en az üçte ikisi iyi olmak" koşuluna yer verilmesinde genel yönetmeliğe ve hukuka uyarlık bulunmadığı, bu nedenle, dava konusu uyuşmazlığın çözümünde bu hükmün ihmal edilmesinin gerektiği, bu durumda, her yıl düzenlenen sicillerle ilgili olarak yönetmelikte öngörülen koşulu taşıyan davacının, yıllar önce ve memuriyet yaşamı boyunca sadece üç kez düzenlenmiş olan müfettiş ha! kağıtları gerekçe gösterilerek infaz ve koruma başmemurluğuna yapılan atamasının iptalinde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle bozulmuş ise de; Mardin İdare Mahkemesi, bozma kararına uymayarak davanın reddi yolundaki ilk kararda ısrar etmiştir.

Davacı, Mardin İdare Mahkemesinin 4.9.2009 günlü, E:2009/815, K:2009/1197 sayılı ısrar kararını temyiz etmekte ve bozulmasını istemektedir.

Dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Görevde Yükselme Yönetmeliği'nin 6 maddesinde görevde yükselmenin genel şartları, 9. maddesinde ise görevde yükselmenin özel şartları sayılmış; 9. maddesinin b-6 bendinde ise "düzenlenmişse müfettiş ve kontrolör hal kağıtlarının en az üçte ikisi iyi olmak" görevde yükselmenin özel şartları arasında belirtilmiştir.

Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Tüzüğü'nün 10. maddesinde müfettişlerin görev ve yetkileri belirtilmiş olup maddenin (B) bendinde müfettişlerin hangi görevliler hakkında hal kağıdı, hangi görevliler hakkında fiş, gizli rapor ve meslek sicil belgesi düzenleyecekleri açıklanmıştır. Gerek bu maddede, gerekse anılan Yönetmeliğin konuya ilişkin diğer maddelerinde infaz koruma memurları hakkında adalet müfettişleri veya Adalet Bakanlığı cezaevi kontrolörleri tarafından hal kağıdı düzenleneceğine ilişkin bir hüküm bulunmamakta, bu memurlar hakkında denetimler sırasında gerektiği takdirde gizli rapor düzenlenebileceği öngörülmektedir.

Dosyanın incelenmesinden, 1988 yılından beri Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'nde infaz ve koruma memuru olarak görev yapan davacının, katıldığı görevde yükselme sınavında başarılı olması üzerine 11.4.2004 günlü, 2004/272 sayılı Mardin Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığı işlemi ile infaz ve koruma başmemurluğuna atandığı, bu atamaya ilişkin kararın onaylanmak üzere Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'ne sunulduğu, ilgili makamın, davacının "müfettiş ve kontrolör hal kağıtlarının üçte ikisi iyi olmak" şartını taşımadığından bahisle söz konusu kararı onaylamaması üzerine, Mardin Adli Yargı Adalet Komisyonunun 11.1.2005 günlü, 2005/12 sayılı kararı ile atama işleminin iptal edildiği anlaşılmaktadır.

Davacı hakkında hal kağıdı düzenlenmemesi ve esasen değinilen Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Tüzüğü ve Yönetmeliği hükümlerine göre görev unvanı itibarıyla düzenlenmesinin de mümkün olmaması karşısında, hal kağıdı niteliği taşımayan 1990 ve 1994 yıllarına ait gizli sicil raporlarının hal kağıdı olarak nitelendirilerek, davacının "müfettiş ve kontrolör hal kağıtlarının üçte ikisi iyi olmak" koşulunu taşımadığından bahisle atamasının iptal edilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığından, davanın reddi yolundaki ısrar kararında hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüne, Mardin İdare Mahkemesince verilen 4.9.2009 günlü, E:2009/815, K:2009/1197 sayılı kararın bozulmasına, dosyanın anılan İdare Mahkemesine gönderilmesine, 30.12.2010 gününde esasta ve gerekçede oyçokluğu ile karar verildi.

