TBMM (AA) - CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, kamuoyu ile cezaevinde bulunan CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'na, "Meraklanmayın, üzülmeyin, korkmayın; CHP vardır, ayaktadır." diyerek, "81 milyon, önümüzdeki günlerde bu tarz Anayasa'ya aykırılık teşkil eden kararlarla ilgili CHP'nin çok sert refleksine tanık olacaktır." dedi.

Altay, Mecliste gazetecilere yaptığı açıklamada, "Yargıtay 16. Ceza Dairesinin, yeniden milletvekili seçilen Enis Berberoğlu hakkındaki davanın dokunulmazlık nedeniyle durması istemini reddetmesi" kararını değerlendirdi.

Mahkeme kararlarının meşruiyetinin, kamu vicdanındaki karşılıkları ile doğru orantılı olduğunu belirten Altay, bir yargı kararının meşru sayılabilmesi için kamu vicdanını kanatmaması gerektiğini ifade etti.

Engin Altay, Enis Berberoğlu hakkında verilen bu ve daha önce verilen kararların kamu vicdanını kanattığını söyledi.

"Bir yerde adliyenin olması, orada adaletin olduğu anlamına gelmez." sözünü anımsatan Altay, bu kararla birlikte, bu iki gerçekle bir kere daha yüzleşildiğini belirtti. Altay, "Kendilerini hakim zanneden ama sarayın vesayeti, basıncı ve tahakkümüne teslim olmuş kimi zavallılara bazı hatırlatmaları yapmak lazım." dedi.

- Anayasanın bağlayıcılığı

Anayasa'nın "Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü" başlıklı 11. maddesinde, "Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır." denildiğine işaret eden Altay, "Bugün verilen bu kararla Anayasa'nın 11. maddesi yerle yeksan olmuştur." diye konuştu.

Engin Altay, Anayasa'nın 83. maddesinde milletvekilinin yasama dokunulmazlığının düzenlendiğini ifade ederek, tekrar seçilen milletvekili hakkında soruşturma ve kovuşturmanın, Meclisin yeniden dokunulmazlığını kaldırmasına bağlı olduğunu vurguladı. Altay, şöyle konuştu:

"Bu hakimler, Anayasa'nın 83. maddesindeki şu hükmü anlayamıyorlarsa ilkokul birden yeniden eğitim öğretime başlasınlar ama bir Yargıtay ya da yerel mahkeme mensubu, Anayasa Mahkemesi ve Anayasa'nın açık hükümlerini bilerek, isteyerek ihlal ediyorsa burada anayasal bir suç vardır. Kendileri anayasal suç işleyerek suçu ve suçluyu ayırma kabiliyetlerini ve özelliklerini de kaybetmiş sayılırlar. Kararı veren Yargıtay 16. Ceza Dairesine, Anayasa'nın 83. maddesini nasıl anlatırız, öğretiriz? Bunu düşünüyorum, bulamıyorum. Öğretmen olarak ceza dairesi üyelerine bu hükmü anlatabilecek bir yöntem ve metot meslektaşım varsa onu da göreve çağırıyorum."

Engin Altay, eski Anayasa Komisyonu Başkanı, TBMM Başkanvekili Mustafa Şentop'un, 2 Mayıs 2016'da komisyonda, "Tekrar seçilen milletvekili hakkında soruşturma ve kovuşturma, Meclisin yeniden dokunulmazlığını kaldırmasına bağlıdır." dediğini anımsattı.

- "Sindiriceği zannediliyorsa..."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu Anayasa'ya uymaya niyetinin olmadığını iddia eden Altay, şu değerlendirmede bulundu:

"Erdoğan'ın, demokrasiyi bir tepki ve protesto olarak kabul etmeye niyeti yoktur. Erdoğan bu toplumu kutuplaştırmakta, ayrıştırmakta, kamplaştırmakta ve bölmekte kararlıdır. Gelinen noktada, şu zannediliyorsa büyük bir yanılgıdır. Bu baskıların, zulmün, sarayın vesayeti altındaki yargının hukuk dışı kararlarının AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan karşıtlarını, onlardan müşteki olanları susturacağı, sindireceği, püskürteceği zannediliyorsa, Erdoğan bilmelidir ki büyük bir hayal kırıklığı içindedir.

Erdoğan'a bir tavsiyem var. Eğer Erdoğan, gerçekten bu Anayasayı yok sayarak devleti idare edecekse, 11 milyon 86 bin CHP'ye oy veren, 5 milyon 606 bin HDP'ye oy veren, 4 milyon 932 bin İYİ Parti'ye oy veren vatandaş için, yaklaşık 21 milyon insanı barındıracak cezaevi yapmadığı sürece, Erdoğan'ın bu keyfi uygulamalarına toplum ve siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, özelde de CHP seyirci kalmayacaktır."

CHP Grup Başkanvekili Altay, Türkiye'de artık Anayasa ve milli irade olmadığını, saray yargısı eliyle orman kanunlarının geçerli olduğunu, CHP'nin de bunu kabul etmesinin mümkün olmadığını ileri sürdü.

- "Ne jüristokrasiye, ne monarşiye teslim olacağız"

"Ne jüristokrasiye, ne monarşiye teslim olacağız; demokrasi mücadelemizi son nefesimizi verene kadar sürdüreceğiz." diyen Altay, "Demokrasiden sapanlar, diktatörlüğü günlük hayatlarında ve uygulamalarında alışkanlık ve gelenek haline getirenlerin sonları bellidir. Her şeye rağmen Erdoğan'ı demokrasi ile geldiği o koltukta, demokrasiyi daha fazla katletmemeye, Anayasa'ya sadık kalmaya, namusu ve şerefi üzerine içtiği yemine bağlı kalmaya davet ediyorum." ifadesini kullandı.

Altay, sözlerini şöyle tamamladı:

"Kamuoyu ve Enis Berberoğlu'na mesajımız şudur: Meraklanmayın, üzülmeyin, korkmayın; CHP vardır, ayaktadır. Önümüzdeki günlerde bu tarz Anayasa'ya aykırılık teşkil eden yürütme ve yargı ile uygulanan kararlar, hükümler, iş ve işlemlerle ilgili CHP'nin çok sert refleksine 81 milyon tanık olacaktır. Erdoğan'a tekrar sesleniyorum: Gel, bu ülkeyi artık daha fazla bölme. Bu ülkeye yapabileceğin en büyük kötülük 81 milyonu bölmektir, 81 milyonu bölmeyi de başaramayacaksın. Yargıdan elini çek, yargıya tasallut etmekten, yargı üzerinde vesayet ve baskı kurmaktan vazgeç; yargıçları serbest bırak, onlar işlerini yapsınlar. 7 Şubat MİT Müsteşarına yönelik yargı operasyonunda nasıl koşa koşa Meclise gelip bir kanun çıkararak, FETÖ'cü yargıçlara dur dediysen şimdi o günleri hatırla, TBMM'ye zerre kadar saygın olsun."