Türk Ceza Kanunu’nda (TCK), basına ilişkin bazı maddelerin değiştirilmesi yönündeki taslağın özgürlükler getireceği düşünülürken, yeni maddeler kafaları daha da karıştırıyor. Yeni düzenlemede; bir kez internete düşmüş veya yayımlanmış gizli konuşma ya da görüntünün yayımlanması serbest hale gelirken, suçu ilk kez işleyenlerin ceza miktarı iki katına çıkıyor. Gizliliği ihlal suçu için, ‘kararlara etki etme’ koşulu ve ‘haber sınırını aşmama’ çerçevesi getiriliyor. Ancak haber sınırının alışıp alışmadığına neye göre karar verileceği bilinmiyor. TCK 288’deki ‘yargıyı etkileme’ suçu para cezasına çevrilirken, bugüne dek hiç kullanılmayan 277. madde, yani yargısal sürecin taraflarını lehte ve aleyhte etkileme suçu, gazetecileri de kapsar hale getiriliyor.


Tasarı eleştiriliyor
Yeni düzenlemeye hem gazeteci meslek örgütleri hem de hukukçular olumsuz yaklaşıyor. 60’ın üzerinde gazetecinin cezaevinde oluşuna neden olan Terörle Mücadele Yasası’na dokunulmaması da eleştiriler arasında yer alıyor.

Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Ercan İpekçi:
Bir yandan basın özgürlüğü getiriyormuş gibi gösterip basın özgürlüğü bu kadar ayaklar altına alınmaz. Amaç, basın özgürlüğü değil; siyasi iktidarlara medya eliyle propaganda özgürlüğüdür. TCK 132, 133, 134’te basın yoluyla cezanın arttırımından vazgeçiliyor. Ama 139 ile kişilik haklarını ihlal yasallaştırılıyor. Cezayı azaltıyor gibi gösterip herkese arttırıyorsun. Asıl yapılması gereken, kamu otoritesinin yargıyı etkilemesine bir düzenleme getirmekti. Bu yapılmayıp 288’deki düzenleme, kaldırılmış gibi gösterilip 277’ye ikame ediliyor. Oysa bu maddeyle gazeteciler hakkında açılmış bir dava bile yoktu. Yargıya emir verebilecek durumda olanları kapsıyordu.

Basın Enstitüsü Türkiye Temsilcisi Ferai Tınç: Sadece Ergenekon nedeniyle gizli belgeler ve konuşmaların yayımlanmasına ilişkin kimi davalar düşecek. Ama bu yeterli değil. Hem masumiyet karinesini tartışmaya açıyor hem özel yaşam hakkını sınırlıyor. Gerçi bu, bana göre olumludur. Gizli yazışma/konuşma ve gizli belge internet sitesinde yayımlandığında aleniyet kazanıyor ve gazetede yayımlanması suç olmaktan çıkıyor. Fakat en korkuncu, süren soruşturmaya müdahale olunacağı iddiasıyla ceza verilmesi. ‘Bu operasyon yanlıştır’ veya ‘Nedim Şener bırakılsın’ gibi bir eleştiri suç kapsamına alınmıştır. Düzenleme, sadece Ergenekon’la ilgili yazanları rahatlatır.
Avukat Nurcan Bayraktar: 2007’den beri açılan davaların yüzde 90’ı, TCK 285 ve 288’den kaynaklıydı. Artık bu cezalar paraya çevrilebilecek. TCK 288’de para cezası getiriliyor. Ayrıca neyin ihlal olduğu da tarif ediliyor.



Radikal