Rakı beni sevmez ben rakıyı sevmem, ancak denizden çıkanlara hayır diyemem. Kısacası alkolle pek aramız yoktur. Ancak içmeden sarhoş olabilmenin yolunu çoktan keşfettim... Avukatlık yapmak...
       
Aynı gün içinde 9 duruşmaya girip, ceza evini ziyaret edip, ofiste yirmiyi aşkın kişiyle yüz yüze görüşüp, elli civarında kişiyle telefonla konuşup, 40 kadar SMS mesajına cevap yazıp, 60 civarında WhatsAppta ileti alışverişi yapınca, bu arada Facebook ve  Twitterdan özelden sorulan hukuki soruları v.b. saymıyorum, bir de üstüne üstlük avukatlık bürosunu hukuki hizmetler vakfı gibi görenler çoğunlukta olunca içmeden sarhoş olunabiliyor.
         
Dostlar ve müvekkiller bu yazdıklarımdan alınmasın, sözüm meclisten dışarı, bizim ki durum tesbiti... Neticede mesleğimi seviyor ve mesleğimi yaptıkça sorunlara çözüm ürettikçe mutlu oluyorum...          

Açıkçası ben böyle mutluyum...
          
Beni mutsuz eden bizlerin makine veya robot olduğumuzu, Google amca olduğumuzu ve bankamatikler gibi 7 gün 24 saat hizmet verdiğimizi düşünenlerin ve bu hizmeti karşılıksız verdiğimizi, bizim de sorumlu olduğumuz, vakit ayırmamız gereken ailemiz olduğunu, ödememiz gereken vergimizin, SGK primimizin, bürolarımızı ısıtmak, soğutmak, aydınlatmak v.b. için ödemelerimiz olduğunu, adaletin Türkiye'de ulaşılması zor ve pahalı bir hizmet olduğunu, yargılama giderlerinin yüksek olduğunu unutanların azımsanmayacak derecede çoğunlukta olması, aksi yöndeki insanları tenzih ediyorum...
               
Kısacası avukatınız haksızlığa uğramanızı engelleyen, hakkınızı arayan kişidir, avukatınız hakkını ararken ona haksızlık yapmayın...