Atatürk'ün manevi kızı annesi Ülkü Adatepe'nin Atatürk'ün mirasından gerekli payı alamadığını savunan Ahmet Kemal Doğançay, bazı çevrelerin annesini sindirdiğini ileri sürdü.

Atatürk'ün manevi torunu Ahmet Kemal Doğançay, bugün avukatlarıyla İstanbul Adalet Sarayı'na geldi. İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne dilekçe veren Doğançay, CHP ve İş Bankası'na dava açtı. Doğançay, geçtiğimiz yıl trafik kazasında hayatını kaybeden annesi Ülkü Adatepe'nin Atatürk'ün mirasından gerekli payı alamadığını iddia ederek CHP ve İş Bankası'ndan 1 milyar dolar talep etti.

Adliye önünde basın mensuplarının sorularını cevaplayan Doğançay, “Böyle büyük bir adalet sarayı yapıldıysa, burada hakkın tecelli etmesi gerekiyor. Tecelli edecek inşallah. Uzun seneler hakkımız yendi.” dedi.

CHP ve İş Bankası yetkilileriyle yüz yüze görüşüp görüşmedikleri sorulan Doğançay, “Biz ihtarı çekmeden önce Kılıçdaroğlu'na da bankaya da haber yolladık. Modern bir insan hiçbir şekilde böyle adliye ile uğraşmaz. Adliyede ne kadar az insan varsa o ülkede adalet var demektir. Demek ki insanlar konuşmuyor Türkiye'de. Herşey mahkeme ile sürüncemede götürülmesi gerekiyor demek ki. Halbuki düşmanlık beslemeden birbirimizle konuşmamız gerekiyor. Kılıçdaroğlu kayboldu ortadan.” diye konuştu.

İstenen miktarın çok fazla olduğu ve bu rakamın nasıl hesaplandığına yönelik soruya Doğançay, “Öyle zannediliyor ama hesap belli. İş Bankası'nın durumu belli. Bize verilen paralar belli. Bunların hesabı ortada. Hesap uzmanları bunu yaptılar. Ama siz ona vermeyip buna verip, Atatürk'ün iradesini çiğnerseniz o zaman hiç de para çıkmaz. Atatürk bir şey söylemiş belli bir şey verilecek demiş.” cevabını verdi.

İki hafta önce çektikleri ihtara İş Bankası'ndan cevap geldiğini belirten Doğançay, “Banka, ‘Ben yapmadım, benim suçum yok' diyor. Kendi üzerinden CHP'ye atıyor sorumluluğu.” dedi.

CHP'den ise herhangi bir cevap gelmediğini kaydeden Doğançay, “Partiden ses seda yok. Daha önce basın açıklamasında ‘Biz verdik' demişlerdi. ‘Herşeyi ödedik' diyorlar. Şimdi herşey ortaya çıkacak, ödemişler mi ödememişler mi?” ifadelerini kullandı.

“Anneniz hayattayken neden dava açılmadı?” sorusu üzerine Doğançay, “Türkiye'deki bütün bu tip şeylerde bir sindirme operasyonu var. Sen bir şey istiyorsun bir anda kadına 50 bin tane şey çıkarıyorlar. Uğur Dündar örneğinde gördük. Kadın daha ölmemiş ‘neden Çanakkale'ye gitmedi, neden bilmem ne yapmadı?' diye kadını başladılar karalamaya. Benim hakkımda da karalama yapıldı. Yine Uğur Dündar yazısında yok benim ABD'de restoranım varmış. Ne restoran var ne bişey. Kadını sindirmişler. ‘Evladım ben 70 yaşına geldim, şey yaparlar' dedi. Kız kardeşi zaten dava açmış kazanmış ama yine alamamış parayı. Mahvetmişler kadını. Atatürk'ün bütün ailesine yapmışlar sadece anneme değil. Atatürk hepimizin Atatürk'ü olmalı, hakkı hukuku temsil etmeli.” diye konuştu.