YARGITAY 9. Hukuk Dairesi
ESAS: 2013/7497 
KARAR: 2015/474

Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi M... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I 

A) Davacı İsteminin Özeti:

Davacı, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla mesai ve yıllık izin ücreti alacaklarının ödenmesini istemiştir.

B) Davalı Cevabının Özeti:

Davalı, davacının istifa ettiğini savunrak, davanın reddini istemiştir.

C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

D) Temyiz:

Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir. 

E) Gerekçe:

1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle, kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davacı sözleşmenin haksız feshedildiğini iddia etmiştir. Davalı ise davacının istifa ettiğini savunmuştur. Mahkemece dinlenen davalı tanıkları davacının istifa ettiğini beyan etmişlerdir, davacı tanıkları ise beyanlarında davacının işçilik alacaklarının verileceğinin söylendiğini, bunun üzerine davacının kağıt imzaladığı yönünde anlatımlarda bulunmuşlardır. Tanıkların beyanlarından iş yerinde fazla mesai yapıldığı ancak davacının fazla mesai ücret alacaklarının ödenmediği anlaşılmıştır.İşçilik alacaklarının alınmaması iş akdinin işçi tarafından feshini haklı kılmaktadır” gerekçesiyle kıdem tazminatının kabulüne karar verilmiştir.

Ancak yazı ve imza inkarı bulunmayan davacının kendi el yazısı ile yazdığı istifa dilekçesinin işçilik alacaklarının ödeneceği vaadiyle imzalandığı iddia edilmiş ve tanık beyanlarıyla bu iddia desteklenmiş ise de, davacı tanıklarından A...’ ın işyerinde çalışmamış olması, diğer davacı tanığı H...’ in ise istifa dilekçesinin düzenlendiği tarihten önce işyerinden ayrılması, fesih tarihinde işyerinde çalışmıyor olması nedeniyle istifa dilekçesine ilişkin beyanlarına itibar edilemez. Dolayısıyla davacının istifa dilekçesini irade fesadı altında imzalandığı kanıtlanamadığından istifa dilekçesine itibarla kıdem tazminatının reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle kabulü hatalıdır.

F) Sonuç:

Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

(Kararara.com)