Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının 80. yıl dönümü nedeniyle Özel Ümit Hastaneleri’nde anma programı düzenlendi.

Özel Ümit Hastaneleri, Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 80’inci yıl dönümü dolayısıyla Özel Ümit Hastanesi (Batıkent), Özel Ümit Vişnelik Hastanesi ve Özel Ümit Tıp Merkezi’nde anma programı düzenledi. Saatler 9’u 5 geçeyi gösterdiğinde Özel Ümit Hastanesi, Özel Ümit Vişnelik Hastanesi ve Özel Ümit Tıp Merkezi’ndeki doktor ve personeller hastane önünde saygı duruşunda bulundu, ardından tüm çalışanlar İstiklal Marşı’nı okudu. Anma programında konuşma yapan Özel Ümit Hastanesi Başhekimi Dr. Selim Murat Ürer, “Atatürk, birçok özelliği ile tüm dünyaya örnek olmuş ve onun başarıları birçok ulusun bağımsızlık savaşına ilham olmuştur” dedi.

HAYATININ SON ANINA KADAR ÜLKESİNE HİZMET ETTİ

Ürer konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bugün burada Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve çağdaş Türkiye’nin mimarı olan Büyük Önder Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 80. yıl dönümünü anmak için toplanmış bulunmaktayız. Atatürk yenilikçi ve ileriyi görebilen özellikleri yanında Kurtuluş Savaşı’na yön vermiş, milleti ile birlikte ya istiklal ya ölüm parolası ile hareket ederek Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasında en büyük pay sahibi olmuştur. Kurtuluş Savaşı sonrasında gerçekleştirdiği birçok devrim ile Türk milletine çağ atlatmış, Türkiye Cumhuriyeti’nin dünya ülkeleri arasında saygın bir hale gelmesini sağlamıştır. Hayatının son anına kadar ülkesine hizmet etmiş olan bu büyük insan ‘Benden sonra beni benimsemek isteyenler bu temel ve mihver üzerinde akıl ve ilimin rehberliğini kabul ederlerse manevi mirasçılarım olurlar’ demek suretiyle kurduğu cumhuriyete sahip olunmasını ve çalışarak bilimde ileri bir seviyeye çıkılmasını arzu etmiştir. Hiçbir kimse muzaffer komutan, yılmaz devrimci, halkçı lider kadar ulusunun kalbine yakın olmamıştır.”

MAZLUM ULUSLARIN UMUDU OLDU

Özel Ümit Vişnelik Hastanesi’nde düzenlenen anma programında konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Op. Dr. İbrahim Dolu, “Ulu önderimiz tüm ümitlerin yıkıldığı, perişanlığın ve yılgınlığın içine bir güneş gibi doğdu. Makus talihi yendi. Emperyalist güçlere karşı mazlum ulusların umudu oldu. Savaşı kazandı ama bu yeterli değildi. Her şekilde geri kalmış cahil, yoksul ulusu medeni uluslar seviyesine çıkarmayı amaç edindi. Bunun için iktisadi ve sosyal devrimler yaptı ve bunları kararlı şekilde hayata geçirmeye çalıştı. Bundan 80 yıl önce ebediyete göçtü ancak fikirleri yaşamakta, karanlıkta bir meşale gibi yolumuzu aydınlatmaktadır. Zaman geçtikçe yaşananlar onun haklılığının birer göstergesi olmakta. Onun davranışları ve fikirleri bizlere rehberlik etmektedir” dedi.