Çarşı Davası’nın gerekçeli kararı açıklandı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 35 sanığın yargılandığı davada, sanıkların silahlı örgüt kurduklarına ve bu örgüte üye olduklarına, İstanbul ve Ankara’daki Başbakanlık Çalışma Ofisi’ni ele geçirerek darbe yapacaklarına dair hiçbir delilin olmadığına kararlaştırdı. Mahkeme, yasadışı gösteri suçu bakımından bir tutanak bile tutulmadığını kaydetti. Ayrıca delil olarak gösterilen telefon görüşme kayıtlarının yasadışı şekilde elde edildiği ve baz istasyonlarının da tek başına bir anlam ifade etmediğini belirtti.  
Gerekçeli karar şöyle:   

ÖRGÜT YOK: Sanıkların ne şekilde terör örgütü kurduklarına, sanıkların hangilerinin yönetici, hangilerinin üye olduğu, ne tür yönetsel faaliyetlerde bulundukları, üyelerinin kimler oldukları, aralarındaki hiyerarşik yapı, görev dağılımı, faaliyet organizasyon şeması, silahlı terör örgütünün amacı ve bu amaç için kullandığı araçlar, maddi kaynakları, örgüte özgülenen silah mühimmatı, işbölümü, gizlilik esasları gibi terör örgütlerini teşkil eden somut olgu ve veriler tespit edilemediği anlaşıldığından, silahlı terör örgütü kurmak, yönetmek ve üye olmaktan haklarında dava açılan tüm sanıklar hakkında, suçun yasal tipik unsurları bulunmadığından, unsurları itibarı ile oluşmayan bu suçlardan, sanıkların beraatlerine...

DARBE İDDİASINA DELİL DE YOK: Sanıkların gösterilere katılarak, İstanbul ve Ankara’daki Başbakanlık çalışma ofisini işgal etmek isteyerek sürdürdükleri eylemlerle, Türkiye Cumhuriyet Hükümetini ortadan kaldırmaya ve görevlerini yapamaz hale getirmeye çalıştıkları iddia edilmişse de, sanıkların atılı suçu uygun vasıtalarla işleyerek amaca ulaşmaya yetecek plan ve organizasyon dahilinde, maddi ve manevi alt yapısı oluşturulmuş, görev paylaşımlı, hiyerarşik yapıda bir eylem şeması ile ve birbirleriyle önceden tasarlanan şekilde hareket ettiklerine ve suçun maddi ve manevi unsurları ile sanıkların kastlarının, bu suça yöneldiğine dair, her türlü şüpheden uzak, yeterli, kesin ve somut olgular bulunmadığından, “şüpheden sanık yararlanır” genel ilkesi de göz önüne alınarak, yüklenen suçun sanıklar tarafından işlendiği sabit olmaması nedeniyle, tüm sanıkların ayrı ayrı beraatlerine...

TUTANAK YOK: Sanıkların anayasal demokratik hak olarak toplantı ve gösteriye katılmalarına rağmen Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu anlamında suç teşkil eden eylemlerinin bulunmadığı, dosyada delil olarak dayanılan dinleme tapelerinin bu suç açısından delil niteliğinde olmadığı, sanıkların cep telefonu sinyal bilgilerine dayalı tespitlerinde sanıkların suç teşkil ettiği iddia edilen eylemlerini ortaya koymadığı, ayrıca sanıkların işledikleri iddia edilen eylemleri ile ilgili hemen akabinde düzenlenen bir tutanağın bulunmaması karşısında ayrı ayrı beraatlerine...

YASAK DELİL VAR: Dava açılması için yeterli delil olarak gösterilen baz istasyonu tespitlerinin tek başına anlam ifade etmediği, yan delillerle desteklenmediği, dosya açısından usulüne uygun olarak alınmayan telefon görüşme tapelerinin yasak delil niteliğinde olduğu, bir kısım sanıklarla ilgili olduğu belirtilen, olay yeri görüntülerin ise isnatlarla örtüşmediği, emanete alınan malzemelerin de daha sonra bir kısım sanıkların ev aramaları sonucunda elde edildiği...



Haber: İSMAİL SAYMAZ - Radikal