Şike ve teşvik cezalarını azaltan kanun değişikliğinin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından veto edilmesinin ardından gözler Meclis'e çevrilmişti. TBMM'de grubu bulunan AK Parti, CHP ve MHP ise yeni düzenlemeyi Köşk'e aynen göndermekten yana tavır aldı. Öneri Resmî Gazete'de yer alırsa hapis cezasında 12 yıla kadar olan üst sınır 3 yıl, 5 yıl olan alt sınır da 1 yıl olarak uygulanacak. Ancak Kulüpler Birliği'nin 'ağır' olduğu için üzerinde oynama yaptırdığı kanun, Cumhurbaşkanı'nın onayından bu kez geçse dahi kaosu sonlandırmaya yetmeyecek. Mevcut yasanın 18'inci maddesi uyarınca şüpheli oldukları için maçları izlemeleri yasaklanan kulüp yöneticileri ve antrenmana dahi çıkamayan tutuksuz futbolcuların durumu tartışılmaya devam edilecek. Bu isimler, maçın başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın karakolda oturacak. Çünkü hapis cezalarıyla ilgili indirime yoğunlaşan kulüplerin isteğinde 'seyirden yasaklama'ya ilişkin maddede hiçbir değişiklik yok.
 
Meclis Başkanlığı, dün gerekçesi okunan yasayı Adalet Komisyonu'na sevk etti. Kanunu Komisyon'un yarın görüşmesi kesinleşirken Genel Kurul da yasayı pazar günü yeniden ele alacak. Komisyon ve Genel Kurul, yasa üzerinde değişikliğe gidebileceği gibi aynen de kabul edebiliyor. TBMM İçtüzüğü'ne göre Meclis, geri çevrilen kanunda mevcut haliyle uzlaşırsa, yasa cumhurbaşkanınca yayımlanıyor. Ayrıca cumhurbaşkanının yasayı Anayasa Mahkemesi'ne taşıma yetkisi de var. Eğer Meclis, kanuna ekleme yaparsa cumhurbaşkanına ikinci sefer veto hakkı doğuyor. Fakat Gül'ün 'suç ve ceza dengesi yetersiz' ve 'bireylere yönelik' yorumuyla soğuk baktığı 6222 sayılı kanunun iyileştirilmiş hali çözüm noktasında eksik kalıyor. 11'inci maddedeki yumuşatmayla şike ve teşvik suçuna hapis cezasının ortadan kalkması beklenirken yeni düzenlemede de birçok eksiklik göze çarpıyor. TFF'ye 93 zanlı hakkında yazı gönderen Savcı Mehmet Berk'in tedbiriyle 'seyirden men' edilenlerin akıbeti, yeni düzenlemenin ardından da kulüpler ile yargıyı sık sık karşı karşıya getirecek.

BIÇAKCI: BENİM TASLAĞIM DEĞİŞTİRİLMİŞ

Kulüpler Birliği Vakfı adına yasa değişikliği taslağını hazırlayan eski Futbol Federasyonu Başkanı ve FIFA Tahkim Kurulu Üyesi Levent Bıçakcı, kendi çalışmasının çok fazla tahribata uğradığını söyledi. 'Seyirden men' cezasıyla ilgili 18. maddeye bugünkü sorunları görerek özellikle 'kuvvetli suç şüphesi bulunması halinde' ibaresini eklediğini vurgulayan Levent Bıçakcı, savcının da halihazırdaki taleple ilgili herhangi bir hakkının bulunmadığını söyledi. İdareciler ve futbolcularla ilgili yasağın işlerlik kazanabilmesi için mahkemelerin kararının önemli olduğuna dikkati çeken Levent Bıçakcı, "Bu madde daha çok taraftarlara ilişkin. Ayrıca 18'inci maddenin sonucunda kararı mahkemelerin vermesi gerekiyor. Kulüpler itirazlarını yapıyor. Ayrıca bu soruna savcı 'dur' diyebilir. Şu an yaşananlar, 6222 sayılı kanunun ne kadar kötü düzenlendiğini ortaya koydu. Yasadaki iyileştirme yeterli olmaz. Yeni baştan ele alınması gerekli." ifadelerini kullandı.
 
Eski yasanın çok fazla tartışılmadığını ve toplumca çok benimsenmediğini kaydeden eski TFF başkanı şöyle devam etti: "Çünkü benim dahi haberim yoktu veya benimle hiçbir şekilde paylaşılmadı. Yeni yasa tasarısında da cezaların indirilmesi, yani şiddetin düzenlenmesine ilişkin bölüme çok fazla dokunmadık. Orda da taraftarların cezalarını indirdik. Bir de 11. maddede şikeye yönelik cezaları hafiflettik. Gerçekten 5 ve 12 yıl gibi bir hapis cezası ve yönetici ya da başkan olursa da yüzde 50 artırımı, çok fazla bir cezai yaptırım." Levent Bıçakcı son olarak UEFA'nın ülkelerin iç ilişkilere karışamayacağına işaret etti.
 
'Hüküm futbolcuya değil, taraftara yönelik'

Savcının 'seyirden men' kararının çalışma haklarına aykırı olduğunu belirten eski Futbol Federasyonu Başkan Vekili avukat Kemal Kapulluoğlu, taraftara özel çıkartılan yasaların antrenör ve futbolcular üzerinde uygulanmaya çalışıldığını kaydetti. Zanlı olarak gösterilen kişilere böyle bir yaptırımın uygulanmasını 'anlamsız' bulan Kapulluoğlu, "Savcının yöntemi doğru değil. Zaten görüyorsunuz adı geçenler itiraz etmeye başladı. Bu yanlış kararlardan dönülmesi gerekir." diye konuştu.
 



Zaman