GEREKÇEDE KARŞI OY

Dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Görevde Yükselme Yönetmeliğinin 9. maddesinin b-6. fıkrasında, "düzenlenmişse müfettiş ve kontrolör hal kağıtlarının en az üçte ikisi iyi olmak" koşulunun infaz ve koruma başmemurluğu kadrosuna atanabilmek için gerekli özel koşullar arasında sayıldığı; aynı Yönetmeliğin 6. maddesinin (c) fıkrasında, "Son sicil notunun olumlu ve son üç yıllık sicil notu ortalamasının en az 76 puan olması" koşuluna görevde yükselmenin genel koşulları arasında yer verildiği; davacının sicillerle ilgili bu genel koşulu taşıdığı; ilgili hakkında 1990, 1992 ve 1994 yıllarında müfettiş hal kağıtları düzenlendiği; 1990 yılı müfettiş hal kağıdında "orta" not takdir edildiği; ilgilinin son üç yıllık sicil notlarının sırasıyla 2002 yılında 93, 2003 yılında 100, 2004 yılında ise 90 olduğu; öte yandan, dava konusu işlemlerin dayanağını oluşturan Yönetmeliğin 28.10.2005 günlü, 25980 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Ceza İnfaz Kurumları Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği ile tümüyle yürürlükten kaldırıldığı ve söz konusu hükmün yeni yönetmelikte, "düzenlenmişse, son beş yıla ait müfettiş ve kontrolör hal kağıtlarının en az yarısından iyi not almak" biçiminde yeniden düzenlendiği, bu düzenlemenin davacının lehine olduğu anlaşılmaktadır.

Öte yandan, Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan 7. maddesinde, "Kurumlar, atama yapacakları kadrolar için başvuranlarda aranacak sicil - disiplin şartlarını çıkaracakları özel yönetmeliklerinde belirler. Ancak, son sicil notlarının olumlu ve son üç yıllık sicil notu ortalamasının 70 puandan aşağı olmaması şartı aranır." hükmü yer almış; 9. maddesinde, görevde yükselme eğitimine alınmak için gerekli nitelikler arasında "sicil" de sayılarak, eğitime alınacak memurların özel yönetmeliklerde belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde seçileceği hükmüne yer verilmiş; aynı Yönetmeliğin 15. maddesinde de, kurumlarca çıkarılacak görevde yükselme yönetmeliklerinde, bu yönetmelik kapsamına giren görevlere atanacaklarda aranacak koşullar arasında sicile ilişkin koşulların da düzenlenmesi gerektiği öngörülmüştür.

Görevde yükselme için gerekli nitelikler arasında bulunan sicil ile ilgili ölçütlerin kurumlarca genel yönetmelik hükümlerine uygun bir biçimde belirlenmesi gerekmektedir. Bu çerçevede sicil amirinin verdiği sicilin yanında hal kağıtlarının veya gizli raporların da ilgilinin sicilinin bir parçası olarak kabulünün gerektiği kuşkusuzdur Ancak, görevde yükselme kapsamında bu belgelerin değerlendirilmesinin genel yönetmeliğe uygun olması gerektiği (örneğin son üç yıla ait hal kağıtlarının dikkate alınması gibi) açık olup; özel yönetmelikte "düzenlenmişse müfettiş ve kontrolör hal kağıtlarının en az üçte ikisi iyi olmak" koşuluna yer verilmesinde genel yönetmeliğe ve hukuka uyarlık bulunmadığından, dava konusu uyuşmazlığın çözümünde bu kuralın ihmal edilmesi gerektiği sonucuna varılmaktadır.

Bu durumda, her yıl düzenlenen sicillerle ilgili olarak yönetmelikte öngörülen koşulu taşıyan davacının, yıllar önce ve memuriyet yaşamı boyunca sadece üç kez düzenlenmiş olan müfettiş hal kağıtları gerekçe gösterilerek infaz ve koruma başmemurluğuna yapılan atamasının iptalinde hukuka uyarlık ve davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında da hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabul edilerek İdare Mahkemesi ısrar kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle bozulması gerektiği oyuyla, karara gerekçe yönünden katılmıyoruz.

KARŞI OY

İnfaz ve koruma başmemurluğuna atanan davacının atama işleminin iptaline ilişkin bulunan dava konusu işlem, Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Görevde Yükselme Yönetmeliğimde öngörülen koşulu taşımadığının anlaşılması üzerine tesis edilmiş olup, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından, davacının temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun bulunan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği oyuyla, karara katılmıyorum.


memurlar.net