Anayasa Mahkemesi, Türk Silahlı Kuvvetlerinde "disiplin ceza puanına bağlı olarak ayırma cezası" verilenlerden savunma alınmayacağını düzenleyen kanun hükmünü iptal gerekçesi, Resmi Gazete'de yayımlandı.

>> KARAR İÇİN TIKLAYINIZ

CHP, 6413 sayılı Kanun'un 13. maddesinin 6. fıkrasının "Firar ve izin tecavüzü gibi ilgilinin bulunamaması nedeniyle savunma almayı imkansız hale getiren zorunlu haller ile 21'inci madde gereğince verilecek Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezasında savunma alınmaz" şeklindeki son cümlesinde yer alan "ile 21'inci madde gereğince" ibaresinin iptali istemiyle Anayasa Mahkemesine başvurmuştu.

İptal başvurusunu esastan görüşen Anayasa Mahkemesi, incelemenin "ile 21'inci madde" ibaresi ile sınırlı olarak yapılmasına karar vererek, söz konusu ibareyi Anayasa'ya aykırı bulmuştu.

Kararın gerekçesinde, Kanun'un 21. maddesinde, belli bir disiplin cezası puanına ulaşan personelin disiplinsizliği alışkanlık haline getirdiği kabul edildiği ve bu personele Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezasının verileceğinin öngörüldüğü, dava konusu kuralda ise Kanun'un 21. maddesi gereğince verilecek Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezasında savunma alınmayacağının düzenlendiği anlatıldı.

Anayasa'nın 129. maddesinin ikinci fıkrasında, "Memurlar ve diğer kamu görevlileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve bunların üst kuruluşları mensuplarına savunma hakkı tanınmadıkça disiplin cezası verilemez" hükmünün yer aldığı belirtilen gerekçede, savunma hakkının, kişilerin dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez nitelikli temel hakları arasında yer aldığı vurgulandı.

Disiplin hukukunda savunma hakkının bir anlam ifade etmesi bu hakkın etkili şekilde kullanılabilmesinin, savunmanın mutlak surette karar veren makam önünde yapılabilmesine bağlı olduğu kaydedilen gerekçede, şu ifadelere yer verildi:

"Yüksek disiplin kurulları tarafından 21. madde gereğince disiplin ceza puanına bağlı olarak verilen ayırma cezası, daha önce verilen disiplin cezalarının toplanmasından ibaret otomatik bir karar olmayıp, kurulların 21. maddede yer alan koşulların oluşup oluşmadığı konusunda bir değerlendirme yapma yetkileri bulunmaktadır. Bu nedenle cezalandırılacak personele bu ayırma cezasında da savunma hakkı verilmesi anayasal bir zorunluluktur. Bu bağlamda, dava konusu kuralda, cezalandırılacak personele savunma hakkı verilmesine ilişkin anayasal kuraldan ayrılmayı gerektirecek herhangi bir hukuki ve fiili bir zorunluluk da bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, dava konusu olan "ile 21'inci madde" ibaresi Anayasa'nın 129. maddesine aykırıdır" denildi.

İptal başvurusunu esastan görüşen Anayasa Mahkemesi, incelemenin "ile 21'inci madde" ibaresi ile sınırlı olarak yapılmasına karar vererek, söz konusu ibareyi Anayasa'ya aykırı bulmuştu.

Kararın gerekçesinde, Kanun'un 21. maddesinde, belli bir disiplin cezası puanına ulaşan personelin disiplinsizliği alışkanlık haline getirdiği kabul edildiği ve bu personele Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezasının verileceğinin öngörüldüğü, dava konusu kuralda ise Kanun'un 21. maddesi gereğince verilecek Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezasında savunma alınmayacağının düzenlendiği anlatıldı.

Anayasa'nın 129. maddesinin ikinci fıkrasında, "Memurlar ve diğer kamu görevlileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve bunların üst kuruluşları mensuplarına savunma hakkı tanınmadıkça disiplin cezası verilemez" hükmünün yer aldığı belirtilen gerekçede, savunma hakkının, kişilerin dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez nitelikli temel hakları arasında yer aldığı vurgulandı.

Disiplin hukukunda savunma hakkının bir anlam ifade etmesi bu hakkın etkili şekilde kullanılabilmesinin, savunmanın mutlak surette karar veren makam önünde yapılabilmesine bağlı olduğu kaydedilen gerekçede, şu ifadelere yer verildi:

"Yüksek disiplin kurulları tarafından 21. madde gereğince disiplin ceza puanına bağlı olarak verilen ayırma cezası, daha önce verilen disiplin cezalarının toplanmasından ibaret otomatik bir karar olmayıp, kurulların 21. maddede yer alan koşulların oluşup oluşmadığı konusunda bir değerlendirme yapma yetkileri bulunmaktadır. Bu nedenle cezalandırılacak personele bu ayırma cezasında da savunma hakkı verilmesi anayasal bir zorunluluktur. Bu bağlamda, dava konusu kuralda, cezalandırılacak personele savunma hakkı verilmesine ilişkin anayasal kuraldan ayrılmayı gerektirecek herhangi bir hukuki ve fiili bir zorunluluk da bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, dava konusu olan "ile 21'inci madde" ibaresi Anayasa'nın 129. maddesine aykırıdır" denildi.

>> KARAR İÇİN TIKLAYINIZ