ANKARA - ÖSYM'den yapılan açıklamada, merkezin misyonu gereği, hak ve adalet olgusundan taviz vermeden herkese sadece kendi bilgisine dayanan ve hak ettiğini alabileceği bir sınav sistemi oluşturduğu belirtilerek, hiç bir kimseye hak ettiğinden fazlasının verilmediği, kimseye ayrıcalık tanınmadığı ve hiçbir zaman da tanınmayacağı vurgulandı. 

Açıklamada, ÖSYM'nin gerçekleştirdiği her sınav sonrasında, adayların sorulara verdikleri cevaplar, salon tutanakları, salonlardan alınan kamera görüntüleri gibi sınavla ilgili verilerin analiz edildiği ve bilgisayar ortamında sınav sonuçlarında her herhangi bir olağan dışılığın söz konusu olup olmadığının incelendiği hatırlatıldı. 

Bu kapsamda, gerekli durumlarda bir adayın veya bir grup adayın sınavının geçersiz sayılabildiği ifade edilen açıklamada, sınav salonlarının bazılarında sınav anının kamerayla kaydedildiği ve sınav sonrasında kayıtlar incelenerek sınav kurallarına uymayan ve sınav güvenliğini zedeleyen adayların sınavlarının geçersiz sayıldığı kaydedildi. Bu kapsamda görevlerini ihmal eden sınav görevlilerine de ilgili cezai müeyyidelerin uygulandığı ifade edildi. 


Bunların dışında ÖSYM'nin gerçekleştirdiği sınavlarla ilgili kamuoyunda ortaya atılan iddiaların hepsinin herhangi bir ayırım yapılmaksızın tek tek incelendiğine, gerekirse inceleme komisyonu oluşturulduğuna, bu incelemelerin neticesine göre gereken işlemlerin yapıldığına işaret edildi. 

Açıklamada, bin 546 avukat adayının katılarak 271 adayın (70) puan barajını geçebildiği ''Avukatlar İçin Adli Yargı Hakim ve Savcı Adaylığı Yarışma Sınavı''nın (2012-Adli Yargı-Avukat-1) 6 Mayıs 2012 tarihininde gerçekleştirildiği ve 30 Mayıs 2012'de sonuçların açıklandığı anımsatıldı. 

Sınavın yapıldığı günden sonra gerek basında gerekse sosyal paylaşım sitelerinde soruların bir önceki sınava kıyasla zor olduğu yönünde tartışmalar başladığı, sonuçların açıklanmasının ardından bazı kesimlere ayrıcalık oluşturulduğuna yönelik iddialar ortaya atıldığı belirtilen açıklamada, ÖSYM Başkanlığı'nın sınavın hem istatiksel veriler hem de kişisel bazda incelenmesi için bir inceleme komisyonu oluşturduğu bildirildi. 

Komisyonun, iddiaları incelemekle başladığı çalışmasını, sınav sonuçlarına dayalı verilerin analiziyle genişlettiği ifade edilen açıklamada, geçen yıl yapılan sınav verileriyle karşılaştırmalı olarak sonuçların irdelendiği, hem 2011 hem de 2012'de gerçekleştirilen sınavların madde analizlerinin birlikte değerlendirildiği belirtildi. 

Tüm inceleme ve değerlendirmeler sonucunda soruların sınavdan önce bir kısım adaya ulaştırıldığına dair görsel ve/veya işitsel somut bir bulgu elde edilmediği de vurgulanan açıklamada, bu yılki sınavın geçen yılkine göre daha zor olduğu, başarı ve başarısızlıklarda bu konunun net olarak görüldüğü bildirildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi: 

''Normal şartlar altında zorluk derecesi yüksek sınavlarda başarı barajını geçen aday dağılımının başarı barajı puanının (70 puanın) hemen üstünde yoğunlaşması beklenirken, 2012 sınavında bu yoğunlaşmanın 80 puan ve üzerine de yayılmış olduğu, 65 ve altında puan alan grubun yanında 80 ve üzeri alan çok kalabalık bir grubun oluştuğu, normal veri olarak kabul gören 65 ve 75 arası beklenen istatistiğin zayıf kaldığı; 2011'de başarılı olan illerle 2012'de başarılı olan iller arasında bir uyumun söz konusu olmadığı; 2011 yılında sınava giren adayların bazılarının puanlarını, 2012'de sınav daha zor olmasına rağmen ortalama 40 puan civarında artırmış olmaları; sınavı ilk 50 sırada başarıyla tamamlayan adaylardan 26 adedinin 2011 sınavında 70 baraj puanının altında kaldıkları halde bu sınavda 85 ve üzeri puan alarak ilk 50 dereceyi paylaşmış olmaları; 140 soruda 92 ve üzerinde doğru yanıtı bulunan 357 adayın sorulara verdikleri cevaplar üzerinde yapılan analiz neticesinde; 'kritik belirleyici' olarak tespit edilen sorulardan bazılarında, oluşma olasılığı çok düşük olmasına rağmen yanlış cevap üzerinde birleşildiği; başarılı adaylardan bazılarının karı-koca, veya akraba ilişkilerinin olması ve sınavı üstün başarıyla kazanan 4 evli çiftin cevap kağıtlarındaki tıpkılık yanında puanlarının da birbirlerine yakın ve yüksek puanlar olması; sınav sonuçlarında özellikle derece yapmış bazı adayların soru kitapçıkları üzerinde hiçbir işlem, yazılı muhakeme ya da karalama yapmaksızın matematik sorularında yüzde 100 doğru yapmış olmaları ya da yaptıkları karalamalarda ulaştıkları/ulaşamadıkları sonucu değil farklı şıkkı işaretlemiş olmaları, 6 Mayıs 2012 tarihli Adli Yargı-Avukat-1 sınav sonuçlarını tartışılır hale getirmiştir.'' 

