SAYIŞTAY TEMYİZ KURULU KARARI
Tarih : 10.07.2012
No : 35407

657 sayılı Kanun'a tabi olarak çalışan kurum avukatlarına ödenen vekalet ücreti hesabında yıllık tutar sınırlamasının dikkate alınması gerektiği hk.

Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra gereği görüşüldü; 1128 sayılı ilamın 1. maddesiyle, 657 sayılı Kanun'a tabi olarak çalışan kurum avukatlarına ödenen vekalet ücreti hesabında yıllık tutar sınırlamasının dikkate alınmaması nedeniyle …..TL'ye tazmin hükmü verilmiştir.

İlamın 1. maddesi hükmüne karşı sorumlu gönderdiği temyiz dilekçesinde özetle; tazmin kararının Avukatlık Kanunu'na ve hukuk kurallarına aykırı olduğunu, Avukatlık Kanunu'nun 164. maddesinin 4667 sayılı Kanun'la değiştirilmesinden sonra, tarifeye dayanılarak karşı tarafa yönelecek vekalet ücretinin avukata ait olduğu konusunda tereddüt kalmadığını, bu durumda Avukatlık Kanunu'nun 164/son maddesi ile 657 sayılı Kanun'un 146/3 maddesinin bir arada uygulanmasının mümkün olmadığını, iki kanunun çelişik hükümler içerdiğini, karşı taraftan tahsil edilen vekalet ücretinin hiçbir limit ve sınırlama uygulanmaksızın kurumlarda sürekli olarak görev yapan avukatlara eşit olarak dağıtılması gerektiğini, Avukatlık Kanunu'nun özel hüküm getirdiğini 657 sayılı Kanun'un genel hüküm içerdiğini dolayısıyla Avukatlık Kanunu'nun öncelikle uygulanması gerektiği ve 5018 sayılı Kanun'un 71. maddesine göre kamu zararı oluşmadığını belirterek tazmin hükmünün kaldırılmasını istemektedir. 

124 sayılı Yükseköğretim Üst Kuruluşları İle Yükseköğretim Kurumlarının İdari Teşkilatı Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin "Avukatlık ücretlerinden yararlanma" başlıklı 45. maddesinde;

"Yükseköğretim üst kuruluşları ile yükseköğretim kurumlarının hukuk müşavirliği ve avukatlık kadrolarında bulunan ve fiilen bu görevleri yürütenlerle hukuk servisinde çalışan diğer personeli, mahkemeler ve icra dairelerince hükmolunup tahsil olunan avukatlık ücretlerinden 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun değişik 146. maddesi hükümleri çerçevesinde yararlanırlar." denilmektedir.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 146. maddesinin ikinci fıkrasında memurlara kanun, tüzük ve yönetmeliklerin ve amirlerin tayin ettiği görevler karşılığında bu Kanun'la sağlanan haklar dışında ücret ödenemeyeceği, hiçbir yarar sağlanamayacağı belirtildikten sonra üçüncü fıkrasında bazı kanunların ilgili maddeleri sayılarak "1389 sayılı Kanun ile Katma Bütçeli Kurumların, İl Özel İdareler ve Belediyeler ile bunlara bağlı birliklerin davalarını sonuçlandıran avukat vesaireye verilecek vekalet ücretine ilişkin sair kanun hükümleri saklıdır. Şu kadar ki, vekalet ücretinin yıllık tutarı; 6.000 gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak aylık brüt tutarın on iki katını geçemez. Bu esasa göre yapılacak dağıtım sonunda artan miktar merkezde bir hesapta toplanarak Maliye Bakanlığınca hazırlanacak bir yönetmeliğe göre diğer avukatlar arasında yukarıdaki miktarı aşmamak üzere eşit olarak dağıtılır." hükmüne yer verilmiştir.

