Yargıtay’ın kuruluşunun 150. yılı nedeniyle Ankara’da medya kuruluşlarının temsilcileri bir araya gelen Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, FETÖ ile mücadelede yürütülen çalışmaları anlatırken hem çarpıcı bilgiler verdi hem de sorunlara dikkat çekti. Cirit, hakkında yakalama kararı olan 9 bin 800 örgüt üyesinin yurtdışına kaçtığını açıkladı. Terör örgütü lideri Fetullah Gülen’in ABD’de bulunduğuna ve Yunanistan’ın darbeci askerleri iade etmediğine dikkat çeken Yargıtay Başkanı, “Onlara TIR dolusu belge vermemize rağmen halen bu örgüt başının, bir sürü insanımıza kıyan, bir sürü suç işleyen bu kişinin iade edilmemiş olması olayın çok farklı boyutları olduğunu gösterir. Diyorlar ki ‘ABD’de yargı bağımsız’. Yargı bağımsız değil” dedi. Yargıtay Başkanı Cirit, gündeme ilişkin sorulara özetle şu yanıtları verdi:

ÜÇ KIRILMA NOKTASI: “15 Temmuz’un üç kırılma noktası vardı. Bunlardan biri terör örgütünün darbe saatini sabah üçten erken bir saate çekmek zorunda bırakılması, diğeri Hande Fırat’ın Cumhurbaşkanı ile yaptığı bağlantı ve o yayında Cumhurbaşkanımızın halkı sokağa çağırması, üçüncüsü ise Özel Kuvvetler Komutanlığı’nın örgüt tarafından ele geçirilmesinin engellenmesi. Direkten döndük. Üst akıl ile hareket eden ve tarihte eşine ender rastlanacak bir örgütle karşı karşıyayız. Çünkü bu devlet çadır devleti değil. Gelenekleri olan büyük bir devlet.

SARSICI BİR DURUM: 4 bin 500 hâkim ve savcı terör örgütünden yargılanıyor, sarsıcı bir durum. Bu, başlı başına yargıya güveni sarsacak bir durumdur. Gerçekten hukuku bir silah gibi kullanıp özellikle 2007 ile 2013 yılları arasında, yargıyı ve birçok devlet erkini ele geçiren bu hain yapı, yargımıza da çok büyük zarar vermiştir. Bu durum halkımızın hukuka güveni açısından da endişe verici olmuştur. Şimdi 18 bin hâkimin yüzde 50’si 2-3 yıllık arası hâkimlerdir. Bunları yetiştireceğiz. Önemli bir badireden, hukuku silah gibi kullananlardan, hukuka aykırı davranmayı rutin hale getirenlerden sonra, bugün genç ama daha duyarlı bir meslek grubuyla bu işleri yürüteceğiz. Eğitimleri sürüyor.

YARALAR AÇAR: (FETÖ yargılamaları hukuka uygun mu?) Çok dikkat ediyoruz. 16. Ceza Dairemizin aldığı sonra Yargıtay Genel Kurulu’nun da kabul ettiği FETÖ ile ilgili kararı var, kılı kırk yaran bir karar. Hassasız, adil yargılama yürütüyoruz. Adalet, hak edene hak ettiğini vermektir. Hak etmiyorsa mağdur etmemektir. Zulüm yaparsak, aynı Ergenekon, Balyoz davalarında olduğu gibi, toplumda onarılmaz yaralar açar. Hâkimlik, hukuk hınç alma yeri değildir, en adil olanı yapmaktır, adaletli davranmaktır.

SIKINTILAR BAŞLAR: (Yargının bir daha bir cemaat ya da oluşumun eline geçmesini engellemek için ne yapılmalı?) Ehliyet ve liyakata önem verirsek bu devletin yaşamasına ancak katkı sağlayabiliriz. Ehliyet ve liyakat olmazsa sıkıntılar başlar. Yargının bir başka yapının eline geçmemesi noktasında gereken tedbirler alınıyor. O kişideki eksiklik, zafiyet, değişik faktörlerle hareket etmesinin yargı camiasına zarar vereceği açıktır. 
(FETÖ davalarından maddi çıkar elde eden yargı çalışanları olduğu iddiaları) Spesifik olaylar her yerde olabilir. Olayın geneline bakmak gerekir. Bizim de bazı şeyler kulağımıza gelmekte. Teftiş kurullarımız çalışmakta, bu tür olumsuzluklar söylenti mi yoksa olgu mu, bunlar değerlendirilip bir sonuç çıkarılmakta.

KILIÇDAROĞLU’NUN HSK AÇIKLAMASI: (CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün terör soruşturmaları bilgi kitapçığını açıkladı. Bu kitapçıkta ‘tahliye konusunda HSK ile mutlaka istişarede bulunulduktan sonra karar verin’ diyor) HSK Başkanvekili Mehmet Yılmaz’a, ‘bu mesele nedir’ diye sordum. HSK Başkanı, ‘Yargılamaya konu hâkim ve savcıların teminatı için, onların yargılamalarındaki teminat için biz bunu düşünmüştük’ dedi. Bu sorunun muhatabı onlardır. Bizde Yargıtayımıza en ufak bir baskı, talimat, telkin yoktur.

İNFAZ SİSTEMİYLE ÇOK OYNUYORUZ: (Kadına karşı şiddet ve çocuk istismarı konusunda hükümetin yürüttüğü çalışma) Öncelikle toplumda şiddet eğilimlerini engellememiz lazım. Sık sık yapılan kanun değişiklikleri belirsizlik ortaya çıkarıyor. 2005-2018 yılları arasında yani 12 yılda, TCK’da 20 kez değişiklik yapıldı. Oysa infaz sisteminde problem var. İnfaz sistemiyle çok oynuyoruz.”

YARGI TALİMAT ALMAZ

(Yurtdışından yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı eleştirileri) Türkiye’deki yargı bağımsızlığı ve en son Anayasa değişikliğiyle gelen yargı tarafsızlığının en iyi şekilde yapıldığını görmekteyim. Bunun aksini iddia edenler bunu ispatlamalıdır. Türkiye’de yargı bağımsız ve tarafsızdır. Hiçbir merciden emir ve talimat alamaz. Anayasanın 138. maddesi de buna engeldir. Burada bir talimat yoktur. Hâkimler herkül gibi güçlü olmalıdır. Güç odaklarına karşı, ekonomik bakımdan güçlü olanlara, yeraltı dünyasına, birçok baskı grubuna karşı bağımsızlığı ifade ediyorum. Bize telkin veya talimat gelmedi. Herhangi bir talimat yoktur. (Hande Fırat / Hürriyet)