Somut bir delile rastlanılmamış olmakla birlikte, ÖSYM Yönetim Kurulu'nun sınav güvenliği ve sonuçlarında en küçük bir tartışmaya ve şüpheye yol açacak herhangi bir duruma müsaade etmemeyi temel ilke edindiğine işaret edilen açıklamada, ''ÖSYM Yönetim Kurulu, 6114 sayılı Yasa'nın 4. maddesinin 11. fıkrasının verdiği yetkiyle ilgili sınavın bir eşdeğer sınavla tekrarlanmasına karar vermiştir. Sadece söz konusu sınava başvurmuş adayların katılacağı sınavın ne zaman yapılacağı ayrıca duyurulacaktır.'' 

ÖSYM yönetiminin sınavların hazırlanmasından gerçekleştirilmesine, cevap kağıtlarının okunup değerlendirilmesinden sınav analizlerine kadar geçen tüm süreci kontrol altında tuttuğu ve izlemekte kararlı olduğu belirtilen açıklamada, bu kapsamda her türlü teknolojik olanağın kullanılmaya devam edileceği, tek bir bireye dahi haksızlık yapılmasına müsaade edilmeyeceği, sınav adaleti ve güvenliğinden asla taviz verilmeyeceği vurgulandı. (AA)

İŞTE ÖSYM'NİN AÇIKLAMASI

Avukatlar İçin Adli Yargı Hâkim ve Savcı Adaylığı Yarışma Sınavı’nın Eşdeğer Sınav ile Tekrarlanması

ÖSYM, sahip olduğu misyonu gereği, hak ve adalet olgusundan taviz vermeden herkese sadece kendi bilgisine dayanan ve hak ettiğini alabileceği bir sınav sistemi oluşturmuştur. Hiç bir kimseye hak ettiğinden fazlası verilmemiş, kimseye ayrıcalık tanınmamış ve hiç bir zaman da tanınmayacaktır.

ÖSYM, gerçekleştirdiği her sınav sonrasında, adayların sorulara verdikleri cevaplar, salon tutanakları, salonlardan alınan kamera görüntüleri gibi sınavla ilgili verileri analiz etmekte ve bilgisayar ortamında sınav sonuçlarında her herhangi bir olağandışılığın söz konusu olup olmadığını incelemektedir. Bu kapsamda, gerekli olan durumlarda bir adayın veya bir grup adayın sınavı geçersiz sayılabilmektedir. Sınav salonlarının bazılarında sınav anı kamera ile kaydedilmekte ve sınav sonrasında kayıtlar incelenerek sınav kurallarına uymayan ve sınav güvenliğini zedeleyen adayların sınavları geçersiz sayılmaktadır. Bu kapsamda görevlerini ihmal eden sınav görevlilerine de ilgili ceza-i müeyyideler uygulanmaktadır.

Bunların dışında ÖSYM’nin gerçekleştirdiği sınavlar ile ilgili olarak kamuoyunda ortaya atılan iddiaların hepsi herhangi bir ayırım yapılmaksızın tek tek incelenmekte gerekirse inceleme komisyonu oluşturulmakta bu incelemelerin neticesine göre gereken işlemler yapılmaktadır.

Bu kapsamda; 1546 avukat adayın katılarak 271 adayın (70) puan barajını geçebildiği “Avukatlar İçin Adli Yargı Hâkim ve Savcı Adaylığı Yarışma Sınavı” (2012-Adli Yargı-Avukat-1) 6 Mayıs 2012 tarihinde gerçekleştirilmiş ve 30 Mayıs 2012 tarihinde ise sonuçlar açıklanmıştır. Sınavın yapıldığı günden sonra gerek basında ve gerekse sosyal paylaşım sitelerinde soruların bir önceki sınava kıyasla zor olduğu yönünde başlayan tartışmalar ve sonuçların açıklanmasının ardından ortaya atılan bazı kesimlere ayrıcalık oluşturulduğuna yönelik iddialar üzerine, söz konusu sınavın bir komisyon tarafından hem istatiksel verileri ve hem de kişisel bazda incelenmesi gerekliliğini ortaya koymuş ve ilgili iddiaları araştırmak ve incelemek üzere ÖSYM Başkanlığı tarafından bir inceleme komisyonu oluşturulmuştur.

