Prof. Dr. Erol Ulusoy'un Milliyet gazetesinde yayınlanan 'En iyi hukuk fakülteleri' başlılı yazısını okuyucularımızla paylaşıyoruz. O yazı şöyle;

İyi hukukçuya sahip olmak her ülke için çok önemlidir. Kötü kanunlar bile iyi hukukçuların elinde olumlu sonuçlar doğurur. İyi hukukçu kötü kanunu önündeki olayın özelliğine göre öyle bir yorumlar ki, kötü kanunu çıkaran Meclis bile mahcup olur. İster hâkim, savcı, ister avukat, noter, arabulucu olsun, iyi hukukçu tıp doktoru gibidir, dertlerimize deva olur, yaralarımıza reçete yazarlar. Kötü hukukçu ise masum vatandaşın idamına bile sebep olabilir.

Eğitim şart!..

İyi hukukçu olmak, iyi bir hukuk fakültesinde eğitim almayla başlar. İyi bir hukuk formasyonu, fakültedeki eğitim sırasında edinilir.

Türkiye’de 35 devlet, 44 vakıf üniversitesinde hukuk fakülteleri faal. Kıbrıs’ta da 5 fakültede hukuk eğitimi veriliyor. Henüz faal olmayan hukuk fakültesi sayısı 5.

Peki bu kadar hukuk fakültesine ihtiyaç var mı?

Elbette var, ama önce toplumun, basit soğuk algınlığında doktora gitme alışkanlığı gibi, en ufak hukuki sorunda veya hukuk sorun çıkmadan önce hukukçuya gitme alışkanlığını kazanması gerekir.

Avukata, “Ne yaptın ki, sadece bir dilekçe yazdın” denilmediği, hukuki bilginin küçümsenmediği toplumda, hukukçuya her zaman ihtiyaç vardır.

Aslında hukukçuya değil, “iyi hukukçuya” ihtiyaç vardır.

Türkiye Barolar Birliği geçenlerde Türkiye’nin en iyi hukuk fakülteleri listesini yayımladı. Bu listeyle üniversite adaylarına bilinçli tercih yapma olanağı verilmesi amaçlanmış.

Tercih sıralamasına bakıldığında, hukuk fakültesi tercihi yapanların, bilinçli veya bilinçsiz, nispeten bu listedeki sıralamaya çok fazla uymadıkları anlaşılıyor.

TBB listesindeki sıralamaya göre Türkiye’nin en iyi ilk on hukuk fakülteleri şöyle sıralanmış:

1. İstanbul Üniversitesi HF

2. Ankara Üniversitesi HF

3. Marmara Üniversitesi HF

4. Dokuz Eylül Üniversitesi HF

5. Gazi Üniversitesi HF

6. Galatasaray Üniversitesi HF

7. Hacettepe Üniversitesi HF

8. Bahçeşehir Üniversitesi HF

9. Anadolu Üniversitesi HF

10. İstanbul Bilgi Üniversitesi HF

Sıralama kriterlerine baktığımızda, esastan ziyade şeklî kriterlerin de dikkate alındığı görülüyor. Örneğin, kurgusal duruşma salonunun bulunup bulunmadığı dikkate alınmış. Oysa esas olan, öğrencilerin kaç kere kurgusal dava çözdükleridir. Bazı hukuk fakültelerin kurgusal duruşma salanları senede bir iki kere ya kullanılır ya kullanılmaz.

Bir çok üniversitenin yüzlerce yabancı üniversite ile Erasmus sözleşmesi var, ama sadece kâğıt üstünde kalmış, ne öğrenci gidiyor ne de yabancı öğrenci geliyor. O halde kâğıt üstünde kalan uluslararası sözleşmeler değil, fiilen gerçekleşen uluslararası öğrenci değişimi ve faaliyet sırlamada dikkate alınmalıydı.

En iyi hukuk fakültesi sıralama kriterleri arasında, yabacı dilde hazırlık sınıfı ve hukuk dersi olup olmadığı da dikkate alınmış.

Peki uygulama? Gerçek anlamda hukuki terminolojiye hâkim olacak şekilde yabancı dil öğretilebiliyor mu? Bu kapsamdaki yabancı dil eğitimini verecek öğretim elemanı var mı?

Esas olan, o halde, yabancı dil hazırlık sınıfının bulunup bulunmadığı, yabancı dilde hukuk derslerinin verilip verilmediği değil, yabancı dilde hukuk dersi verecek düzeyde öğretim elemanı ve öğretim üyenizin bulunup bulunmadığı, öğrencilerin yabancı dil düzeyinin dersi anlamaya yetip yetmediğidir. Gerçekçi olmak gerek.

