İstinaf Mahkemesi, Can Dündar’ın aynı suç kapsamında aldığı cezanın Yargıtay aşamasında olduğunu belirterek, Yargıtay kararının beklenmeden hüküm kurulmasını bozma gerekçesi yaptı.

İstinaf Mahkemesi, Cumhuriyet Gazetesi’nde yayınlanan görüntülerle benzer içerikte görüntülerin Aydınlık Gazetesinde haber yapıldığını, bu konudaki soruşturmanın sürdüğünü, bu soruşturmanın sonucunun beklenmeden hüküm kurulmasına da bozma gerekçesi saydı.

İstinaf Mahkemesi ayrıca, "Yerel mahkemenin, sanık Kadri Enis Berberoğlu’nun Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ak Parti hükümetine zarar vermek için siyasal amaçla hareket ettiği, hukuki ve cezai sorumluluklarının doğması, yeniden iktidar olmalarının önüne geçmek için devlet sırrı olan görüntüleri yayınlaması, ifşa etmesi amacıyla diğer sanık Can Dündar’a vermekten çekinmediği, sanıkların iştirak iradesi içinde birlikte hareket ettikleri ’şeklindeki ifadelerle’, ’en iyi ihtimalle’ denilmek suretiyle suçun unsurları yönünden net bir belirleme yapılmadığı gibi siyasi partinin yurt içindeki seçimleri kazanmasını engellemeye yönelik eylemin hangi gerekçelerle casusluk suçunun unsuru olduğunun gösterilmediği, bu nedenle hangi eylemin suçun unsuru olarak kabul edilerek sanığın sorumluluğuna esas alındığının belirsiz bırakılarak gerekçelendirilmediği" gerekçesiyle kararı bozdu.

MİT TIR’ları görüntülerini eski Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’a verdiği iddiasıyla yargılanarak 25 yıl hapis cezasına çarptırılan CHP Milletvekili Enis Berberoğlu hakkındaki karar, Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi tarafından bozuldu.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi tarafından bugün alınan kararda, yerel mahkemenin gerekçeli kararına atıf yapıldı. Yerel mahkemece kurulan kararda, sanık Kadri Enis Berberoğlu’nun söz konusu görüntüleri Dündar’a vererek silahlı terör örgütü olan FETÖ / PDY’nin amaçları doğrultusunda ifşa etmek suretiyle casusluk suçunun işlediğinin iddia edildiği hatırlatılan İstinaf Mahkemesi kararında, "Casusluk yönünden suça konu bilgi ya da belgelerin, ’sırrın’, daha önceden açıklanmamış ve kamuoyunun bilgisine sunulmamış olması gerekmektedir. Bu hususun değerlendirilmesinde kanu ile ilgili daha önceden yapılan dayanağı gösterilmeyen yorumlar, rivayetler elbette ki sırrın ifşası olarak değerlendirilemez. Ancak bu kapsamda bulunmayan konu ile ilgili daha önceden yayınlanmış haberler sonucunda kamuoyu durumdan bilgi sahibi olmuş ise artık ortada herhangi bir sırdan bahsedilemeyeceği açıktır. Bu kapsamda milli güvenlik için tehdit oluşturan herhangi bir sır, kamuoyunun bilgisine sunulduktan sonra, aynı konuyu içerir yapılan yayınların da etraflı da olsa sonradan yayınlanmasının milli güvenlik açısından oluşan sakıncası devam edip etmediği hususunun suçun oluşumu için belirlenmesi gereklidir" denildi.

YARGITAY’IN CAN DÜNDAR KARARININ BEKLENMESİ İSTENDİ

Can Dündar’ın 329/1’den mahkumiyetine karar verilen dosya ile Berberoğlu’nun İstinafa konu bu dosyasındaki suçlamaya yönelik belgelerin aynı olduğu belirtilen İstinaf kararında, Can Dündar’ın mahkumiyet kararının Yargıtay incelemesinde olduğu hatırlatılarak, "Her iki dosya arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu, bu sebeple Yargıtay 16. Ceza Dairesi’ndeki inceleme sonucunun beklenmesi ve sonucuna göre davaların birleştirilerek görülmeyi veya Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nce verilecek kararın sonucuna göre sanık Kadri Enis Berberoğlu’nun hukuki durumunun takdir ve tayini ile denetime olanak verecek şekilde gerekçeye yansıtılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması..." bozma nedeni yapıldı.

