Kaspersky Güvenlik Ağı verilerine göre 2013 yılında yaklaşık 1,9 milyon kullanıcı, Kaspersky Lab ürünleri ile hırsızlığa yönelik zararlı yazılımlardan korundu. Ancak finansal siber tehditlerin sayısı sürekli artıyor. Kaspersky Lab istatistiklerine göre her dört sahte web sayfasından biri, yasal bir bankanın web sitesini, çevrimiçi mağazayı ya da ödeme servisini taklit ediyor. Bu sahte sayfalar, bankacılık bilgilerini ele geçirmek üzere kullanıcıları kandırmak için kullanılıyor. Bu sırada, zararlı yazılım üreticileri de bankaların kullandıkları güvenlik araçlarını atlatmak için çevrimiçi hesaplara erişim sağlayan yeni zararlı programlar yaratmaya, yepyeni yollar bulmaya devam ediyor.

Siber suçluların, bankaların korumalı BT altyapısından ziyade kullanıcıların bilgisayarına saldırıda bulunmayı tercih etmelerinin en önemli nedeni, kişisel cihazlardan veri çalmanın çok daha kolay olması...

Bununla birlikte kullanıcılar, çevrimiçi bankacılık gibi finansal hizmetlerden yararlanırken sık sık riskleri görmezden geliyor ve temel güvenlik önlemlerini ihmal edebiliyor. B2B International’ın araştırmasına göre katılımcıların %28'i gizli bilgilerini girdikleri web sitelerinin gerçekliklerini kontrol etmiyor, %34'ü ise verilerinin herkese açık Wi-Fi ağlarından ele geçirilmesini önlemek için herhangi bir güvenlik önlemi almıyor.

Kişisel çevrimiçi güvenliğe olan bu duyarsız yaklaşım diğer her şey ile beraber siber saldırı sonucu çalınan herhangi bir miktar paranın bankalar tarafından müşterilere geri ödeneceği inancıyla da bağlantılı... Katılımcıların %45'i bankalarının siber suçlularca çalınan paralarını geri ödeyeceğini, %57'si ise bankalarının gerekli tüm güvenlik önlemlerini zaten aldığından emin olduklarını söylüyor.

Müşteri hesaplarından yapılan hırsızlıkların, finansal kuruluşların mali kayıplarının yanı sıra şirketin itibarı ve müşteri bağlılığını da etkileyen sonuçları bulunuyor. Şirketler, müşterilerini siber dolandırıcılıktan korumak için çeşitli yöntemler kullanmalarına rağmen, çevrimiçi işlemlerin tam ölçekli korunması yalnızca özel olarak geliştirilen çözümler sayesinde mümkün oluyor. Bunların yanı sıra bu çözümler, müşterilere geri ödeme yapılması sonucunu doğuran vakaların sayısını da azaltıyor.