124 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 45. maddesiyle atıfta bulunulan 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 146. maddesinde, ödenebilecek vekalet ücretlerinin yıllık tutarlarına limit getirilerek, dağıtım sonunda artan miktarların bulunması halinde ise bu miktarların Maliye Bakanlığınca hazırlanacak bir yönetmeliğe göre diğer avukatlar arasında dağıtılacağı öngörülmektedir. 31.08.1961 tarih "ve 10894 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan "1389 sayılı Kanuna Göre Vekalet Ücreti Tevzi Yönetmeliği"nin 3. maddesinde "Davanın ikame ve takibi ile sonuçlandırılmasında birbiri ardına veya birlikte birkaç avukatın hizmeti geçmiş ise yukarıdaki hükümlere göre dava avukatı için ayrılan hisseler her avukatın hizmet ve karara tesir derecesine göre baş hukuk müşavirliğince, teşkilatı bulunan yerlerde de muhakemat müdürlüklerince bu avukatlar arasında paylaştırılır." denilmiştir, 19.04.1983 tarih ve 18023 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan "Limit Dışı Kalan Vekalet Ücretlerinin Dağıtım Esasları Hakkında Yönetmelik"in 1. maddesinde "Bu Yönetmelik, Genel ve Katma Bütçeli Kurumlar ile İl Özel İdareleri ve Belediyeler ve Özel Kanunlarındaki hükümlerle 1389 sayılı Kanuna atfen vekalet ücretinden yararlanan tüm kamu kurum ve kuruluşları ile bunlara bağlı birliklerde çalışan avukatlara ait limit dışı kalan vekalet ücretlerinin dağıtım usul ve esaslarını belirlemek amacıyla düzenlenmiştir." denilerek Yönetmeliğin amacı belirtilmiştir. Yönetmeliğin 6. maddesinde, kurumların limit doldurmayan avukatlardan beyanname alarak o mali yıl içinde almış oldukları vekalet ücretinin miktarını ve avukatların isimlerinin bağlı bulundukları merkez teşkilatına göndermekle yükümlü oldukları, 7. maddesinde ise, listelerin her birim merkezinde birim başkanının başkanlığında 3 kişiden oluşan bir kurul tarafından kanuni limit esas alınarak değerlendirmeye tabi tutulacağı, değerlendirmeden sonra hesapta toplanan paranın tüm hak sahiplerine bölünmek suretiyle bulunacak meblağın eşit olarak hak sahiplerine dağıtılacağı, bu dağıtım sırasında kanuni limiti dolduranlardan artan miktarın yine geri kalan hak sahiplerinin sayısına bölünmek suretiyle eşit olarak dağıtıma devam olunacağı, bu dağıtımlardan artan miktarın da bir sonraki yıl kullanılmak üzere adi emanet hesabında bekletileceği ve sonraki yıl tahsil edilen limit dışı vekalet ücretinin, önceki yıla ait emanet hesabındaki meblağ ile birleştirilmek suretiyle dağıtıma tabi tutulacağı belirtilmiştir.

Bu hükümlere göre; vekalet ücreti limitinin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 146. maddesi gereğince yıl içindeki tüm katsayılar dikkate alınarak belirlenmesi ve yukarıda belirtilen esaslara göre dağıtımının yapılması, limit dışı kalan meblağın olması halinde ise artan miktar hakkında yine yukarıda belirtilen usule göre işlem yapılarak artan miktarın bir sonraki yıl kullanılmak üzere adi emanet hesabında bekletilmesi ve bir sonraki yıl tahsil edilen limit dışı vekalet ücretinin, önceki yıla ait emanet hesabındaki meblağ ile birleştirilmek suretiyle dağıtıma tabi tutulması gerekmektedir.

