Yüksek Seçim Kurulu (YSK) 12 Ekim’de yapılacak Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) seçimleri öncesinde aday olan 47 adli yargı üyesi hakim ve savcıdan 12’si ile bir adli yargı üyesinin özgeçmişini ‘usulüne ve tanımına uygun’ bulmadı. ‘Uygunsuz’ diye değerlendirilen özgeçmişlerden üçü düzeltilmediği için sansürlü şekilde yayınlandı. Bu üç isimden, seçimde bağımsız aday olan Demokrat-Yargı Genel Sekreteri Kemal Şahin, “Ben YSK’ya geçmişimi beğendirmek zorunda değilim. YSK, işveren olmadığı gibi, ben de iş başvurusu yapmadım” derken, Nuh Hüseyin Köse de, “Bu, dernek ve sendikaya ‘anarşik faaliyet’ diye bakmaktır. 12 Eylül ’deki askeri idarenin bakış açısıdır” diye konuştu. ,

HSYK seçimleri için adaylara 500 kelimelik özgeçmiş hazırlama hakkı tanıyan YSK, geçen 28 Eylül’deki toplantıda, adaylık için başvuran adli yargı üyesi 47 hakim ve savcıdan 12’sinin, idari yargı üyesi 12 hakim ve savcıdan birinin özgeçmişini ‘usulüne ve tanımına’ aykırı buldu. İlgili hakim ve savcılar aranarak, özgeçmişlerini düzeltmeleri istendi. YARSAV-Yargıçlar Sendikası listesinden Hakim Nuh Hüseyin Köse, Leyla Köksal ve Mustafa Karadağ ile Demokrat-Yargı Genel Sekreteri Kemal Şahin’in özgeçmişi, değiştirilmediği için makaslandı.

'PROPAGANDİF' BULUNDU

 Küçükçekmece Hakimi Şahin, özgeçmişi propagandif bulunduğu için sansüre uğradığını savunarak, şöyle dedi:
“YSK, geçmişten devraldığı gelenek ve zihniyeti tüm gayretiyle sürdürmektedir. Seçimlerin demokratik ortamda gerçekleşmesi noktasındaki sınırlarını bütünüyle aşarak, seçim sonucunu belirlemeye ve seçimi bizzat yapmaya çalışmaktadır. Yeterince sorunlu olan seçim sürecini, kendi karar ve eylemleriyle bir seçim süreci olmaktan tamamen çıkarmaktadır. Ben, YSK’ya geçmişimi beğendirmek zorunda değilim. YSK, işveren olmadığı gibi ben de kendisine iş başvurusu yapmadım. Ayrıca, seçmenler, nerede doğduğun ve ne iş yaptığınla değil, nasıl yaşadığınla ilgilenir. Ben de geçmişte yaptıklarımı ve yaptıklarım nedeniyle yaşadıklarımı yazarak bundan sonra yapacaklarımı anlatmak istedim. YSK propaganda niteliğinde buluyor diye geçmişimi inkar edecek, değiştirecek değilim. Edip Cansever’den ilhamla, ‘geçmiş, gökyüzü gibidir, nereye giderseniz sizi takip eder’, benim geçmişim beni, YSK’nın geçmişi de onu takip edecektir. Ama YSK’dan farklı olarak biz yeni bir gelecek kurmak istiyoruz. YSK, aynı nitelikte özgeçmişlerle, tüm adayları aynı forma sokmaya ve adaylar arasındaki farkı kaldırarak seçimi de ortadan kaldırmaya çalışmaktadır.”

'MEMLEKETİMİZİ YAZDIK'

İstanbul Hakimi Nuh Hüseyin Köse de YSK’nın hükümetten bile katı bir tutum takındığını savunarak, “ Hükümet bile YARSAV’ı ve sendikamızı kabul etmek zorunda kalmıştı. Bu, dernek ve sendikaya ‘anarşik faaliyet’ diye bakmaktır. 12 Eylül’deki askeri idarenin bakış açısıdır. Biz mesleki örgütlenmeden bahsediyor ve mesleki bir seçim yapıyoruz. Biz seçmenden neye göre oy isteyeceğiz? Özgeçmişimize memleketimizi azdık, buradan mı oy isteyeceğiz? Biz benzerlikten doğan ilkel bakışı değil, mensubiyetçiliği değil, işbölümünden doğan doğal ilişkimizi göstermek istiyoruz” dedi.

>> HSYK SEÇİMİ KESİN ADAY LİSTESİ

Haber: İSMAİL SAYMAZ - Radikal