Hizbullah dosyası Yargıtay’a geldikten sonra beş ay sonra görüşme kararı veren Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin bazı davaları ise öncelikli olarak ele alması dikkat çekti. Bunun en somut örneği ise DTP’lilerin örgüt propagandası yapmakla suçlandığı dava. Yargıtay 9. Ceza Dairesi tutuklu sanık bulunmamasına rağmen davayı öncelikli olarak ele alıp jet hızıyla bitirdi.

9. Ceza Dairesi’nin Hizbullah ana davası sanıklarını tahliye etmesiyle yaşanan tartışmalar sırasında hem Daire Başkanı Mahmut Acar hem de Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, tutuklu sanıkların bulunduğu dosyaların öncelikli görüşüldüğünü açıkladı. Ancak ortaya çıkan örnek bu açıklamalara uymuyor.

Öldürülen iki PKK’lı için 21 Ağustos 2006 tarihinde, DTP Altındağ ilçe binasında, ailelerinin talebi üzerine mevlid okutuldu. Mevlid sırasında DTP İl Başkanı Salih Karaaslan çatışmaların son bulması yönünde bir konuşma yaptı. Karaaslan’la birlikte 17 DTP’liye ‘yasadışı silahlı terör örgütü propagandası yapma’ suçlamasıyla Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Mahkeme aralarında Van Başkale Belediye Başkanı İhsan Güler’in de bulunduğu sanıkları 10 ay hapis cezasıyla cezalandırdı.

‘İki yıl beklerdi’
Kararın temyiz edilmesiyle dava dosyası 5 Kasım 2009 tarihinde Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin gündemine geldi. Daire davada tutuklu sanık bulunmamasına rağmen dosyayı öncelikli ele aldı. Daire 8 Mart 2010 tarihinde yerel mahkemenin verdiği kararı onadı.

Avukat Can Kayhan, “Yargıtay 9. Daire Başkanı Mahmut Acar’ın ‘Sadece tutuklu işler öne alınıyor, sıra dışı dosya almamız mümkün değil’ açıklamasına bu dava dosyası tamamen aykırı düşüyor. Normalde inceleme için en az iki sene beklemesi gereken dava dosyası, jet hızında sonuçlandırıldı. Sanırım sanıkların DTPli olması, belediye başkanı olması bu hızlandırmayı sağladı” dedi.


Radikal