Abdulhamit Gül'ün açıklamalarından satırbaşları:

Bu süreci Türkiye çok dikkatli ve başarılı bir şekilde yönetiyor. Soruşturmayı Adalet Bakanlığı değil, savcılık yürütüyor. Tüm bunlarla ilgili konuşulanların ötesinde ne olduğunu savcılık makamı takdir edecektir. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı hukukun gereği neyse, uluslararası hukukun gereği neyse yapacaktır.

Cumhurbaşkanımız başından beri bu iradeyi ortaya koydu. Viyana sözleşmesinden kaynaklanan bazı durumlar var.

Bir konsolosluk binası herhangi bir yer değildir. Burada konsolosluk binasında bir şey var, savcı hemen buraya gireceğim diye karar veremiyor. Burada da muhattap devletin rızası savcılık makamını sınırlandırıyor.

Olayı soruşturan adli mercilerimizdir. Delilleri toplayan değerlendiren adli mercilerdir.

Somut olayla ilgili iddialar yazılanlar bir kesin sonuca ermeden bir konuda şöyle olmuştur dememiz mümkün değil… Ancak bir delil olduğu zaman o ülkeden iadesi talep edilir ya da kırmızı bülten çıkarılır.

Tüm bunlarla ilgili konuşulanlarla ilgili savcılık hukukun gereği neyse onu yapacaktır.

BRUNSON KARARI…

Çok tartışıldı ve konuşuldu. ABD’nin de davayla ilgili kabul edilemez açıklamaları oldu. Türk yargısı bu konuda kararını alırken hiçbir yerden herhanngi bir baskı ve talimatla vermiş değildir. Başından itibaren bu süreç böyle başlatılmış ve sonuçlandırılmıştır. Bağımsız mahkeme kararını verdi.

Bu kişinin beraat etmedi. Yurt dışı çıkış yasağı kalktı ve bir mahkumiyet kararı verildi. İddialarla ilgili bir mahkumiyet kararı çıktı, suçlu bulunmuştur.

Mahkeme suç vasfını belirlerken cezayı neye göre verdi, bu gibi ayrıntıları henüz bilmiyoruz. Bu konuda gerekçeli kararı beklememiz doğru olacaktır.

AF TEKLİFİ…

Bu konu Meclisimizin takdiridir. Biz, bu tekliften bağımsız olarak ihtiyaçlara göre bir çalışmayı sürdürüyoruz. Özellikle suç ve ceza dengesini sağlayacak farklı infaz süreleri üzerine çalışıyoruz. Ama belli bir olgunluğa erişmeden bir açıklama yapmak doğru olmaz. Biz teknik verilerle ilgili bir çalışma yapıyoruz ancak bu konuda temel hassasiyetimiz toplumla aynı.

CHP’NİN İŞ BANKASI HİSSELERİ…

Bu anlamda bir çalışma Meclis gündemine muhtemelen gelecektir.

FETÖ terör örgütünden 32 bin, PKK'dan da 10 bin tutuklu hükümlü cezaevlerinde bulunmaktadır.

DEAŞ'la ilgili cezaevlerinde 1161 tutuklu ve hükümlü var.

Tayyip Erdoğan, Doğu, Güneydoğu için çok büyük bir mana ifade etmektedir, AK Parti büyük bir anlam ifade etmektedir. O bölgede de tüm Türkiye'de de, AK Parti bir Türkiye partisidir, en iyi sonucu alacağımıza inanıyorum.