Baro Başkanı Muammer Aydın, ödül töreninde döviz açan avukatlar hakkında hukuki işlem yapılacağı tehdidinde bulundu. Hukuk dernekleri ise bu girişime sert tepki gösterdi. Adalet ve Hukuk Derneği Başkanı Ayhan Gültekin, "Baro, kendisi gibi düşünmeyenlere tahammül edemediğini bir kez daha gösterdi." dedi. Hukukçular Derneği Başkanı Kamil Uğur Yaralı, baronun demokrasiyi ve özgürlükleri gözden çıkardığını belirtirken Mizan Hukuk Derneği Başkanı Gökhan Bozkurt, "Soruşturma açılması gereken birisi var ise o da Baro'nun, mensuplarının reyini almadan, kendi ideolojik yakınlık duyduğu kurum ve kişilere ödül veren yöneticileridir." ifadesini kullandı. Hukukçular Birliği Vakfı Başkanı Sinan Kılıçkaya ise baro yönetiminin kendisine yakışanı yaptığını savundu.

Muammer Aydın, dün baronun 132. kuruluş yıldönümü ve 5 Nisan Avukatlar Günü sebebiyle İstanbul Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Aydın'ın yanında sadece 8 avukat vardı. Özbek'e ödül verildiği sırada, salondaki bazı avukatların protestoda bulunmasına tepki gösteren Aydın, grubun içerisinde avukat olmayanların da yer aldığını iddia etti. Aydın, "Sorumluluğunu aşan biçimde davrananlara gerekli işlemler yapılacak." tehdidinde bulundu. Aydın, 'Mahmut Esat Bozkurt Hukuk Ödülü'nün yıllardır İstanbul Barosu'nun özgür iradesiyle, Atatürk ilke ve devrimlerine katkı yapan hukukçulara verildiğini dile getirdi. Aydın, daha sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin'le birlikte İstanbul Adliyesi içerisinde avukatlar tarafından hazırlanan resim ve fotoğraf sergisinin açılışını yaptı. Kurdele kesiminin ardından konuşan Engin, "Meslektaşlarımızın müdafilik görevi yanı sıra güzel sanatlarla ilgilenmesini takdirle karşılıyoruz." dedi.

Baro, tahammülsüzlüğünü gösterdi

Ayhan Gültekin (Adalet ve Hukuk Derneği Başkanı):

Görüşümüzü hukuk çerçevesinde kalarak, medeni bir şekilde dile getirdik. İstanbul Barosu 30 bin üyesinin ismini kullanarak, kimseye danışmadan ödül veriyor. Demokratik hakkımızı kullanarak bu durumu kabul etmediğimizi gösterdik. Baro, kendisi gibi düşünmeyenlere tahammül edemediğini bir kez daha gösterdi. Kendi meslektaşlarının sorunlarıyla ilgilenmesi gereken yönetim, siyasi mülahazalara katılarak, sorumluluğunun dışına çıkıyor. Soruşturmayı protesto için yine bir araya geliriz.

Kendi mensuplarını karşısına aldı

Kamil Uğur Yaralı (Hukukçular Derneği Başkanı):

Avukatların, protestosu demokratik bir haktır. Baronun itibarına sahip çıkmak için yapılan eylem soruşturma konusu oluyorsa, baronun varlık sebebi ortadan kalkar. Antidemokratik ve özgürlük karşıtı tavırlarıyla demokrasiyi, özgürlükleri gözden çıkaran baro yönetiminin, yargı oligarşisine ve vesayetine sahip çıkma adına, menfaatlerini korumakla yükümlü olduğu kendi mensuplarını da karşısına almasını düşünmek istemiyorum.

Asıl yönetime soruşturma açılmalı

Gökhan Bozkurt (Mizan Hukuk Derneği Başkanı):Son derece vahim.

Sayın Aydın'ın, haklı eleştiri sayılacak bir tepkiye karşı sahip olduğu otoriteye dayanarak meslektaşları hakkında soruşturma açılacağını beyan etmesini talihsizlik olarak görüyoruz. Bu, eleştiriye tahammülsüzlüğün ve özgürlük savunuculuğunun sözde kaldığının göstergesidir. Burada haklarında soruşturma açılması gereken birisi var ise o da Baro'nun, mensuplarının reyini almadan, kendi ideolojik yakınlık duyduğu kurum ve kişilere ödül veren yöneticileridir.

'Cuntacı baro' söylemi belgelendi

Sinan Kılıçkaya (Hukukçular Birliği Vakfı Başkanı):

İstanbul Barosu yönetimi kendisine yakışanı yapıyor. Baro yapılanmasında demokratik bir oluşumdan söz etmek mümkün değildir. 'Cuntacı baro' söyleminin ne kadar haklı olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Yönetim soruşturma açmaya kalkışırsa, hukuka aykırı bir işlem yapmış olur. Asıl hukuku çiğneyenin baro olduğu bir daha ortaya çıkar. Barolar özgürlüklere giden yolları açar. Ancak mevcut yönetim aksi yönde hareket ediyor.

Zaman