Adalet İçin Hukukçular 2012 yılı başlarında yayınladıkları bildiride “Kuralsızlıkların ve keyfi uygulamaların hukukmuş gibi sunulduğu bir ortamda haktan ve hukuktan söz edilemez” demekteydi. Aradan bir yıla yakın bir zaman geçti ve 2012 yılı keyfiliğin ve kuralsızlığın katlanarak arttığı bir Türkiye tablosunu önümüze çıkardı.


2012 Türkiye’sinde avukatların, gazetecilerin, öğrencilerin, sendikacıların, siyasetçilerin, aydınların yani ülkenin muhalif kesiminin tümünün cezalandırıldığı yargılamalara şahit olduk. Yasama faaliyetinin zor ve tehdit ile tek parti yönetimine dönüştürüldüğü uygulamaları gördük. Emekçilerin örgütlenme hakkına saldırıların yoğunlaştığı, sendikaların kapatıldığı bir dönemden geçtik. Başta Hatay olmak üzere, Suriye sınırındaki illerin ‘Özgür Suriye Ordusu’ adındaki terörist örgüte açılarak eğitim kampı haline getirildiği bir ülkede yaşamaya başladık.

Ülkemiz ve hukuk camiası işte böyle bir siyasi atmosferde yeni bir adli yıla girmektedir.

Adalet İçin Hukukçular yeni adli yıl vesilesi ile siyasi iktidarın gerici, işbirlikçi ve piyasacı adımlarına karşı yürütülen mücadelede üzerine düşen görevi yapmaya devam edeceğini bir kez daha tekrarlamaktadır.

Adalet İçin Hukukçular ülkemizin Suriye ile bir savaşa sürüklenmesini engellemek için tüm ilerici güçlerle birlikte hareket etmeye devam edecektir. ‘Yabancı devlet aleyhine asker toplamak’ suçu nedeniyle İstanbul Özel Görevli Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapmış olduğumuz başvuruda verilen takipsizlik kararının dayanaksız olduğunu bilmekteyiz. Bir takipsizlik kararı nedeni ile ülkemizde savaş suçlularının kol gezmesine izin vermemiz düşünülemez.

Adalet İçin Hukukçular, ülke gündeminde yer alan Anayasa tartışmalarının, hukuk alanında da meşruluğu olmadığını bir kez daha dillendirmektedir. Bu süreçte yapılacak yeni bir Anayasa’nın emekçi halkın eşitlik, özgürlük ve adalet mücadelesine katkısı olmayacağı gibi 2. Cumhuriyetin kendi meşruiyetini sağlama amacı taşıdığı da açıktır.

Adalet İçin Hukukçular, Özel Görevli Mahkemeler ve yargılama usulleriyle başlatılan cadı avına ve ilerici örgütlenmelerin önüne çıkarılan bütün engellemelere karşı direnecektir. Siyasi iktidarın polis ve diğer kurumlar ile hayata geçirdiği faşizan uygulamalara sessiz kalmayacaktır.

Yeni dönem aynı zamanda hukuk alanını temelden dönüştürme çabalarına da sahne olacaktır. Arabuluculuk gibi yargı dışı çözüm yolları, devletin yargı erkinden sermaye sınıfı lehine feragat etmesinden başka bir anlam taşımamaktadır. Arabuluculuk gibi yargı dışı çözüm yolları ile yargının kamusal özelliğinin tasfiye edilmesine Adalet İçin Hukukçular dur diyecektir.

Günümüzde avukatlık mesleğinin de sermaye sınıfının müdahaleleri doğrultusunda niteliği değişmektedir. Yaşanan mesleki dönüşümün sonucu olarak ortaya çıkan işçi ve patron avukat ayrımı tüm hukuk örgütlerine ve barolara söz konusu yeni duruma dair kendi konumlanışlarını gözden geçirme ve harekete geçme görevi yüklemektedir. Bizler, öncelikle işçi avukatların mutlaka yasal bir statüye sahip olmalarını talep etmekteyiz. Adalet İçin Hukukçular işçi avukatların ekonomik ve sosyal haklarının belirleneceği ve güvenceye kavuşturulacağı ‘avukatlar arası tek tip sözleşmenin’ bütün ülke genelinde kabul edilmesi için mücadeleye devam edecektir.
Adalet için Hukukçular aynı zamanda adliye çalışanlarının rotasyon adı altında uğramış olduğu baskıya karşı birlikte mücadele çağrısı yapmaktadır. Siyasi iktidara muhalif sendika üyesi adliye çalışanlarının sürgün, atama ve pasif hizmet uygulamaları ile direnci kırılmaya çalışılmaktadır. Yargı-Sen örneğinde olduğu gibi kendi meslek örgütlenmesini kapatan mahkeme kararlarının karşısında durduğumuz gibi, adliyenin tüm bileşenleri ile dayanışmanın ötesinde ortak bir mücadele ekseni kurulmasının zorunluluğuna işaret etmekteyiz.

Elbette mücadele başlıklarımız bunlardan ibaret değildir. Birçok başlık eklemek mümkündür.

Adalet için Hukukçular, bütün hukukçuların ve yargı emekçilerinin yeni adli yılını tüm mücadele başlıklarının siyasi iktidarın politikalarına karşı direnecek bir zemine taşınması dileğiyle kutlamaktadır.
            
Adalet İçin Hukukçular