Avukat Ali Samsum'un 02.11.2017 tarihinde sonuçları ilan edilen Adli Yargı Hakimlik-Savcılık Mülakatlarından birinin iptali istemiyle hazırladığı DAVA DİLEKÇESİ'ni hukukihaber.net okurlarıyla paylaşıyoruz.

HUKUKA AYKIRI

Dilekçenin yayımlanmasını istemekle hedeflediği amacın 'Yıllardır hakimlik savcılık mülakatlarının tamamının hukuka aykırı usullerde gerçekleştirilmiş olmasına rağmen biz avukatların bu konuya karşı takındıkları kayıtsız tavırdan sıyrılınması için bir kolaylık sağlamaktır.' diyen Samsum, hukukihaber'e yaptığı açıklamada "İdarenin muhatabı olan hukuk mezunu kimselere yönelik böylesi açık kanunsuz muamelelerinin; ne yazık ki menfaati haksız yere ihlal edilen hukuk mezunlarının idarenin bu tavrını zımnen de olsa onaylamasıyla yerleşip kökleştiğini anlamak ve bu halde derhal harekete geçmek gerekir." ifadelerini kullandı. 

MÜLAKATIN İPTALİ

Ayrıca Samsum, "Bu düşünsel minval üzere, 21.08.2017 tarihinde girdiği mülakattan elenen bir avukat arkadaşımın vekili olarak mülakatın iptali istemli açtığım davanın Ankara 10. İdare Mahkemesi'nin 2017/3277 sayılı esasına kaydolduğunu belirtirim. 

İşte bu dilekçeye erişen sınava giren yahut girmeyen tüm takipçilerin hiç olmazsa bu konuda dikkatini çekmek bile oldukça fayda getirecektir. Kaldı ki hali hazırda 02.01.2018 tarihine dek dava süresinin devam ettiği düşünülürse hazır bir dilekçenin dava açmaya niyetli yahut kararsız kimselere bir anlamda yardımcı olacağı düşünülebilir. İdarenin, ülkede kendilerinden kanunları en iyi bilmeleri beklenen hukuk mezunu kimseleri umursamayan bir usul dizisiyle mülakatları yapmasına karşı her hukukçunun söylemesi gereken bir söz olmalıdır. Avukat görüşüme göre o söz, en basit anlamda ve ilk adım olarak idareye karşı mülakatın iptali davası açmaktır." dedi.

Avukat Ali Samsum'un hukukihaber.net'e ulaştırdığı dilekçe şöyle;

DURUŞMA İSTEMLİDİR

ANKARA [__] İDARE MAHKEMESİ’NE

DAVACI :

VEKİLİ :

DAVALI : ADALET BAKANLIĞI

Kızılay-Ankara

İSTEMİN ÖZETİ : 21.08.2017 tarihli adli hâkimlik-savcılık mülakatının 2802 sayılı Kanuna aykırı biçimde yapılmasından bahisle İPTALİNE karar verilmesi istemidir.

AÇIKLAMALAR :

I. DAVANIN ÖZETİ

1. Davacı, ''Adli Hakimlik - Savcılık Adaylığına'' atanacak kimselerin belirlenmesi amacıyla yapılan 03.06.2017 tarihli yazılı yarışma sınavından geçer not alarak mülakata çağrılmaya hak kazanmıştır.

2. 21.08.2017 tarihinde gerçekleştirilen mülakatın 02.11.2017 tarihinde ilan edilen sonucuna göre davacı iş bu mülakattan elenmiş ve adaylığa atanmamıştır.

3. Dava, 2802 sayılı Hâkimler Savcılar Kanunu'nun 9/A maddesine aykırı olması sebebiyle 21.08.2017 tarihinde yapılan mülakatın iptali istemiyle açılmıştır.

II.İLGİLİ HUKUK KURALLARI

a. Mülakat Nedir, Niçin Vardır?

4. Davaya konu mülakatın anlamı ve yapılma amacı, Kanunun 9/A maddesinin 10. fıkrasında açıklanmıştır. Buna göre, Mülâkat; ''ilgilinin;

a) Muhakeme gücünün,

b) Bir konuyu kavrayıp özetleme ve ifade yeteneğinin,

c) Genel ve fizikî görünümünün, davranış ve tepkilerinin mesleğe uygunluğunun ve liyakatinin,

d) Yetenek ve kültürünün,

e) Çağdaş bilimsel ve teknolojik gelişmelere açıklığının,

puan vermek suretiyle değerlendirilmesi yöntemi'' olarak tanımlanmıştır.

5. Bu itibarla, mülakatın var ediliş amacının; hakimlik-savcılık mesleğinin layıkıyla yerine getirilebilmesi içinvarlığı gerekli görülen ve fakat yazılı yarışma sınavı ile ölçülmesi mümkün olmayan kimi becerilerin Kanunda belirtilen usuller dairesinde değerlendirmeye tabi tutulması olduğu anlaşılmaktadır.

B. Mülakatın Değerlendirilmesi ve Puanlama Usulü

6. Mülakatın değerlendirilmesinin ne şekilde yapılacağı ve başarılı kimselerin nasıl belirleneceği Kanunla düzenlenmiştir. Buna göre;

2802 sayılı Kanunun 9/A maddesinin 11. fıkrası şöyledir:

''Mülâkat, yukarıdaki bentlerde yazılı özellikler herbiri yirmişer puan üzerinden değerlendirilerek yapılır. Mülâkat Kurulunun herbir üyesi tarafından verilen puanlar ayrı ayrı tutanağa geçirilir. Başarılı sayılmak için, üyelerin yüz tam puan üzerinden verdikleri notların aritmetik ortalamasının en az yetmiş olması şarttır.''

