Dernekler, vergi mükellefi olmayan ve/veya yürürlükteki mevzuat gereği belge verme yükümlülüğü bulunmayan muhataplarından yaptıkları mal ve hizmet alımları için, GVK’nun 94. maddesinde izah edilen ve karşılığında belge alınamayan mal ve hizmet alımları için “gider pusulası” düzenlemek zorundadırlar.
Gider pusulasının düzenlenebileceği durumlar şöyledir:
Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenler, defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabı ve çiftçiler, vergiden muaf esnafa yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için gider pusulası düzenlemek zorundadır.
Bunların düzenlediği gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmündedir.
Gider pusulası, birinci ve ikinci sınıf tüccarların, kişisel eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları altın, mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim edilebilmektedir.
Diğer taraftan, gider pusulası yalnızca esnaf bağışıklığından yararlanan kimselere yapılan ödemeler için düzenlenen gider pusulası üzerinden, gelir vergisi tevkifatı yapılması zorunluluğu bulunmaktadır.
Esnaf muaflığından yararlanan kişilerin dışındaki kişilere gider pusulası düzenlense bile herhangi bir tevkifat yapılması söz konusu değildir. Aynı şekilde, bir tüketicinin mağazadan satın aldığı bir eşya veya malzeme için bu malzemeyi çeşitli nedenlerle mağazaya geri iade etmesi halinde de herhangi bir stopaj yapılması söz konusu olmayacaktır. Maliye Bakanlığı tarafından verilen bir özelgede, nihai tüketiciden alınan otomobil için gider pusulası düzenlenmesi gerektiği ve fakat vergi tevkifatının yapılmaması gerektiği şeklinde görüş verilmiştir.[1]
Bu hükümlere göre, esnaf muaflığından yararlanmayan ve vergi mükellefi olmayan nihai tüketicilerden herhangi bir mal veya hizmet alınması durumunda, ödenecek bedel için gider pusulasının düzenlenmesi halinde gelir vergisi tevkifatı yapılmayacaktır. [2]
224 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile de GVK’nun 18. maddesinde sayılan faaliyetlerde bulunup eserlerini aynı kanunun 94. maddesinde sayılan kişi veya kurumlara teslim edenlerin defter tutma ve belge düzenleme zorunluluğu dışında bırakılmaları nedeniyle bu kişilere ödeme yapanların giderlerini tevsik etmek için gider pusulası düzenlemeleri gerekir.
Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan 225 seri nolu VUK GT ve 172 seri nolu GVK GT ile gider pusulası uygulamasına ilişkin bazı düzenlemeler ve açıklamalar yapılmıştır.[3]
Uygulamada arızi olarak ticari faaliyette bulunanlardan alınan mal veya yaptırılan iş için de birinci ve ikinci sınıf tüccarlar tarafından gider pusulası düzenlenmektedir. Hatta sürekli olarak ücretli şekilde çalıştırılmayan hizmet erbabına gördürülen işler için de gider pusulası düzenlenmekte ve vergi idaresi bu uygulamayı benimsemektedir. Oysa diğer ücretli olarak vergilendirilenlerin (4369 sayılı kanunla değişmeden önce götürü ücret kapsamında vergilendirilenlerin) karne almaları ve gelir vergisini götürü olarak tarh ettirmeleri gerekir. Dolayısıyla götürü (diğer ücretli) olarak vergilendirilmeyen hizmet erbabına yapılan ödemelerin, süreklilik göstermese bile tavkifata tabi tutulması ve bordroya alınması gerekir.
