Sosyal Sigortalar Kanuna göre, sigortalının iş yerinde bulunduğu sırada, iş veren tarafından yürütülmekte olan iş dolayısıyla, sigortalının işveren tarafından görevle başka bir yere gönderilmesi yüzünden asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda, emzikli kadın sigortalının çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda, sigortalıların işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere toplu olarak götürülüp getirilmeleri sırasında meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedence veya ruhça arızaya uğratan olaylar iş kazası kapsamında değerlendirilebilecektir.[1]


Bir olayın iş kazası olarak nitelenebilmesi için işçinin olay anında hemen bir zarara uğraması şart değildir. Sonradan ortaya çıkan bedeni veya ruhi rahatsızlıkların kazaya bağlı olduğu doktor raporu ile tespit edilirse, üzerinden zaman geçse dahi, bu kaza da “iş kazası” olarak değerlendirilmektedir.[2]  


Bir iş kazasında işverenin sorumluluğundan bahsedebilmek için iki şart aranabilir. İlki işçinin kaza sırasında işverenin otoritesi altında bulunup bulunmadığıdır. İkinci şart kazanın doğrudan doğruya veya dolaylı olarak işin yarattığı bir tehlike veya işverenin üstlendiği koruma borcuna aykırı davranış sonucu olması şartının bulunmasıdır.


Diğer sorumluluk hallerinde olduğu gibi tehlike sorumluluğunda da 3 halde neden-sonuç ilişkisi  kesilebilir. Kısaca bunlar;


1- Mücbir neden: Bu husus sorumlunun faaliyet ve işletmesi dışında oluşan kesin ve kaçınılmaz olarak olayın meydana gelmesini etkileyen o an için karşı konulması mümkün olmayan olaylarıdır. Burada dikkat edilmesi gereken bir husus işverenin kendi kusuru ile işçisinin mücbir sebep teşkil eden olaya maruz bırakmasıdır ki bu halde mücbir sebepten işveren istifade edemeyecektir.


2- Zarar görenin ağır kusuru: İlliyet bağını kesen bu sebepten zarar gören işçinin bizzat kendi davranışıdır. işçinin kusuru illiyet bağını tam kesmiş ise ağır kusurdan söz edilebilir. işçi işin ifası sırasında kendisinden beklenen en temel basit ve mutad özeni göstermemiş ise onun bu davranışı işverenin sorumluluğunun kalkmasına teşkil eder. İşçinin kusurlu davranışının illiyet bağını tam kesmediği halde ortak illiyetten bahsedilerek müterafik kusur ve tazminat indirimi konuları gündeme gelecektir.


3- Ve üçüncü şahsın ağır kusuru: Üçüncü şahsın ağır kusuru illiyet bağını kesebilecek yoğunlukta ise işverenin sorumluluğu kalkacaktır. Zira bu durumda işverenin işletme tehlikelerine karşı önlem alma borcu geri plana itilmekte ve üçüncü şahsın ağır kusuru zararı doğuran sebep olmaktadır.


İşverenler tarafından  iş kazası  durumunda yapılacak bildirimler nelerdir?  


1- Kazaya uğrayan sigortalıya kurum sağlık tesislerince işe el konuluncaya kadar (  sağlık tesislerine işyeri vizite kâğıdı ile ulaştırılıncaya kadar) sağlık durumunun gerektirdiği sağlık yardımlarının (İşyeri doktoru işyerinde ise işyeri doktorunca, sağlık memuru varsa o an için yapılabilecek ilk müdahale) yapılır.


2- Görgü şahitlerinin ifadesi alınarak işverence 3 nüsha halinde olayın tafsilatlı bir şekilde tutanağa geçirilir. Kazayı gören şahitlerin ( 2kişi ) ifadeleri de tutanağa geçirilir. Tutanak işveren veya vekilince düzenlenir ve görgü şahitlerince de imzalanır. İş Güvenliği  Uzmanı olan Mühendisçe imzalanır.


3- Kazanın meydana geldiği yer zabıtasına (Jandarma veya Emniyet Birimleri ) derhal telefon ile bildirilmektedir.


4- Sosyal Güvenlik Kurumu ilgili Sigorta Müdürlüğüne kaza anından itibaren en geç 3 İş günü içinde yazılı bildirimde bulunulur.( Bu bildirim ;Ön Yazı , İş Kazası tutanağı,SGK İş Kazası yeni bildirim formu ve Vizite kağıdı ile yapılır.) Artık cumartesi günleri iş günü sayılmaktadır.


5- Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı ilgili Bölge Müdürlüğüne kaza anından itibaren en geç 2 iş günü içinde yazılı bildirimde bulunulur.( Bu bildirim; Ön yazı,İş Kazası Tutanağı ve İş Kazası Bildirim Formu ile yapılır.) Bundan böyle cumartesi günleri de “iş günü” sayılmaktadır


6- ÇSGB İş Müfettişleri ve SGK  Müfettişlerince soruşturmanın yapılacağı planlanarak; işçinin fiilen işe başlamadan kendisinden alınan veya işyeri doktorunca tanzim edilen doktor raporu (iş ağır ve tehlikeli işe giriyorsa, akciğer grafisi ve kan grubu tespit edilmiş “Ağır ve Tehlikeli İşlerde Çalışabilir” raporu, solunum fonksiyon testi, işe giriş bildirgesi, iş Güvenliği Uzmanı Mühendis tarafından imzalanmış  İş Güvenliği Eğitimi tutanağı ve belgesi, Kişisel Koruyucu donanım verildiğine dair tutanak, son 4 aylık ücret hesap pusulası fotokopileri) ve iş kazası anında işverence tutulmuş bulunan tutanağın bir nüshası ayrı bir dosyada saklanır. 


7- İş kazası Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmiş ise Başsavcılıkça istenilen belgeler  ile bir dosya halinde bu makama gönderilmektedir.


(Bu köşe yazısı, sayın Av. N. Gaye ALPASLAN tarafından www.hukukihaber.net sitesinde yayınlanması için kaleme alınmıştır. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısının tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısının bir bölümü, aktif link verilerek kullanılabilir. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.)

--------------------

[1] Bkz. İş Kanunu md. 77. Anayasa md. 49/II, 50/I ve II; İŞK md.24/II, DenİŞK md.35; MEK.md.25.

[2] Maddede öngörülen yükümlülüğe uymamanın idari para cezası için bkz. İŞK. Md.105.