Özel yetkili mahkemeleri kaldıran yasal düzenlemeyle birlikte, örgütlü suçlarda özellikle teknik takip ve iletişimin dinlenmesi gibi konularda çelişki ortaya çıktığı iddialarına Adalet Bakanlığı kaynakları “Çetelerle mücadelede zafiyet yaratacak bir düzenleme yok” yanıtı verdi. Terör ve çıkar amaçlı örgütlerde geçmişteki uygulamaların devam edeceği ifade edildi. Öte yandan HSYK yeni mahkemeleri kuruncaya kadar yürüyen soruşturmaların bitmesi halinde davalar özel yetkili mahkemelere açılacak. HSYK görevlendirmesi yapıldığında da özel yetkili savcıların görevleri bitecek. Ellerindeki soruşturma dosyalarını yeni savcılara devredecekler. KCK, 28 Şubat soruşturmalarının savcılarını HSYK yeniden atamazsa, bu dosyalar yeni savcılarca yürütülecek.

 

 

3.Yargı Paketi ile birlikte CMK 250, 251 ve 252.maddelerin kaldırılmasıyla birlikte özellikle “gizli soruşturmacı, teknik takip ve iletişimin dinlemesi” gibi konularda zaafiyet olduğu yönünde değerlendirmeler yapıldı. Adalet Bakanlığı kaynaklarının konuyla ilgili Star’a yaptığı açıklamada, “Terör dışındaki örgütlü suçlarda, yani mafyatik suçlarda, teknik takip, iletişimin tespiti ve gizli soruşturmacı görevlendirilmesi, örgüt üyesi, örgütün propagandası ve örgüte yardım-yataklıkta uygulanamıyordu. Yeni durumda da uygulanmıyor” dedi. Ancak, çıkar amaçlı örgütün “kurucusu ve liderleri” hakkında dinleme, teknik takip ve ajan görevlendirilmesi uygulaması eskiden olduğu gibi devam edecek. Adalet Bakanlığı kaynakları, “Terör örgütünün kurucusu, yöneticisi, propagandası, yardım yataklığı gibi konularda CMK 135.madde uygulanabilecek. Eskiden olduğu gibi terör örgütü için iletişimin dinlenmesi, gizli soruşturmacı ve teknik takip yapılabilecek” ifadesini kullandı.

 

 

Yasa, yeni mahkeme ve savcılıkları HSYK’nın kuracağını hükme bağladı. Ancak bunları ne kadar süre içinde kuracağına ilişkin bir süre vermedi. Bu durumda HSYK, yeni mahkemeleri 1 ay içinde de 1 yıl içinde de kurabilir. Bu durumda yürüyen soruşturmaların durumu ne olacak sorusu akla geldi. Adalet Bakanlığı kaynakları, “HSYK yeni mahkemeleri kurmadıkça, yeni mahkemelere hakim ve savcı atamadıkça mevcut Cumhuriyet savcıları CMK 250 ile görevli savcılar ellerindeki işlere bakmaya devam edecekler. Soruşturmaları bittiğinde, henüz Bölge Ağır Ceza Mahkemeleri kurulmamışsa mevcut özel yetkili mahkemelere dava açacaklar” dedi.  Bu konudaki düzenlemenin geçici maddesinde mahkeme kurulana kadar mevcut Cumhuriyet savcılarının soruşturmalarını yapacağını anlatan Adalet Bakanlığı kaynakları, “HSYK yeni savcıları atadığında mevcut savcılar ellerindeki dosyaların tamamını yeni atanan Cumhuriyet savcılarına devredecek. Eskilerin elinde hiçbir iş kalmayacak” dedi.

 

 

Yeni görevlendirmeyle birlikte KCK, Şantaj ve Casusluk, 28 Şubat soruşturmalarını yürüten savcılar eğer HSYK tarafından yeniden görevlendirilmemişse dosyaları yeni savcılara devredecek. Eski özel yetkili savcıların yetkisi yeni savcılar atanınca bitecek.  Ancak yeni mahkemeler kurulsa bile, özel yetkili mahkemelerde devam eden davalar “kesin hükümle” sonuçlanıncaya kadar eski mahkemesinde görülmeye devam edecek. Mahkemeler, ellerindeki davaları yeni mahkemelere devretmeyecek.

 

 

ÜÇÜNCÜ Yargı Paketi’nin TBMM’de kabul edilmesinin ardından, yeni düzenlemelerin hayata geçirilmesi için Kanun’un, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından onaylanması ve Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmesi bekleniyor.

 

 

Düzenlemeyle, TCK’daki özel hayatın gizliliği, haberleşme hürriyeti, soruşturmanın gizliliği ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçları, AB ilerleme raporlarında ve uluslararası belgeler ile kamuoyunda yer alan eleştiriler dikkate alınarak yeniden düzenlendi. Düzenlemedeki yle örgüte üye olmayıp örgüt adına suç işleyenler ile örgüte yardım edenlerin cezası yarıya indirildi. Bir başka değişiklikle ise örgüt  içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişiye örgüt üyeliğinden dolayı verilecek ceza, yapılan yardımın niteliğine göre üçte birine kadar indirilebilecek.

 

 

Yeni düzenlemeyle, TMK’nın 13. maddesi yürürlükten kaldırıldı. Böylece arak, Kanun kapsamında kalan suçlardan mahkumiyet durumunda da verilen cezaların, genel hükümler çerçevesinde ertelenmesi, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesi imkanı getirildi. TMK’nın 6. maddesinin beşinci fıkrası da yürürlükten kaldırılarak, terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde suç işlemeye alenen teşvik, işlenmiş suçları ve suçlularını övme veya terör örgütünün propagandasını içeren süreli yayınlar hakkında yayın durdurma cezası uygulanmasının önüne geçildi. AA 

3. yargı paketi TAM METNİ