T.C.
YARGITAY
14. CEZA DAİRESİ
E. 2014/10002
K. 2015/708
T. 28.1.2015
• RUH SAĞLIĞININ BOZULUP BOZULMADIĞI KONUSUNDA DÜZENLENEN RAPORDA MUHALİF OY ( Cinsel İstismar/ATK 6. İhtisas Kurulu Raporunda Ruh ve Sinir Hastalıkları Uzmanıyla Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanının Bozulmadığı Yönünde Oy Kullandığı - Tam Bir Vicdani Kanı Oluşması İçin ATK Genel Kurulundan Rapor Alınması Gereği )
• CİNSEL İSTİSMAR ( Mağdurenin Ruh Sağlığının Bozulup Bozulmadığına İlişkin ATK 6. İhtisas Kurulu Raporunda Ruh ve Sinir Hastalıkları Uzmanıyla Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanının Ruh Sağlığının Bozulmadığı Yönünde Oy Kullandığı - Tam Bir Vicdani Kanı Oluşması İçin ATK Genel Kurulundan Rapor Alınacağı )
• ADLİ TIP GENEL KURULU ( Cinsel İstismar - Mağdurenin Ruh Sağlığının Bozulup Bozulmadığına İlişkin ATK 6. İhtisas Kurulu Raporunda Ruh ve Sinir Hastalıkları Uzmanıyla Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanının Ruh Sağlığının Bozulmadığı Yönünde Oy Kullandığı/ATK Genel Kurulundan Rapor Alınacağı )
• LEHE KANUN UYARLAMASI ( Cinsel İstismar - Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçların Yeniden Düzenlenmesi Karşısında Lehe Olan Kanun Hükmünün Tespit Edileceği )
• CİNSEL DOKUNULMAZLIĞA KARŞI SUÇLAR ( Yeniden Düzenlenmesi Karşısında Lehe Olan Kanun Hükmünün Tespit Edileceği )
5237/m.103
2659/m.15
ÖZET : Cinsel istismar suçunda; mağdurenin olay sebebiyle ruh sağlığının bozulduğuna dair Adli Tıp Kurulu 6. İhtisas Kurulu raporunun; Adli Tıp uzmanı, ruh ve sinir hastalıkları uzmanıyla çocuk ruh sağlığı ve hastalıkları uzmanının " ... etkilenmenin ruh sağlığını bozacak mahiyet ve derecede bulunmadığı'' şeklinde görüş bildirerek, muhalif kalmaları sebebiyle oyçokluğuyla düzenlendiğinin anlaşılması karşısında, tam bir vicdani kanı oluşabilmesi için mağdurenin ruh sağlığının bozulup bozulmadığı hususunda Adli Tıp Genel Kurulundan rapor aldırılması gerekir.
Cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi gerekir.
DAVA : Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi;
Sanık müdafiin duruşmalı inceleme isteminin süresinden sonra olduğu anlaşıldığından, duruşma isteminin 5320 Sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 Sayılı CMUK.nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelenmenin duruşmasız olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
KARAR : Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdurenin ruh olay sebebiyle ruh sağlığının bozulduğuna dair Adli Tıp Kurulu 6. İhtisas Kurulunun 30.1.2012 tarihli raporunun; Adli Tıp uzmanı, ruh ve sinir hastalıkları uzmanıyla çocuk ruh sağlığı ve hastalıkları uzmanının 'Mağdurenin olay sebebiyle ruh sağlığının etkilendiği, ancak bu etkilenmenin ruh sağlığını bozacak mahiyet ve derecede bulunmadığı'' şeklinde görüş bildirerek, muhalif kalmaları sebebiyle oyçokluğuyla düzenlendiğinin anlaşılması karşısında, tam bir vicdani kanı oluşabilmesi için mağdurenin ruh sağlığının bozulup bozulmadığı hususunda Adli Tıp Kurumu Kanununun 15/b maddesi uyarınca Adli Tıp Genel Kurulundan rapor aldırılarak sonucuna göre, sanık hakkında TCK.nın 103/6. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Hükümden sonra 28.6.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 Sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleriyle 5237 Sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yer alan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 Sayılı TCK.nın 7/2. madde-fıkrasındaki "... Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunla sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 Sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 Sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.01.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
kazanci.com.tr
RUH SAĞLIĞININ BOZULUP BOZULMADIĞI KONUSUNDA DÜZENLENEN RAPORDA MUHALİF OY
YARGITAY 14. CEZA DAİRESİ KARARI; RUH SAĞLIĞININ BOZULUP BOZULMADIĞI KONUSUNDA DÜZENLENEN RAPORDA MUHALİF OY - CİNSEL İSTİSMAR - CİNSEL DOKUNULMAZLIĞA KARŞI SUÇLAR
Trend Haberler
DÜŞÜK KİRA BEDELLERİ SEBEBİYLE MAĞDUR OLAN KİRAYA VERENLERİN KİRA UYARLAMA DAVASI AÇMA HAKKI
AYM, ARABULUCULUK KANUNU'NUN 18A/11 HÜKMÜNÜ İPTAL ETTİ
EŞLERDEN BİRİNE MİRAS KALAN MAL SEBEBİ İLE ELDE EDİLEN GELİRLER EDİNİLMİŞ MAL SAYILIR
Avukatın 'yanlış düğmeye tıklaması' sonucu 21 yıllık evlilik bitti!
Karakola imza verme dönemi bitiyor! 300 bin yükümlüye 'elektronik' takip...
Avukat Memiş Enes Gümüş teleferik kazasında hayatını kaybetti