GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO: 2010/170
KARAR NO:2010/357

DAVACI:
DAVALI:

İHBAR OLUNANLAR:

DAVA: Tazminat
DAVA TARİHİ: 12.04.2010
KARAR TARİHİ:20.10.2010

Mahkememizde görülmekte bulunan tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

DAVA: Davacı vekili 04.08.2005 tarihli dava dilekçesinde, vekil edeninin Antalya Merkez Demircikara mah..... ada .... parsel sayılı taşınmazın 161/674 hissesini 26.01.2005 tarihinde 275.000 YTL.bedelle sonradan saptandığı üzere taşınmazın tapu maliki M. A. adına düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanı ile K. K. isimli şahıstan şatıs yolu ile iktisap ettiğini, satış işleminin yapılmasından kısa süre sonra vekil edeni tarafından satışı yaparlar mı düşüncesiyle diğer hissedarlar arandığında diğer hissedarların M.A. bu yeri satmaz” demeleri nedeniyle durumdan şüphelendiğini,bunun üzerine tapu üzerindeki resimden satış yapanın M. A. olmadığının anlaşıldığını durumun öğrenilmesinden sonra Antalya C.Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, yapılan hazırlık tahkikatı sonrasında Antalya 3 .Ağır Ceza Mahkemesinin 2005/290 'Esas sayılı dosyasında nitelikli dolandırıcılık ve resmi evrakta sahtecilik suçundan kamu davası açıldığını, M. A. tarafından müvekkiline karşı Antalya 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/100 Esas sayılı dosyası üzerinden tapu iptali ve tescil davası açıldığını, olayı bilen vekil edeninin açılan davada zorunlu olarak hakkı davanın davacısına teslim ettiğini, müvekkilinin tapu siciline güvenerek yapılan işlem sonucu tapusunu aldığını ve parasını ödediğini, ancak sonradan açılan dava ile almış olduğu tapuyu geri vermek durumunda kaldığını, TMK.nun 1007.maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından dolayı uğranılan zararlarda Devletin sorumluluğu bulunduğunu ileri sürerek, 98352,00 YTL.nin ödeme tarihi olan 26.01.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

CEVAP: Davalı Tapu Sicil Müdürlüğünü temsilen Hazine vekili cevap dilekçesinde, sahte nüfus kaydı, sahte vekâletname ile tapuda işlem yaptırılmış olması ve hakiki malik yerine sahte kişinin geçmesi suretiyle gerçek malikin zararlandırılmasında Devletin sorumluluğundan bahsedilemeyeceğini, tapu sicilinin doğru olarak tutulmamasına üçüncü bir şahsın kusuru sebebiyet vermiş ise bu takdirde Devletin sorumluluğu olamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İhbar olunan vekili, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, TMK.nun 1007.maddesinden kaynaklanan tazminat isteğine ilişkindir.

Mahkememizin 07.11.2008 gün ......... Esas .....Karar sayılı hükmü ile davanı reddine karar verilmiş, verilen hükmün temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 14.07.2009 gün ....... esas ......karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.

Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle; sahtecilik işlemini gerçekleştiren Kadir Kurt adındaki kişinin 11.07.2007 günlü ceza mahkemesi karan ile resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçundan cezalandırıldığı, öte yandan satış işlemini gerçekleştiren tapu sicil memurları hakkında idari soruşturma yapılarak kusurlu olduklarının belirlendiği ve haklarında görevi ihmal suçundan ceza davası açıldığı, dosyadaki bilgi ve belgelere göre tapu memurlarının işlem yaparken gerçek malike ait daha önce dosyada bulunan fotoğraf, imza örneği ve nüfus bilgilerini karşılaştırmadıkları ve bu yüzden zararlı sonucun ortaya çıkmasına yol açtıkları anlaşılmakla, davacının da özensiz davranıp davranmadığı araştırılıp varsa indirim nedeni olarak gözetilmek suretiyle zarar kapsamının belirlenerek davalının sorumluluğuna karar verilmesi gerektiğine işaret edilmiştir.

Mahkememizce dava konusu taşınmazın başında satışa konu hissenin temlik tarihi ve dava tarihi itibariyle gerçek değerinin tespiti için keşif yapılmıştır. Keşif sonucu ibraz edilen 14.09.2010 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle; dava konusu Demircikara mah. ...... ada ..... pasel sayılı tarla vasıflı taşınmazın 161/674 hissesinin satış tarihi olan 16.01.2005 itibariyle değerinin 174.853,40 TL olduğu, dava tarihi olan 04.08.2005 tarihi itibariyle değerinin 183.733,15 TL olduğu bildirilmiştir.

Toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu ..... ada ..... parsel / sayılı taşınmazın 161/674 payının 26.01.2005 tarihinde davacı tarafından tapuda satın / alındığı, dava dilekçesindeki açıklamaya ve dosya kapsamına göre davacının taşınmaz badeli olarak 90.000,00 TL ve harç ve masraflar bedeli olarak 8.352,00 TL ödemede bulunduğu, davacıya bu yeri satan kişinin gerçek malik olmadığı ve sahte nüfus cüzdanı ile satışın gerçekleştirildiği, gerçek malik M. A. tarafından açılan tapu iptali ve tescil / davası sonucu Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/100 Esas sayılı dosyasında açılan davanın kabul edildiği, sahtecilik olayı ile ilgili Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/188 Esas 2007/266 Karar sayılı dosyasında sanık K. K.'un nitelikli dolandırıcılık ve sahtelik suçları sabit görülerek cezalandırılmasına karar verildiği, öte yandan satış işlemini gerçekleştiren tapu sicil memurları hakkında idari soruşturma yapılarak kusurlu olduklarının belirlendiği ve haklarında görevi ihmal suçundan kamu davası açıldığı dosyadaki bilgi ve belgelere göre tapu memurlarının işlem yaparken gerçek malike ait daha önce dosyada bulunan fotoğraf, imza örneği ve nüfus bilgilerini karşılaştırmadıkları ve bu yüzden zararlı sonucun ortaya çıkmasına yol açtıkları, davacının da taşınmazın gerçek maliki konusunda özensiz davranıp yeterli araştırma yapmadığı ve davacı tarafından bilirkişi kurulu raporuna göre satışa konu hissenin temlik tarihi itibariyle gerçek değeri 174.853,40 TL.olduğu halde bu değerin çok altında 90.000 TL.ye satılmasının nedenleri üzerinde durulmadığı, bu nedenle müterafık kusuru bulunduğu anlaşıldığından, davacının müterafık kusuru gözetilerek davacı tarafından ödenen toplam 98.352,00 TL den takdiren %30 müterafık kusur indirimi yapılmak suretiyle sonuç olarak 68.847,00 TL nin 26.01.2005 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazine den tahsiline fazla istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-    Davanın KISMEN KABULÜ ile; 68.847,00 TL nin 26/01/2005 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya ödenmesine, fazla istemin reddine,   
2-    Harçlar    Yasası uyarınca Hazine harçtan muaf bulunduğundan davalı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, peşin harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-    Avukatlık    Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 7207,76 TL.vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya, 3445,55 TL.vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,   
4-    Davacı    tarafından yapılan 13,20 TL.ilk dava masrafı, 10,50 TL.davetiye, 67,70 TL.müzekkere, 865,00 TL.keşif ve bilirkişi giderinden ibaret toplam 956,40 TL.yargılama giderinden davanın kabul ye ret oranı gözetilerek 677,42 TL.sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı vekili, davalı vekili ve ihbar olunan vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 20.10.2010