DANIŞTAY İdare D.Gen.Kur.
ESAS: 2011/1675
KARAR: 2014/2547

İstemin Özeti :
Denizli İdare Mahkemesinin 31/05/2011 günlü, E:2011/745, K:2011/494 sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması, davacı tarafından istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : İdare Mahkemesince verilen ısrar kararının usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : ...

Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca dosya incelendi, gereği görüşüldü:

Dava; ...Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Halk Bilimi Anabilim Dalında araştırma görevlisi olarak görev yapan davacının, Yükseköğretim Kurumları Yönetici Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliğinin 8/ı maddesine istinaden 1/8 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 09/04/2007 günlü, 043 sayılı Rektörlük işleminin iptali istemiyle açılmıştır.

Denizli İdare Mahkemesinin 05/12/2007 günlü, E:2007/614, K:2007/1552 sayılı kararıyla; davacının gözetmen olarak görev yaptığı Eski Anadolu Türkçesi II Final sınavı ve Çağdaş Türk Lehçeleri II Final sınavı saatleri içerisinde cep telefonu ile öğrenci …'ın kullandığı cep telefonuna mesaj gönderdiği ve görüşme yaptığının cep telefonu operatörlerinden istenilen bilgi ve belgelerden anlaşıldığı, her ne kadar mesaj ve telefon görüşmelerinin içerikleri bilinmese bile davacının bir kamu görevlisi olarak sınav saati esnasında … isimli öğrenciye 23 kez mesaj gönderdiğinin ve telefon görüşmesi yaptığının alınan tanık ifadeleri ile dosyadaki bilgi ve belgelerden sabit olduğundan davacının 1/8 oranında aylıktan kesme cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Anılan karar, Danıştay Sekizinci Dairesinin 08/03/2011 günlü, E:2008/4911, K:2011/1379 sayılı kararıyla; dosyadaki bilgi ve belgeler içerisinden; soruşturmacı tarafından muhtelif GSM operatörlerinden istenilen dökümanlarda yapılan telefon görüşmelerinin saati ve görüşme süresi yer almakla birlikte, soruşturmacı tarafından da kabul edildiği üzere, mesajların ve görüşmelerin içeriği hakkında her hangi bir bilgiye ulaşılamadığı, sınav esnasında davacının öğrenci ile görüşme yaptığı ya da mesajlaştığı yönünde düzenlenmiş bir tutanağın bulunmadığı, öğrencinin kopya yapmaktan dolayı sınavlarının geçersiz olduğuna yönelik bir işleme rastlanılmadığı ve davacı tarafından sınav evrakında değişiklik yapıldığı ve cep telefonu suretiyle öğrenciye kopya verdiğinin net olarak, somut bilgilerle şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortaya konulmaksızın disiplin cezası tesis edildiği, bu durumda; sınav saatleri içerisinde yapılan görüşme ve mesajlaşmaların kopya amacıyla yapıldığı varsayımına dayanılarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle bozulmuş ise de, İdare Mahkemesince, bozma kararına uyulmayarak davanın reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.

Davacı, Denizli İdare Mahkemesinin 31/05/2011 günlü, E:2011/745, K:2011/494 sayılı ısrar kararını temyiz etmekte ve bozulmasını istemektedir.

"Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği"nin "Disiplin Cezası Vermeye Yetkili Amir ve Kurullar" başlıklı 33. maddesinin (a) bendinde, uyarma, kınama, aylıktan kesme cezalarının disiplin amirleri tarafından verileceği, (b) bendinde ise, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının, görevlilerin bağlı bulunduğu kurumdaki disiplin kurulunun kararı alındıktan sonra atamaya yetkili amirler tarafından verileceği kurala bağlanmıştır.

Dosyanın incelenmesinden, 2005-2006 Öğretim Yılı Bahar dönemi Türk Dili Edebiyatı Bölümü yarıyıl sınavlarında gözetmen olarak görevlendirildiği sırada öğrenci …'a yardım ettiği ve kopya yapmasına göz yumduğu iddiaları üzerine başlatılan soruşturma neticesinde; davacının eyleminin sabit olduğu gerekçesiyle soruşturmacı tarafından Yükseköğretim Kurumları Yönetici Öğretim Elamanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliğinin 9/ı maddesi uyarınca davacı hakkında 3 yıl kademe ilerlemesinin durdurulması cezası önerildiği, Fakülte Disiplin Kurulu'nun 06/03/2007 tarih ve 02 sayılı toplantısında önerilen cezanın uygunluğuna oybirliği ile karar verildiği, Rektör tarafından ise ilgili yönetmeliğin 8/ı maddesi uyarınca 1/8 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılması üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

İdari kararların, Anayasa ve yasaların yetkili kıldığı organ, makam ve kamu görevlileri tarafından alınması zorunludur. Yetkiyle ilgili idare hukukunun bilinen ilkelerine göre alt kademedeki bir makamın üst kademedeki bir makamın yerine karar alması nasıl işlemi yetki yönünden hukuka aykırı hale getirecek ise üst kademedeki bir makamın, alt kademedeki bir idari makamın görevine giren bir konuda karar alması halinde de işlem yetki yönünden hukuka aykırı olacaktır.

Yukarıda yer verilen Yönetmeliğin 33 maddesinin (b) bendi uyarınca atamaya yetkili amirin, disiplin kurulu kararında belirtilen cezayı kabul veya reddetme yetkisi bulunmakta olup ayrı bir ceza tayinine yetkisi bulunmamaktadır.

Bu durumda, davacının kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla cezalandırılması gerektiği yolundaki disiplin kurulu kararını onaylama veya reddetme yetkisi bulunan rektör tarafından verilen aylıktan kesme cezasında yetki yönünden mevzuata uyarlık bulunmamaktadır.

Bu itibarla, tesis edilen işlemde yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığından, işlemin bu nedenle iptali gerekirken, davanın esasının incelenmesi suretiyle verilen ret kararında hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüne, Denizli İdare Mahkemesince verilen 31/05/2011 günlü, E:2011/745, K:2011/494 sayılı ısrar kararının bozulmasına, kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.06.2014 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY

Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden; Denizli İdare Mahkemesince verilen ısrar kararının usul ve hukuka uygun bulunduğu, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından, temyiz isteminin reddi ile temyize konu kararın onanması gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.


kararara.com