KASTAMONU (AA) - BİLAL KAHYAOĞLU - Kastamonu'da 3 üniversite öğrencisi, elden ele dolaşması ve daha çok insana ulaşması için kitapları "Herhangi bir kütüphaneye, kitaplığa ait değilim. Elden ele dolaşmayı severim. Sen de beni okuduktan sonra şehrin herhangi bir yerinde özgür bırak." notuyla şehrin farklı yerlerine bırakıyor.

Banklara, ağaçların yanına, tarihi yapıların avlularına konulan kitapların üzerine yazılan notta okuyan kişiden kitabı yine başkaları da okusun diye sokağa bırakmaları isteniyor.

Kastamonu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Bölümü ikinci sınıf öğrencisi 3 arkadaşın "Okursan seversin" sloganıyla başlattığı projede, sokağa bırakılan kitap sayısı her geçen gün artıyor.

Öğrencilerden Edanur Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kitap okuma bilincinin artması için çaba gösterdiklerini belirtti.

Arkadaşları Afra Dağıstan ve Tuğba Bayrak ile okumanın önemine dikkati çekmek istediklerini aktaran Çelik, şöyle devam etti:

"Biz kendimiz de çok kitap okuyan bireyler değildik. 'Biz kendimiz kitap okumuyoruz ki başka insanları nasıl teşvik edebiliriz?' dedik. Önce kendimiz okumaya başladık. Daha sonra 'Okusan seversin' diye bir proje duyduk. Kastamonu'da da bu şekilde bir proje başlatalım ki bu farkındalığı oluşturalım dedik. Kitap okumak zor bir şey değil. İnsanlar kitap okumaya yeltenmiyor, maddi açıdan alamıyor olabilirler. İnsanlar kitaba gitmiyorsa biz kitabı insanlara ulaştıralım diyerek 3 arkadaş bu projeyi başlattık."

- "Kitap kolay bulunsun istiyoruz"

Projeyi ilk başta üniversite öğrencilerine yönelik uyguladıklarını anlatan Çelik, "Üniversitemizin banklarına kitap bırakarak başladık. Baktık üniversite dışından da mesajlar gelmeye başladı. Kastamonu'nun meydanına, kütüphanesine ve tarihi yerlerine bıraktık. Şehrin içindeki farklı noktalara insanların kolay ulaşabileceği yerlere bırakıyoruz. Vatandaşlar da zorlanmasın, kitap kolay bulunsun istiyoruz." diye konuştu.

Kitapları ilk başlarda kendi kişisel kütüphanelerinden temin ettiklerini söyleyen Çelik, talebin arttığını ve bu talebi karşılamada güçlük çektiklerini dile getirdi.

Üniversitedeki öğretim elemanlarının da kendilerine destek olduğunu, 50 kitapla başladıklarını projede kitap sayısının giderek arttığını belirten Çelik, şu ifadeleri kullandı:

"Baktık bu 3-5 kişinin kütüphanesinden temin edilecek bir şey değil. Daha sonra birkaç sahafla kütüphanelerden rica ettiğimiz zamanlar da oldu. Kırtasiyelerden aldığımız zamanlar da oldu. Şu anda elimizde çok fazla kitabımız yok. Elimize geçen her kitabı daha fazla kişiye ulaşması için sokağa bırakıyoruz. Maddi yardım almıyoruz. İsteyenler kitap yardımı yapabilir."

- "Başkasının kitabını mı alıyorum?"

Öğrencilerden Afra Dağıstan da vatandaşların kitapları alırken "Başkasının kitabını mı alıyorum?" diye tedirgin olduklarını vurguladı.

Kitapların üzerine "Herhangi bir kütüphaneye, kitaplığa ait değilim. Elden ele dolaşmayı severim. Sen de beni okuduktan sonra şehrin herhangi bir yerine özgür bırak" notları yazdıklarını belirten Dağıstan, herkesin kitap okuması için çalışmalarını sürdüreceklerine işaret etti.

Tuğba Bayrak ise yaşanan dönemde pek çok şeyin değerinin bilinmediğine dikkati çekerek "Ben bunlardan birinin de kitap olduğunu düşünüyorum. Raflarımızda tozlanarak kalıyor. Okuyanlar paylaşmıyor. Hem okuyup paylaşalım hem de zamanımızı daha iyi değerlendirelim diye düşündük. Arkadaşlarımızla buluştuğumuzda da herkes telefonlarıyla ilgileniyordu. Faydalı bir şeyler yapmak istedik." dedi.

Bırakılan kitabı alan Seher Ayırır, projeyi sosyal medyadan takip ettiğini ve çok beğendiğini söyledi.

Dolaştığı esnada ağacın dalında bir kitap gördüğünü kaydeden Ayırır, "Bu kitabı okuyacağım ve herhangi bir yere bırakacağım. Böylece birçok insan bu kitabı okumuş olacak. Birçok yerde insanları okumaya teşvik edeceğiz. Güzel bir proje." diye konuştu.