Ayrıca ücret üzerinden tevkifat yapma zorunluluğu olmayanlarca istihdam edilen ücretlinin bu kişilerden elde ettiği ücretini beyanname ile bildirmesi gerekir. Bununla birlikte uygulamada bordro sürekli çalışanlar için düzenlenmekte ve bunlar dışında kalanlara gördürülen işler için gider pusulası düzenlenmektedir. Uygulamanın bu şekilde olmasının sağladığı kolaylık nedeniyle idare uygulamayı değiştirme ihtiyacı hissetmemiştir. Taşıma ve dağıtımı yapılan ürünlerin boşaltılması sırasında şoför vasıtasıyla boşaltma hamaliyesi ödediğini belirterek yapılan ödemeleri gider pusulası ile belgelemenin mümkün olup olmadığını soran bir mükellefe vergi idaresi, yapılan ödemelerin araç sürücüsüne değil boşaltma işlemini yapan kişilere imzalatılan bir gider pusulası ile tevsik edilebileceğini bildirmiştir. [4]
234. maddede 4369 sayılı kanunla yapılan değişiklikler sırasında basit usulde kazancı tespit edilen tüccar tarafından, kişisel eşyasını satanlardan alınacak mal için gider pusulası düzenleneceği şeklinde bir değişikliğin yapılmamış olması yukarıda fatura düzenleme limitinin üstünde yapılan satışlar için bu kişilere, fatura düzenleme zorunluluğu getirecek düzenlemenin yapılmamasıyla aynı nedene bağlanabilir. Daha önce de belirtildiği gibi gider pusulası uygulamasının bu tür durumları kavramış olması ve GVK’nun 46. maddesi hükmü, karşısında bu eksikliğin bir önemi kalmamaktadır. [5]
Gider pusulasında bulunması gereken asgari bilgiler VUK 234. maddesinde bir bir sayılmıştır. Bu bilgilerin eksik olması veya hiç bulunmaması halinde gider pusulası 353. maddenin 1 numaralı bendine göre hiç düzenlenmemiş sayılarak özel usulsüzlük cezası uygulanmaktadır. Aslında söz konusu bent hükmü “verilmeme, alınmama ve kullanmamayı” kavramakta fakat hiç düzenlenmemiş sayılmayı kapsamamaktadır. Bu nedenle 353. maddenin 1 numaralı bendine dayanarak hiç düzenlenmemiş sayılan gider pusulası için özel usulsüzlük cezası uygulamak kanunun lafzına uymamaktadır. Bununla birlikte idarenin uygulaması bu yönde devamlılık arz etmektedir.
Gider pusulaları karşılığında yapılan ödemelerde vergi kesintisine ilişkin bir örnek vermek gerekirse; (X) Ltd. şti. vergiden muaf esnaf olan Bay (Y)’den 5000 TL’lik mal alımında bulunmuştur. Bu mal alımı dolayısıyla düzenlenecek gider pusulasında yapılacak gelir vergisi tevkifatı aşağıdaki gibi olacaktır:
Gelir vergisi kesintisi tutarı: 5000*%5=250 TL
Bay (Y)’ye ödenecek net tutar: 5000-250= 4750 TL
(X) Ltd. Şti. örneğimizde 250 TL’lik gelir vergisi kesintisini internet ortamında vereceği muhtasar beyanname ile bağlı olduğu vergi dairesine beyan edecektir. Bay (Y)’ye de 4750 TL ödeyecektir.
Diğer taraftan, Maliye Bakanlığı tarafından verinle bir özelge; “Şirket tarafından nihai tüketiciden alınan otomobil için gider pusulası düzenlenmesi ancak tevkifat yapılmaması gerekir.” şeklinde mukteza verilmiştir.[6]
Sonuç olarak, gider pusulası kullanımı konusunda yukarıda yer alan açıklamalara göre yapılan iş veya hizmet veya alınan emtiaya göre gerekli hususlara dikkat edilmesi gerekmektedir. Ayrıca bir takvim yılı içerisinde bir kişi adına düzenlenebilecek gider pusulasının azami miktarı konusunda da dikkat edilmesi gerekmektedir. Bu konuda GVK’nun basit usule ilişkin emtia alış ve satışları ile ilgili hükümlerine dikkat edilmesinde yarar bulunmaktadır. (Bkz. GVK md. 47-48)
Eda KAYA
SMMM
İşletme Bilim Uzmanı
---------------------------------------------------------
[1] YALÇIN Hasan, “Giderler”, 3. Baskı, Kasım 2006, Maliye Hesap Uzmanları Derneği Yayını, s.665
[2] Bkz. AKŞEHİR İrfan M., “Gider Pusulası Düzenleyerek Yapılan Ödemelerden Tevkifat Yapılması Zorunlu Haller”, Yaklaşım Dergisi, Yıl:16, Sayı:188, Ağustos 2008, s. 133-135
[3] 225 sıra nolu VUK GT, 01.02.1994 tarih ve 21836 sayılı, 172 seri nolu GVK GT ise 16.02.1994 tarih ve 21851 sayılı RG’de yayınlanmıştır.
[4] TC Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğünün Mersin Valiliğine gönderdiği 6.12.2000 tarih ve 57639 sayılı yazı.
