Yıllar önce, bir şeker bayramı öncesiydi.

Tadelle markasının bir benzerini ihtiyati tedbir kararıyla toplatmış; koliler dolusu çikolatayı Kartal'da bir yeddiemin deposuna koymuştuk.

O zamanlar Çocuk Esirgeme Kurumu’na efsanevi bir gelişim kazandırmış olan Melih Gökçek bu olayı duymuş; “Yeddiemin deposunda çürüyeceğine bayram günü kimsesiz çocuklara verelim, sevinsinler!” diyerek davacıyı da davalıyı da ikna etmiş.

Arife günü sabahı mahkemelerin kapanmasına bir iki saat kala aradı. Mahkemeler kapanmadan çikolataları ona teslim etmemi çocukları bayramda sevindirmek için elimizden geleni yapmamı rica ediyordu. İki saat içinde mahkemeden karar alarak İstanbul icrasına götürmem, oradan da talimat alarak Kartal'a yetiştirmem, Kartal icrasının da yeddiemine giderek malları teslim etmesini sağlamamı istiyordu. Mecidiyeköy'den yola çıkarak Sultanahmet ve Kartal adliyelerinde gitmem ve yapılması gereken işlemleri o kısa süre içine sığdırmam neredeyse imkânsızdı.

O zamanlar UYAP yoktu; cep telefonu yoktu; metro yoktu; tüp geçit yoktu! Sultanahmet'ten Kartal'a arabayla gitmek tek başına bir buçuk iki saat tutardı.

Bunları anlatarak imkansız olduğunu sölediğimde "Mehmet Bey, siz Sultanahmet kısmını halledin ben Kartal tarafını halledeceğim, mesaileri bitsede icra memuru ve yeddieminin bekleyerek işi yapmasını sağlayacağım!" dedi.

Hemen adliyeye koştuk, durumu anlattığımızda mahkemede herkes bu güzel amacı gerçekleştirmek için seferber oldu. Tedbir kararı hızla değiştirildi, Kartal icrasına talimat yıldırım hızıyla yazıldı ve elden gönderildi. Çikolatalar öğle saatlerinde Melih Gökçek’e teslim edildi. Başta imkansız gibi görünen bütün bu süreç yaklaşık bir buçuk saat içinde yıldırım hızıyla bitirildi.

Bu olay aslında Türk yargısının ne kadar etkin olabileceğinin ve hızlı hareket edebileceğinin delili ve önü kesilmediği, yargıya, onu emellerimize alet etmek için değil de uzlaşamadığımız sorunlara samimi olarak çözüm bulunması için başvurduğumuz takdirde bizlere bayram şekeri gibi daha nice güzel çözümler üretebileceklerinin güzel bir örneğidir.

Ramazan Bayramınızı kutlar, toplumumuzda sevgi ve saygının daha da öne çıktığı bu güzel günlerin tüm iş ve ilişkilerinizin bayram şekeri tadında olmasına, farklılıklarımızı mahkemeye götürsek bile tatlılıkla çözmemize vesile olmasını dilerim.



"Yazarın izni ile Facebook/Mehmet Gün sayfasından aynen alınmıştır."