Aynı Kanunun 9/A maddesinin 12. fıkrası şöyledir:

‘’Mülâkat sonucu en yüksek puan alandan başlamak üzere sıraya konularak mülâkat başarı listesi hazırlanır ve bu listenin altı Mülâkat Kurulu tarafından imzalanarak Personel Genel Müdürlüğüne teslim edilir. ‘’

Aynı Kanunun 9/A maddesinin 14. fıkrası ise şöyledir:

‘’Sınava katılanların, yukarıda belirtilen yazılı yarışma sınavı notunun yüzde yetmişi ile mülâkat notunun yüzde otuzunun toplamı tespit edildikten sonra en yüksek puan alandan başlamak üzere nihai başarı listesi hazırlanır. Bu sıralamaya tâbi tutulanların nihai puanlarının eşit olması halinde, yazılı sınavda aldığı puana öncelik tanınır. Yazılı puanlarının da eşit olması halinde, kura çekilmek suretiyle sırası belirlenir ve bu konuda yapılan işlemler düzenlenecek tutanakta gösterilir.’’

7. Yukarıya alınan Kanun hükümlerinden anlaşılacağı üzere; mülakatın ilgilinin hangi becerilerinin ölçülmesi ile puanlandırmanın nasıl yapılması gerektiğini, verilen puanların denetime elverişli biçimde tutanağa geçirilmesi gerektiğini, mülakat sonucunda altı Mülakat Kurul üyelerince imza edilmek üzere bir ''mülakat başarı listesi''nin hazırlanması gerektiğini ve en sonda ise sınava katılanların yazılı yarışma sınav notlarının %70'i ile mülakat notlarının %30'unun toplanarak nihai puanın elde edilmesi ve ardından bu puanlara göre bir ‘’nihai başarı listesi’’nin hazırlanması gerektiğini Kanun şüpheye yer bırakmayacak açıklıkta düzenlemiştir.

III. KANUNUN SOMUT OLAYA UYGULANMASI

8. Davacıyla gerçekleştirilen mülakatta kendisine, 10.fıkrada her biri ayrı ayrı ölçülüp puanlandırılması gereken becerilerle ilgisi bulunmayan tek bir soru sorulmuş ve davacının soruyu tamamen cevaplamasına imkân verilmeden konuşması kesilerek, söz davacıyla aynı anda mülakata alınan diğer bir katılana verilmiştir. Böylelikle yukarıya alınıp açıklandığı üzere, Kanunun ayrı ayrı ölçülüp puanlandırılmasını zorunlu kıldığı 5 özellikten hiçbiri bakımından davacıya ilgili ve gerekli sorular sorulmamış, bir başka deyişle, davacıyla Kanunda öngörülen özelliklerin kendisinde bulunup bulunmadığı yolunda amaca uygun ve ciddi bir mülakat gerçekleştirilmemiştir.

9. Bu halde, davacının mülakat notunun Mülakat Kurulu üyelerince hem denetime hem de özdenetime kapalı ve keyfi bir biçimde belirlendiği muhakkaktır. Zira sorulan tek bir soruya cevaben yalnızca iki-üç cümle edilmesine müsaade edilmişken; bu mülakat ile davacının söz gelimi ‘’muhakeme gücünün’’  veya  ‘’yetenek ve kültürünün’’  veya ‘’çağdaş bilimsel ve teknolojik gelişmelere açıklığının’’  ölçülebileceği düşünülemez. Ayrıca, bir hukuk devletinde, idarenin Kanunla öngörülen usulleri yok sayarak kendince belirlediği kontrol ve denetimi imkânsız yöntemleri uygulamaya koyması hukuk düzenince korunamaz. Tam da bu nedenle, davacıyla Kanuna aykırı biçimde gerçekleştirilen 21.08.2017 tarihli mülakatın iptali gerekir.

10. Bu noktada, Mülakat Kurulu’nun davacının mülakat notunu belirlerken Kanuni usul ve hakkaniyete uygun biçimde hareket ettiğini ispat külfetinin; mülakatta davacıya sorulan tüm sorular ile cevaben söylenenleri kayıt altında tutmakla yükümlü olan davalı idare üzerinde olduğunu vurgulamak isteriz.

DELİLLER: a.Davalı idareden 11. Fıkrada belirtildiği üzere, anılan 5 özellik yönünden her bir Kurul üyesinin davacıya verdiği puanları gösterir tutanağın celbini,

b.Kurul üyelerince imzalanıp Personel Genel Müdürlüğü’ne teslim edilen 21.08.2017 tarihli mülakatın başarı listesinin celbini,

c. 03.06.2017 tarihli yazılı yarışma sınavı ile 21.08.2017 tarihli mülakat neticesinde; 14. Fıkraya göre hazırlanması zorunlu olan nihai başarı listesinin celbini

d. Ve davalı idare elinde huzurdaki davaya dair olabilecek sair tüm evrakların celbini dileriz.

SONUÇ :Açıklanan sebeplerle, davacıyla yapılan 21.08.2017 tarihli mülakatın İPTALİNE karar verilmesini talep ederim.

24.11.2017

DAVACI VEKİLİ

AV.ALİ SAMSUM