[5] ÖZYER Mehmet Ali, Vergi Usul Kanunu Uygulaması, Maliye Hesap Uzmanları Derneği, 4. Baskı, Mart 2008, İstanbul, s. 418-419
[6] Maliye Bakanlığı’nın 16.11.1999 gün ve 49938 sayılı özelgesi.
Gider pusulasının düzenlenebileceği durumlar şöyledir:
Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenler, defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabı ve çiftçiler, vergiden muaf esnafa yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için gider pusulası düzenlemek zorundadır.
Bunların düzenlediği gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmündedir.
Gider pusulası, birinci ve ikinci sınıf tüccarların, kişisel eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları altın, mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim edilebilmektedir.
Diğer taraftan, gider pusulası yalnızca esnaf bağışıklığından yararlanan kimselere yapılan ödemeler için düzenlenen gider pusulası üzerinden, gelir vergisi tevkifatı yapılması zorunluluğu bulunmaktadır.
Esnaf muaflığından yararlanan kişilerin dışındaki kişilere gider pusulası düzenlense bile herhangi bir tevkifat yapılması söz konusu değildir. Aynı şekilde, bir tüketicinin mağazadan satın aldığı bir eşya veya malzeme için bu malzemeyi çeşitli nedenlerle mağazaya geri iade etmesi halinde de herhangi bir stopaj yapılması söz konusu olmayacaktır. Maliye Bakanlığı tarafından verilen bir özelgede, nihai tüketiciden alınan otomobil için gider pusulası düzenlenmesi gerektiği ve fakat vergi tevkifatının yapılmaması gerektiği şeklinde görüş verilmiştir.[1]
Bu hükümlere göre, esnaf muaflığından yararlanmayan ve vergi mükellefi olmayan nihai tüketicilerden herhangi bir mal veya hizmet alınması durumunda, ödenecek bedel için gider pusulasının düzenlenmesi halinde gelir vergisi tevkifatı yapılmayacaktır. [2]
224 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile de GVK’nun 18. maddesinde sayılan faaliyetlerde bulunup eserlerini aynı kanunun 94. maddesinde sayılan kişi veya kurumlara teslim edenlerin defter tutma ve belge düzenleme zorunluluğu dışında bırakılmaları nedeniyle bu kişilere ödeme yapanların giderlerini tevsik etmek için gider pusulası düzenlemeleri gerekir.
Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan 225 seri nolu VUK GT ve 172 seri nolu GVK GT ile gider pusulası uygulamasına ilişkin bazı düzenlemeler ve açıklamalar yapılmıştır.[3]
Uygulamada arızi olarak ticari faaliyette bulunanlardan alınan mal veya yaptırılan iş için de birinci ve ikinci sınıf tüccarlar tarafından gider pusulası düzenlenmektedir. Hatta sürekli olarak ücretli şekilde çalıştırılmayan hizmet erbabına gördürülen işler için de gider pusulası düzenlenmekte ve vergi idaresi bu uygulamayı benimsemektedir. Oysa diğer ücretli olarak vergilendirilenlerin (4369 sayılı kanunla değişmeden önce götürü ücret kapsamında vergilendirilenlerin) karne almaları ve gelir vergisini götürü olarak tarh ettirmeleri gerekir. Dolayısıyla götürü (diğer ücretli) olarak vergilendirilmeyen hizmet erbabına yapılan ödemelerin, süreklilik göstermese bile tavkifata tabi tutulması ve bordroya alınması gerekir.
