Kararı veren mahkemenin türüne göre, temyiz süreleri ve sürenin başlangıcı değiştiğinden, hukukçuların, özellikle avukatların, temyiz süre başlangıcı ve temyiz süresini bilmesi, hayati önem taşımaktadır. 

Aşağıdaki tabloda, mahkeme, sürenin başlangıcı ve temyiz süresi ayrı ayrı gösterilmiştir. 




Tabloda da görüleceği üzere, bazı kararlara karşı, temyiz süresi tefhim ile, bazılarında ise tebliğ ile başlamaktadır. Tefhim, mahkemece kısa kararın yüze karşı okunması anlamına gelir. 

Eğer son duruşmada (karar duruşmasında), asil veya vekil hazır bulunmuş ise,  temyiz süresinin tefhim ile başladığı mahkemelerde, temyiz için süre başlamış sayılacaktır. 

Bu gibi durumlarda, hesaplamada, tefhim tarihi dikkate alınmayacaktır. Sürenin son günün hafta sonuna, tatil gününe rastlaması halinde, tatilin bittiği ilk mesai günü sonunda süre sona erecektir. Eğer karar duruşmasında asil veya vekil hazır bulunmamış ise, temyiz süresi tebliğle başlayacaktır. 

Temyiz süreleri yasa ile konulduğundan, hakimin bu süreleri değiştirmesi mümkün değildir. Örneğin hakim, iş mahkemesinde görülmekte olan davanın karar duruşmasında, temyiz süresinin, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren başlayacağına dair hüküm tesis etmesi, kararı temyiz etmek isteyecek taraf lehine herhangi bir kazanılmış hak oluşturmaz.  

Aynı şekilde, örneğin  temyiz süresi 8 gün ise, hakimin gerekçeli / kısa kararda daha fazla veya daha az süre vermesi mümkün değildir. Vermiş olsa dahi yasal süreler geçerlidir. Davanın türüne göre nisbi veya maktu temyiz harçları yatırmak gerektiğinden, kısmen veya tamamen aleyhine hüküm tesis edilen tarafın, gerek kararın temyiz edilip edilmeyeceğini öğrenmek, gerekse müvekkil tarafından temyiz harçlarının gönderilebilmesi için kendisini haberdar etmek amacı ile, kararı müvekkile derhal yazılı olarak bildirmek ve temyiz edilip edilmeyeceği hususunu sormakta fayda bulunmaktadır. Temyiz süresinin tefhim ile başladığı durumlarda, gerekçeli karar yazılmadan temyiz nedenleri de tam olarak bilinemeyeceğinden, uygulamada genellikle kısa temyiz dilekçesi verilmekte, gerekçeli temyiz dilekçesi, gerekçeli kararın tebliğ edilmesine müteakip dosyaya sunulmaktadır. Kısa temyiz dilekçesi örneğine buradan ulaşabilirsiniz İcra ve ceza mahkemeleri dışındakiler, gerekçeli kararı tebliğe çıkarmamakta, taraflardan herhangi birinin kararın tebliğe çıkarılması için talepte bulunmasını beklemektedirler. 

Tarafı olduğunuz bir dosyada, lehinize hükmedilen bir kararı kesinleştirebilmek için, gerekçeli kararın yazılmış olduğunu uyap üzerinden takip etmekte, kararın yazıldığını gördüğünüzde de, kararın tebliğe çıkarılması için dosyaya talepte bulunmakta fayda vardır. Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılması için dilekçe örneğine buradan ulaşabilirsiniz. Temyiz dilekçesini mahkemeye fiziki olarak vermek isteyenler için, temyiz harçları yatırılması gerektiğinden ve adliye veznesi 15:30-16:00’da kapandığından, temyiz dilekçesinin Uyap ortamına atılması için tarama merkezinde taratılması gerekeceğinden, son gün temyiz dilekçesi vereceklerin bunu dikkate almaları oldukça önemlidir. Mesai saati bitimi olan saat 17:00, temyiz için son saattir. 

Elektronik imza ile yapılacak işlemlerde ise mesai saati gece 24:00’da sona erdiğinden, 24:00’a kadar Uyap üzerinden temyiz dilekçesi göndermek mümkündür. Ancak sistem sorunları, barokarta yükleme gibi teknik konularda sıkıntı yaşama ihtimali de her zaman mevcut olduğundan, işi son dakikaya bırakmamakta da fayda vardır.

hukukitavsiyeler