Sonuçlara bakılınca

Bir başka ilginç kriter ise, fakülte Dergisi çıkarılıp çıkarılmadığıdır. Oysa dergi çıkarmak bir bilimsel faaliyet değil yayınevi faaliyetidir. Mezunu olduğum Viyana Üniversitesi Hukuk Fakültesi ile öğretim görevlisi olarak görev yapmış olduğum Münster ve Bielefeld Üniversitesi hukuk fakülteleri en iyi hukuk fakülteleri sırlamasında en üst sıralarda olmasına rağmen kendileri dergi çıkarmazlar. Öğretim üyesi dergi yayımlamayla uğraşmak yerine, bilimsel faaliyetlerle uğraşır.

Oysa en iyi fakülte sırlamasında, hem öğretim üyesi hem de öğrenci yönünden değerlendirme yapmak gerekir. Öğretim üyeleri ile öğrenci arasındaki ilişki ve ulaşılabilirlik nasıl?  Öğrencilerin aktif katıldığı ders dışı bilimsel faaliyetler neler? Hukuk dışında başka bölümlerden aldıkları ek dersler var mı? Mezunlarının iş bulma oranları ve mesleki başarı durumları nasıl? Kütüphane ve veri tabanlarını kullanım oranı ne düzeyde?

Öğretim üyelerinin yayınları ve bunlara yapılan atıflar ne kadar? Dinleyici ve aktif katılımcı olarak yer alınan ulusal ve uluslararası sempozyum, kongre vs sayısı ne kadar? Kaç doktora ve yüksek lisans tez danışmanlıkları başarıyla sonuçlanmış?

Ne zaman esas usulden önce gelir dedik, şekle değil, içeriğe öncelik verdik, analitik düşünceyi benimsemiş oluruz.

2016-2017 tercihlerinde, tavan puanlarına göre en yüksek ilk 11 hukuk fakültesi sıralaması ise şöyle:

1. Galatasaray Üniversitesi HF

2. Koç Üniversitesi HF

3. İhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi HF

4. TOBB Ekonomi-Teknoloji HF

5. Yeditepe Üniversitesi HF

6. Bahçeşehir Üniversitesi HF

7. İstanbul Şehir Üniversitesi HF

8. İstanbul Bilgi Üniversitesi HF

9. Özyeğin Üniversitesi HF

10. Ankara Üniversitesi HF

Bu iki listenin karşılaştırılması bize neyi veriyor?

- En yüksek puanı alan hukukçu adayları devlet üniversiteleri yerine, tam burslu okuyacaklarsa, vakıf üniversitelerinde hukuk öğrenimi yapmayı tercih etmişler. Oysa TBB’nin en iyi hukuk fakülteleri sıralamasında devlet üniversiteleri ilk on sırayı paylaşıyorlar.

- Tercih sıralamasında 20 vakıf, 5 tane de devlet üniversitesi hukuk fakültesi bulunan İstanbul en çok hukuk okumak istenen şehir. Öğrenci adayları hem iş olanakları hem de sunulan sanatsal, kültürel ve sportif imkânlar nedeniyle büyük şehirlerde öğrenim görmeyi tercih ediyorlar.

- Konya KTO Karatay Üniversitesi en çok tercih edilen hukuk fakülteleri sıralamasında 11’inci sırayla birçok devlet üniversitesini geride bırakıp, bana göre sürpriz yapıyor. Aynı şehirde bulunan Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi ise (burslu bölümleri de ayrı tercih sıralamasına dâhil ettiğimizde) ancak 43’üncü sırada tercih edilmiş.

- İş adamları tarafından kurulmuş algısı yaratılmış ve iş dünyasının için de olduğu imajı verilen TOBB Üniversitesi’nin % 50 burslu bölümü dahi tercih sıralamasında 6’ncı sırada yer almış. Ancak en iyi hukuk fakülteleri sıralaması anketine katılmadığı için, en iyi hukuk fakülteleri sıralamasında hangi sırada yer alırdı, bilmiyoruz.

Sorgulanması gerek

Sonuçta, en iyi hukuk fakültesi sıralamasında yer alan hukuk fakülteleri neden en yüksek puanla öğrenci alımında da aynı sırada yer almadıklarını sorgulamalıdırlar.

İlk söz son söz olsun

İyi hukukçu adaletin teminatıdır, iyi hukukçu olmazsa, iyi adalet de olmaz! İyi adalet yoksa ekonomi de iyi olmaz, yatırım da olmaz!


Prof. Dr. Erol Ulusoy / Milliyet