Ayrıca ücret üzerinden tevkifat yapma zorunluluğu olmayanlarca istihdam edilen ücretlinin bu kişilerden elde ettiği ücretini beyanname ile bildirmesi gerekir. Bununla birlikte uygulamada bordro sürekli çalışanlar için düzenlenmekte ve bunlar dışında kalanlara gördürülen işler için gider pusulası düzenlenmektedir. Uygulamanın bu şekilde olmasının sağladığı kolaylık nedeniyle idare uygulamayı değiştirme ihtiyacı hissetmemiştir. Taşıma ve dağıtımı yapılan ürünlerin boşaltılması sırasında şoför vasıtasıyla boşaltma hamaliyesi ödediğini belirterek yapılan ödemeleri gider pusulası ile belgelemenin mümkün olup olmadığını soran bir mükellefe vergi idaresi, yapılan ödemelerin araç sürücüsüne değil boşaltma işlemini yapan kişilere imzalatılan bir gider pusulası ile tevsik edilebileceğini bildirmiştir. [4]
234. maddede 4369 sayılı kanunla yapılan değişiklikler sırasında basit usulde kazancı tespit edilen tüccar tarafından, kişisel eşyasını satanlardan alınacak mal için gider pusulası düzenleneceği şeklinde bir değişikliğin yapılmamış olması yukarıda fatura düzenleme limitinin üstünde yapılan satışlar için bu kişilere, fatura düzenleme zorunluluğu getirecek düzenlemenin yapılmamasıyla aynı nedene bağlanabilir. Daha önce de belirtildiği gibi gider pusulası uygulamasının bu tür durumları kavramış olması ve GVK’nun 46. maddesi hükmü, karşısında bu eksikliğin bir önemi kalmamaktadır. [5]
Gider pusulasında bulunması gereken asgari bilgiler VUK 234. maddesinde bir bir sayılmıştır. Bu bilgilerin eksik olması veya hiç bulunmaması halinde gider pusulası 353. maddenin 1 numaralı bendine göre hiç düzenlenmemiş sayılarak özel usulsüzlük cezası uygulanmaktadır. Aslında söz konusu bent hükmü “verilmeme, alınmama ve kullanmamayı” kavramakta fakat hiç düzenlenmemiş sayılmayı kapsamamaktadır. Bu nedenle 353. maddenin 1 numaralı bendine dayanarak hiç düzenlenmemiş sayılan gider pusulası için özel usulsüzlük cezası uygulamak kanunun lafzına uymamaktadır. Bununla birlikte idarenin uygulaması bu yönde devamlılık arz etmektedir.
Gider pusulaları karşılığında yapılan ödemelerde vergi kesintisine ilişkin bir örnek vermek gerekirse; (X) Ltd. şti. vergiden muaf esnaf olan Bay (Y)’den 5000 TL’lik mal alımında bulunmuştur. Bu mal alımı dolayısıyla düzenlenecek gider pusulasında yapılacak gelir vergisi tevkifatı aşağıdaki gibi olacaktır:
Gelir vergisi kesintisi tutarı: 5000*%5=250 TL
Bay (Y)’ye ödenecek net tutar: 5000-250= 4750 TL
(X) Ltd. Şti. örneğimizde 250 TL’lik gelir vergisi kesintisini internet ortamında vereceği muhtasar beyanname ile bağlı olduğu vergi dairesine beyan edecektir. Bay (Y)’ye de 4750 TL ödeyecektir.
Diğer taraftan, Maliye Bakanlığı tarafından verinle bir özelge; “Şirket tarafından nihai tüketiciden alınan otomobil için gider pusulası düzenlenmesi ancak tevkifat yapılmaması gerekir.” şeklinde mukteza verilmiştir.[6]
Sonuç olarak, gider pusulası kullanımı konusunda yukarıda yer alan açıklamalara göre yapılan iş veya hizmet veya alınan emtiaya göre gerekli hususlara dikkat edilmesi gerekmektedir. Ayrıca bir takvim yılı içerisinde bir kişi adına düzenlenebilecek gider pusulasının azami miktarı konusunda da dikkat edilmesi gerekmektedir. Bu konuda GVK’nun basit usule ilişkin emtia alış ve satışları ile ilgili hükümlerine dikkat edilmesinde yarar bulunmaktadır. (Bkz. GVK md. 47-48)
Eda KAYA
SMMM
İşletme Bilim Uzmanı
---------------------------------------------------------
[1] YALÇIN Hasan, “Giderler”, 3. Baskı, Kasım 2006, Maliye Hesap Uzmanları Derneği Yayını, s.665
[2] Bkz. AKŞEHİR İrfan M., “Gider Pusulası Düzenleyerek Yapılan Ödemelerden Tevkifat Yapılması Zorunlu Haller”, Yaklaşım Dergisi, Yıl:16, Sayı:188, Ağustos 2008, s. 133-135
[3] 225 sıra nolu VUK GT, 01.02.1994 tarih ve 21836 sayılı, 172 seri nolu GVK GT ise 16.02.1994 tarih ve 21851 sayılı RG’de yayınlanmıştır.
[4] TC Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğünün Mersin Valiliğine gönderdiği 6.12.2000 tarih ve 57639 sayılı yazı.
[5] ÖZYER Mehmet Ali, Vergi Usul Kanunu Uygulaması, Maliye Hesap Uzmanları Derneği, 4. Baskı, Mart 2008, İstanbul, s. 418-419
[6] Maliye Bakanlığı’nın 16.11.1999 gün ve 49938 sayılı özelgesi.