Komisyon çalışmasına öncelikle ortaya atılan iddiaları incelemekle başlamış daha sonra sınav sonuçlarına dayalı verilerin analizi ile genişletmiştir. 2011 yılında yapılan sınav verileri ile karşılaştırmalı olarak da sonuçlar irdelenmiştir. Hem 2011 hem de 2012 yılında gerçekleştirilen sınavların madde analizleri birlikte değerlendirilmiştir. Yapılan tüm inceleme ve değerlendirmeler sonucunda soruların sınavdan önce bir kısım adaya ulaştırıldığına dair görsel ve/veya işitsel somut bir bulgu elde edilmemiştir. Ancak;

2012 yılında gerçekleştirilen sınavın 2011 yılında gerçekleştirilen sınava göre daha zor olduğu başarı ve başarısızlıklarda bu konunun net olarak görüldüğü;

Normal şartlar altında zorluk derecesi yüksek sınavlarda başarı barajını geçen aday dağılımının başarı barajı puanının (70 puanın) hemen üstünde yoğunlaşması beklenirken, 2012 sınavında bu yoğunlaşmanın 80 puan ve üzerine de yayılmış olduğu, 65 ve altında puan alan grubun yanında 80 ve üzeri alan çok kalabalık bir grubun oluştuğu, normal veri olarak kabul gören 65 ve 75 arası beklenen istatistiğin zayıf kaldığı,

2011 yılında başarılı olan iller ile 2012 yılında başarılı olan iller arasında bir uyumun söz konusu olmadığı;

2011 yılında sınava giren adayların bazılarının puanlarını 2012 yılında sınav daha zor olmasına rağmen ortalama 40 puan civarında artırmış olmaları;

Sınavı ilk 50 sırada başarıyla tamamlayan adaylardan 26 adedinin 2011 sınavında 70 baraj puanının altında kaldıkları halde bu sınavda 85 ve üzeri puan alarak ilk 50 dereceyi paylaşmış olmaları;

140 soruda 92 ve üzerinde doğru yanıtı bulunan 357 adayın sorulara verdikleri cevaplar üzerinde yapılan analiz neticesinde; “kritik belirleyici” olarak tespit edilen sorulardan bazılarında, oluşma olasılığı çok düşük olmasına rağmen, yanlış cevap üzerinde birleşildiği;

Başarılı adaylardan bazılarının karı-koca, veya akraba ilişkilerinin olması ve sınavı üstün başarı ile kazanan 4 evli çiftin cevap kağıtlarındaki tıpkılık yanında puanlarının da birbirlerine yakın ve yüksek puanlar olması,

Sınav sonuçlarında özellikle derece yapmış bazı adayların soru kitapçıkları üzerinde hiçbir işlem, yazılı muhakeme ya da karalama yapmaksızın matematik sorularında % 100 doğru yapmış olmaları, ya da yaptıkları karalamalarda ulaştıkları/ulaşamadıkları sonucu değil farklı şıkkı işaretlemiş olmaları,

6 Mayıs 2012 tarihli Adli Yargı-Avukat-1 sınav sonuçlarını tartışılır hale getirmiştir. Somut bir delile rastlanılmamış olmakla birlikte, sınav güvenliği ve sonuçlarında en küçük bir tartışmaya ve şüpheye yol açacak herhangi bir duruma müsaade etmemeyi temel ilke edinen ÖSYM Yönetim Kurulu, 6114 sayılı yasanın 4. maddesinin 11. Fıkrasının verdiği yetki ile ilgili sınavın bir eşdeğer sınav ile tekrarlanmasına karar vermiştir. Sadece söz konusu sınava başvurmuş adayların katılacağı sınavın ne zaman yapılacağı ayrıca duyurulacaktır.

ÖSYM yönetimi sınavların hazırlanmasından, gerçekleştirilmesine, cevap kağıtlarının okunup değerlendirilmesinden, sınav analizlerine kadar geçen tüm süreci kontrol altında tutmakta ve izlemekte kararlı olacak, bu kapsamda her türlü teknolojik olanağı kullanmaya devam edecek, tek bir bireye dahi haksızlık yapılmasına müsaade etmeyecek, sınav adaleti ve güvenliğinden asla taviz vermeyecektir.

Kamuoyuna duyurulur.

ÖSYM BAŞKANLIĞI