T.C.
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi
Esas No:2013/5888
Karar No:2013/11274 

Dava, 4650 Sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanu-nu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.

Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak zeminin metrekare birim fiyatının belirlenmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;

1) 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 46. maddesinin son fıkrası (ana gayrimenkulün arsası ile birlikte kamulaştırılması halinde her bağımsız bölümün kamulaştırma bedeli bağlantılı bulunduğu arsa payı ile eklentileri de göz önünde tutularak ayrı ayrı takdir olunacağı) hükmünü koymuştur. Böyle olunca ana yapının arsasına 2942 Sayılı Kanun'un 11. maddesinin

1. fıkrasının (g) bendi göz önünde tutularak kamulaştırma gününden önce özel amacı olmayan emsal satışlara göre, üzerindeki yapılara aynı maddenin (h) bendi gereğince değerlendirme tarihindeki resmi birim fiyatları ve yapı maliyet hesapları gösterilip yıpranma payı düşülmek suretiyle ve ayrıca (i) bendi hükmü uyarınca bedelin tespitinde etkili olacak diğer objektif ölçüler de dikkate alınarak kamulaştırma karşılığının yasal biçimde belirlenmesi gerekir. Buna göre yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda arsa değeri ve tüm yapının (ortak yerleri içerir biçimde) değeri hesaplandıktan sonra arsa payına düşen miktarına göre bağımsız bölümün karşılığı tesbit edilir. Şayet o bağımsız bölüm yapısında değeri etkileyecek özellik ve nitelikte ekstra ilaveler varsa bunlar da göz önünde tutulmak gerekir.

Yukarıda açıklanan esaslar dairesinde değer biçilmesi için bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz rapora itiar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,

2) Yapı değeri tespit edilirken Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın değerlendirme yılına ait Yapı Yaklaşık Birim Maliyet Fiyatlarına göre bulunan m2 bedellerinin bir sonraki yıl m2 birim fiyatlarını geçmeyecek şekilde değerlendirme tarihine eskale edilmesi gerekir ise de; dava konusu 5. sınıf D grubu niteliğindeki yapının 2012 yılı için belirlenen birim fiyatının, 2011 yılından daha düşük olması nedeniyle yapı değerleri eskale edilmeden hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden fazla beadle hükmedilmesi,

Doğru görülmemiştir.

Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

www.hukukmedeniyeti.org