İlçede hayvan besiliciği ve çobanlık yapan Miktat Bıyıklı, 2005 yılında, Gümüşhane’de yeni doğan kuzuyu otomobiliyle yayladan köye indirmek istedi.Yolda otomobili durduran jandarma ekibi, ‘hayvan nakil evrakı’ olmadığı gerekçesiyle Bıyıklı’ya 2 bin 601 lira para cezası kesti. Bıyıklı, nakil evrakını hafta sonu olduğu gerekçesiyle alamadığını belirtmesine rağmen cezadan kurtulamadı.

‘CEZAYI İPTAL ETTİRMEK İÇİN UĞRAŞTI AMA’

Kendisine kesilen cezanın iptali için mücadele başlatan Bıyıklı, kucağında kuzusuyla gittiği Ankara’da, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yetkilileriyle görüştü. Bakanlık, konuyu ilettiği Gümüşhane Valiliği yetkilileri çobana cezanın iptal edildiğini ifade etti. Herhangi bir yazılı evrak almadan konunun kapandığını ve cezanın iptal edildiğini sanan Bıyıklı, köyüne döndü. Yaylada çobanlık yapan Miktat Bıyıklı, gittiği bir banka şubesinde yatırdığı bir miktar paranın hakkında başlatılan icra takibi işlemi için kesildiğini fark etti. Olayı araştıran Bıyıklı, icra işleminin 13 yıl önce kendisine kesilen ve iptal edildiği söylenen 2 bin 601 liralık ceza gerekçesiyle olduğunu öğrendi. Bıyıklı, faizi ile birlikte 4 bin 318 liraya ulaşan cezayı nasıl ödeyeceğini kara kara düşünüyor.

‘O DÖNEM ÇOK MAĞDUR OLDUK’

Miktat Bıyıklı, 13 yıl önce kuzuyu nakil evraksız araçla taşıdığı için kendisine ceza kesildiğini hatırlatarak cezanın iptali için iki sürü parası harcadığını belirtti. Bıyıklı, “60 yıldır bu işi yapıyorum. Sürümden bir hayvan 2005 yılında Gümüşhane’nin Köse ilçesinde doğum yaptı. Hafta sonu olması sebebi ile nakil kartı çıkaramadım. Yolda jandarma kontrolüne takıldım. Yeni doğmuş olan kuzu için nakil evrakım olmadığı gerekçesi bana 2 bin 601 lira ceza kesildi. O dönem çok mağdur olduk” dedi.

‘CEZAMIN İPTAL EDİLDİĞİNİ SÖYLEDİLER’

Yaşadığı olayı içine bir türlü sindiremediğini ifade eden Bıyıklı, “Ankara gittim ama dönemin bakanı ile görüşemedim. Oradaki yetkililere durumu anlattım. Bakanlık dönemin Gümüşhane Valiliğini arayarak durumla ilgilenmesini istedi. Geri döndüm, dönemin Gümüşhane Valisinin makamına çıktım. Konuyu anlattım, araştıracağını söyledi. Bir zaman sonra git gel derken vali, ceza makbuzumu alarak cezamın iptal edildiğini söyledi. Bende evime gelerek rahat rahat uyudum” diye konuştu.

‘KEFEN PARAM HACZE GİTTİ’

Hakkında icra takibi başlatıldığını 13 yıl sonra öğrendiğini anlatan Bıyıklı, “Çocuklarım İstanbul’dan harcamam için bana bir miktar para yolladı. Bende cebimdeki 3-5 kuruşu birleştirerek ‘kefen param olsun, köşede dursun harcamayayım’ diye bankaya yatırdım. Bir süre sonra bankaya gittiğimde parama el konulduğunu, hakkımda haciz işlemin olduğunu banka yetkilileri söyledi. Sordum, soruşturdum. 2005 yılında yediğim ceza yüzünden bankadaki parama el konulduğunu, faizi ile beraber 4 bin 318 lira borcum olduğunu öğrendim. Devletten başka kime güvenebilirim? Üstelik 13 yıldır bana hiçbir tebligat gelmedi. Cezam şimdi ortaya çıktı. Şaşırdım, üzüldüm” diyerek cezayı ödeyecek durumu olmadığından yakındı.