’HANGİ EYLEMİN CASUSLUK SUÇUNUN UNSURLARI OLDUĞU GÖSTERİLMEDİ’

İstinaf Mahkemesi’nin kararında yerel mahkemenin Berberoğlu hakkındaki gerekçeli karara atıf yapılarak, "Gerekçeli kararda, sanık Kadri Enis Berberoğlu’nun görüntüleri vermesindeki amacın, ’Can Düdar tarafından gazetesinde yayınlayarak, MİT TIR’ları olayının ifşası ile hazır ortam da müsait iken Cumhurbaşkanı ve Ak Parti hükümeti yöneticilerinin teröre destek veren, terörü finanse eden iddiaları ile ulusal ve uluslararası boyutta yargılanmaları sağlanarak ortadan kaldırılmalarının hedeflendiği. Sanık Kadri Enis Berberoğlu’nun Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ak Parti hükümetine zarar vermek için siyasal amaçla hareket ettiği, hukuki ve cezai sorumluluklarının doğması, yeniden iktidar olmalarının önüne geçmek için devlet sırrı olan görüntüleri yayınlaması, ifşa etmesi amacıyla diğer sanık Can Dündar’a vermekten çekinmediği, sanıkların iştirak iradesi içinde birlikte hareket ettikleri ’şeklindeki ifadelerle’, ’en iyi ihtimalle’ denilmek suretiyle suçun unsurları yönünden net bir belirleme yapılmadığı gibi siyasi partinin yurt içindeki seçimleri kazanmasını engellemeye yönelik eylemin hangi gerekçelerle casusluk suçunun unsuru olduğunun gösterilmediği, bu nedenle hangi eylemin suçun unsuru olarak kabul edilerek sanığın sorumluluğuna esas alındığının belirsiz bırakılarak gerekçelendirilmediği" denildi.

AYDINLIK GAZETESİ SORUŞTURMASI DA BOZMA NEDENİ SAYILDI

Suça konu görüntülerin 29 Mayıs 2015 tarihinde yayınlandığı, aynı içerikte haberin 21 Ocak 2014 tarihinde Aydınlık Gazetesi’nde yayınlandığı hatırlatılan kararda, Aydınlık Gazetesi’nde yayınlanan görüntülere ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma yürütüldüğü, ancak İstinafa konu kararı veren mahkemenin bu soruşturmaya ilişkin dosyayı incelemediği belirtilerek, "Sırrın önceden ifşa edildiğinin kabulü halinde gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla ifşa öncesinde temin etme suçu yönünden değerlendirme yapılmasının gerekeceği, yerel mahkemece anılan hususlara yer verilmeden hüküm kurulduğu, İstinaf başvurusunda bulunan sanık müdafiilerinin İstinaf nedenleri bu sebeple yerinde görülmüş olduğundan, İstinaf yasa yoluna tabi olan hükmün öncelikle bu sebeplerden bozulmasına, atılı suçtaki kanunda öngörülen ceza miktarı ile yerel mahkemece sanığa verilen ceza miktarına göre kaçma şüphesinin görülmesi, mevcut delil durumu, tutuklulukta kaldığı süre karşılığında adli kontrol hükümlerinin yeterli olmayacağı değerlendirilerek tutukluluk halinin devamına" karar verdi.

YENİDEN YARGILANACAK

İstinaf Mahkemesi bozma kararı zaptına, "Dosyanın yeniden incelenmek ve hükmolunmak üzere hükmü bozulan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine" cümlesini yazdı. Bu karar ile Berberoğlu, yeniden İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanacak.