TBMM’ye bu hafta sunulması beklenen tasarıyla ilgili toplantıda özetle şu bilgilendirmeler yapıldı:

Çocuğun cinsel istismarı suçuna ilişkin yayınlarda kısıtlamaya gidilecek, davalara da gizlilik esası getirilecek. İstismara uğrayan veya uğradığı iddia edilen çocuğun ailesince de yayın yasağı istenebilecek.

Savcılar ailelerin veya bakanlığın talebi üzerine ‘çocuk ve ailenin ifşasına’ yönelik yayınların durdurulmasını talep edecek. Mahkemece, 24 saat içinde karar verilecek.

Çocuk istismarından haklarında kesinleşmiş mahkûmiyet bulunanlar mevcut durumda devlet memuru olamıyor ve okul servislerinde çalışamıyor. Tasarıyla özel sektöre de giremeyecekler.

Adalet Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumu’nun ortak kullanacağı bir yazılım oluşturulacak. Bakanlık bu kişilerle ilgili bilgileri SGK’ya aktaracak. Bu kişilerle ilgili ‘çocuklara ilişkin hizmet verilen alanlarda çalışamaz’ uyarısı çıkacak.

Çocuk istismarından haklarında kovuşturma olanların ikâmeti veya işyerinin değişmesi durumunda 7 gün içinde yeni adresin bildirimi zorunlu tutulacak.

Çocuk istismarından ceza alanlar, cezaevinde yattıkları süre içinde rehabilitasyona tabi tutulacak. Hâkim kararı ve uzman görüşü almak kaydıyla uygun görülen vakalara cinsel isteğin baskılanması amacıyla belli hormonlar verilebilecek. Mahkeme her yıl bu tedbiri gözden geçirecek ve devam edip etmeyeceğine karar verecek.

Cinsel suçtan yükümlülülerin tekrar suç işleme riski açısından denetim ve takibinde elektronik kelepçe kullanılmasına da karar verilebilecek.

Çocuk İzleme Merkezleri’nin (ÇİM) sayısı arttırılacak. Bu merkezlerde savcı görevlendirilecek.

Annelere, doğumdan itibaren cinsel istismar suçuyla ilgili eğitim verilecek.

TCK’daki mağdur çocuğun yaşına dayalı kademeli cezalandırma modeli devam edecek. Çocuğa tecavüz ve öldürmenin cezası 50 yıl hapiste yatmak olacak. (Oya ARMUTÇU - Gizem KARAKIŞ/Hürriyet)