Merkez Nilüfer İlçesi Çalı Mahallesi'nde oturan Haydar Emeç'in kızı Gülcan, 12 yıl önce evden ayrılıp Erzincan'da oturan Taner Tiryaki ile evlendi. Kızından bir daha haber alamayan inşaatlarda usta olarak çalışan Haydar Emeç, mahallede yayılan, "Kızın kötü yola düştü" dedikoduları üzerine bunalıma girdi. 

Geçen ağustos ayında Küçük Sanayi Sitesi'ndeki bir kaynakçı dükkanında sekreter olarak çalışan Remziye Yıldız'ı Batı Garajı'nda görüp, "Sen benim kızımsın" diyen Emeç, kadının kimliğini gösterip, "Ben senin kızın değilim amca. Evliyim ve çocuğum yok" demesine rağmen inanmadı. Genç kadını bir süre takip eden Haydar Emeç, Yıldız'ın kulaklarını da kızının kulağına benzetirken, "Bu Gülcan. Korkudan ismini benden saklıyor" diyerek, önüne geçip Remziye Yıldız'a tabancayla beş el ateş etti. 

Kalbinin üç santim üzerinden bir mermi isabet eden Remziye Yıldız, yaralı halde kaçıp kurtulmak isterken Haydar Emeç tarafından bu seferde sırtından ve sol boşluğundan bıçaklandı. 
  
Olaydan sonra tutuklanan Haydar Emeç, 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmada verdiği ifadede  30 yıl önce eşi Songül'den boşandığını belirterek, şöyle dedi: "Gürcan ve Nurcan isimli iki kızlarım var. Kızlarımdan Nurcan 12 yıl önce evden kaçıp Taner isimli kişiyle evlendi. Ben yalnız yaşıyorum, Mahallede herkes kızım Nurcan'ın eşi tarafından kötü yola düşürüldüğünü konuşuyordu. Kahveye gittiğimde bile bana, 'Sen nasıl babasın?' diyerek konuşmuyorlardı. Bu durum gururumu kırmaya başladı. Aynaya bakamıyor, kendimden utanıyordum. Aslında ben kızımın eşi Taner'i arıyordum.

Olay günü Batı Garajı'nda Remziye Yıldız ile karşılaştım. 'Seni kızıma benzettim' dedim. Daha önce de oturup konuşmuştuk. Yıldız hanım bana, 'Beni niye takip ediyorsun. Seni polise bildireceğim' deyince ben de 'polise söyleme' dedim ve telaşa kapılıp yanımda bulunan ruhsatsız tabancamı çıkarıp havaya ateş etmeye başladım. Mermi nasıl Remziye hanıma denk geldi bilmiyorum, bıçakladığımı da hatırlamıyorum. Psikolojim bozuktu Remziye Hanım'dan çok özür diliyor ve beni affetmesini istiyorum. Öldürmek ve yaralama kastım yoktu. Tahliyemi istiyorum." 

Hakim azarladı 

İlk duruşmada, mahkeme Başkanı Atilla Oğuz, sanığa tepki göstererek, "25 yıllık hakimim ve böyle ilginç bir davaya ilk kez tanık oluyorum. Burası yol geçen hanı değil, benim gibi herkesin çoluk çocuğu var. Kızı vuracağına polise gitseydin" dedi. Hakimin sözleri üzerine Remziye Yıldız, gözyaşlarına boğuldu. Sanık Haydar Emeç de kısa süreliğine salondan dışarıya çıkarıldı. 

Remziye Yıldız mahkeme heyetine Haydar Emeç ile olay gününden 3 gün önce karşılaştığını anlatarak, kendisine "Benim kızımsın" dediğini söyledi. Yıldız, "Kimliğimi gösterip onun kızım olmadığını anlattıktan sonra ayrıldı. Ancak olay günü tekrar beni takip etmeye başladığını görünce çantamdan telefonumu çıkarıp polisi arayacağım sırada silahını çıkarıp ateş etti. Kaçmak istediğim sırada beni arkadan bıçakladı. Özrünü kabul etmiyorum beni bedenen ve ruhen çöküntüye uğrattı. Vücudumdaki yara izleri geçti ama psikolojik hala bozuk, şikayetçiyim" dedi.  

Ceza indirimi yapılmadı 

Haydar Emeç'in karar aşamasına gelen yargılamasına devam edildi. Mahkeme heyeti, çıktığı son duruşmada pişmanlık duygularını dile getiren Emeç'e  'adam öldürmeye teşebbüs'ten 14 yıl, 'ruhsatsız silah bulundurmaktan da 2 yıl olmak üzere toplam 16 yıl hapis cezası verdi. Mahkeme heyeti ayrıca, iyi halden dolayı da hiçbir ceza indirimi yapmadı.