1136 sayılı Kanun'un 164. maddesinde avukatlık ücreti tanımlanmıştır. Maddede söz konusu hükümlerin sözleşme konusu olan vekalet ücretine ilişkin düzenlemeler olduğu görülmektedir. Zira, 164. maddenin ilk dört fıkrasında avukatla iş sahibi arasında ücrete ilişkin olarak sözleşme ile kararlaştırılacak hususlara yer verilmekte, beşinci fıkrasında da, "Dava sonunda kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir." denilmekte, devamında da "bu ücret iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemez, haczedilemez" denilmek suretiyle bu bendin de sözleşme hükmü olduğunu ifade etmektedir. "Dava sonunda kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir." fıkrasını, söz konusu maddenin bütünlüğünden ayırmak suretiyle sadece lafzi yorum yapılması 1136 sayılı Kanun'a ve diğer ilgili yasa hükümlerine (657 sayılı Kanun ve diğer ilgili mevzuat) uygun düşmemektedir. Dolayısıyla anılan Kanunun 164. maddesi hükmünün avukatla iş sahibi arasındaki ücret ilişkisini düzenlediği ve sözleşme hukukuna ilişkin olduğu görülmektedir.

……… Üniversitesinde görev yapmakta olan avukatlar 657 sayılı Kanun'u tabi memur statüsünde "Avukatlık Hizmetleri Sınıfı"nda kamu hizmeti yapan personel olup, takip edilen davalar neticesinde mahkemeler tarafından hükmedilen vekalet ücretini de, 657 sayılı Kanun'da ve diğer kanun ve yönetmeliklerde belirlenen usul ve esaslara göre almaktadırlar. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun genel nitelikli bir kanun olması nedeniyle kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan avukatları da kapsamaktadır. Ancak anılan Kanun'un 164. maddesi hükmünün iş sahibi ile avukat arasındaki ücret ilişkilerini düzenlediği söz konusu düzenlemenin tamamen mesleklerini serbest olarak ifa eden avukatlar için geçerli olduğu düşünülmektedir. Nitekim, İdari yargı mercilerinin bir çok kararını avukatlık vekalet ücretinin kamuda görev yapan avukatlara sınırsız uygulanamayacağı yönündedir. 

Ayrıca, kamuda istihdam edilen avukatların statü hukukuna tabi olmaları nedeniyle bunlara sadece avukatlık ücreti değil, kadrolarına bağlı olarak ilgili mevzuatta öngörülen aylık, ek gösterge, zam ve tazminat ile diğer mali, sosyal hak ve yardımlar her ay herhangi bir dava ile ilişki kurulmaksızın ödenmektedir. Bu nedenle, kamuda istihdam edilen avukatlara, avukatlık vekalet ücretinin dağıtımında 657 sayılı Kanun'da ve diğer kanunlarda yer alan düzenlemelere uyulması zorunluluğu bulunmaktadır.

Diğer taraftan sorumlu, 5018 sayılı Yasa'nın 71. maddesi uyarınca kamu zararı bulunmadığını belirtmekte ise de, sözkonusu maddede kamu zararı "mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunmasıdır." şeklinde tarif edilmiştir. Hukuka aykırı bir işlemle kamu kaynağında eksilmeye neden olunması kamu zararını kapsamındadır. Kanun hükümlerine göre Üniversitede çalışan avukatlara ödenen vekalet ücretlerinin 657 sayılı Kanun'un 146. maddesinde yer alan usul ve esaslara göre ödenmesi gerektiği halde bu sınıra uyulmaması sonucu emanet hesabında kayıtlı olsa da kamu kaynağında bir eksilme ortaya çıkmaktadır. Şu halde ortada bir kamu zararı bulunduğu anlaşılmaktadır.

Bu itibarla, 657 sayılı Kanun'a tabi olarak Üniversitelerde çalışan avukatlar için mahkemelerce takdir edilecek vekalet ücretlerinin 657 sayılı Kanun'un 146. maddesinde yer alan usul ve esaslara göre ödenmesi gerekir. Açıklanan gerekçelerle, dilekçi istemin reddi ile 1128 sayılı ilamın 1. maddesi ile verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE;