Davacı Şti vek. Av. O.. Z.. ile Davalı S.. Vek. Av. M.. Ş.. aralarındaki tespit davası hakkında Isparta 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 11/11/2014 gün ve 403/613 sayılı kararın süre yönünden reddine ilişkin Dairemizin 22/06/2015 gün ve 3152/14362 sayılı ilamına karşı davalı vekili tarafından süresi içinde maddi hatanın düzeltilmesi yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi. Gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

İş Mahkemeleri Kanununun 8/3. maddesi gereğince İş Mahkemelerinden verilen kararlara ve buna bağlı Yargıtay ilamına karşı karar düzeltme yolu kapalıdır. Ancak; Yargıtay onama ya da bozma kararlarında açıkça maddi hatanın bulunduğu hallerde, dosyanın yeniden incelenmesi mümkündür. Zira maddi yanılgıya dayalı olarak verilmiş onama ya da bozma kararları ile hatalı biçimde hak sahibi olmak, evrensel hukukun temel ilkelerine ters düştüğünden karşı taraf yararına sonuç doğurmamalıdır. Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşleri de bu doğrultudadır.
Maddi yanılgı kavramından amaç; Hukuksal değerlendirme ve denetim dışında, tamamen maddi olgulara yönelik, ilk bakışta yanılgı olduğu açık ve belirgin olup, her nasılsa, inceleme sırasında gözden kaçmış ve bu tür bir yanlışlığın sürdürülmesinin Kamu düzeni ve vicdanı yönünden savunulmasının mümkün bulunmadığı, yargılamanın sonucunu büyük ölçüde etkileyen ve çoğu kez tersine çeviren ve düzeltilmesinin zorunlu olduğu açık yanılgılardır. 
Uygulamada zaman zaman görüldüğü gibi, Yargıtay denetimi sırasında, uyuşmazlık konusuna ilişkin maddi olgularda, davanın taraflarında, uyuşmazlık sürecinde, uyuşmazlığa esas başlangıç ve bitim tarihlerinde, zarar hesaplarına ait rakam ve olgularda ve bunlara benzer durumlarda; yanlış algılanma sonucu, açık ve belirgin yanlışlıklar yapılması mümkündür. Bu tür açık hatalarda ısrar edilmesi ve maddi gerçeğin göz ardı yapılması, yargıya duyulan güven ve saygınlığı sarsacağı gibi, Adalete olan inancı ortadan kaldırır ve yok eder. 
Bu nedenledir ki; Yargıtay; bu güne değin maddi yanılgının belirlendiği durumlarda soruna müdahale etmiş baştan yapılmış açık maddi yanlışlığın düzeltmesini kabul etmiştir. Kaldı ki kimi açık maddi yanılgıya dayalı ve yanlışlığı son derece belirgin haksız ve adaletsiz sonuçların giderilmesi kamu düzeni açısından zorunludur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2002/10-895E ve 2002/838K, 2003/21-425E ve 2003/441K sayılı kararları da bu doğrultudadır. 
Gerçekten temyiz incelemesi sonunda yerel mahkeme kararının, Dairemizin 22.06.2015 tarih, 2015/3152 Esas, 2015/14362 Karar sayılı ilamı ile; İş Mahkemelerince verilen kararın 8 gün içerisinde temyiz edilmesi gerektiği, davalı vekilinin de bu süre geçtikten sonra temyiz ettiği kabul edilip temyiz dilekçesinin reddine karar verilmişse de; kararın Asliye Hukuk mahkemesince verildiği, genel mahkemelerce verilen kararın 15 günlük temyiz süresine tabi olduğu ve bu haliyle temyizin süresinde olduğu anlaşılmakla, maddi yanılgıya dayalı olarak verilen kararın düzeltilmesinin gerektiği anlaşılmakla, Dairemizin 22.06.2015 tarih, 2015/3152 Esas, 2015/14362 Karar Sayılı kararı kaldırılarak dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
6183 sayılı Yasa uyarınca aleyhine yapılan icra takibinin ve devamındaki ödeme emrinin iptali ile, ödeme emrinde belirtilen miktarda borcu olmadığının tespitini istediğine göre; uyuşmazlığın belirgin bir biçimde 5510 sayılı Yasanın 88. ve 6183 sayılı Yasanın 58. maddelerinden kaynaklandığı açıktır. 

Hal böyle olunca, uyuşmazlığın çözüm yeri genel mahkemeler olmayıp, alacaklı Sigorta Müdürlüğünün bulunduğu yer İş Mahkemesi olduğu ortadadır.

Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 

O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ: 1) Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin isteminin kabulü ile, Dairemizin maddi hataya dayalı 22.06.2015 tarih, 2015/3152 Esas, 2015/14362 Karar Sayılı bozma ilamının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2) Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 09.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.