Bird, birkaç öğrenciden beyin tarayıcısı içinde yatıp YouTube’dan bazı kısa videolar izlemesini istedi (komşuların birbiriyle şakalaşması vb). Her videodan hemen sonra o sahneyi zihinlerinde yeniden canlandırmaları ve kendi kendilerine anlatmaları için bazılarına 40 saniye zaman verilmişti. Diğerleri ise doğrudan bir sonraki videoya geçiyordu.
Videoları kendi kendilerine anlatan öğrencilerin bir hafta kadar sonra bile olayları doğru hatırladıkları görüldü. Diğerlerine kıyasla iki kat daha fazla ayrıntı hatırlıyorlardı. Bird ayrıca beyin taramalarının hafızanın gücünü yansıttığını gördü. Öğrenciler izledikleri videoları kendi kendilerine anlatırken beyinde gerçekleşen aktivite, olayı izlerken meydana gelen aktivite ile hemen hemen aynı olmuşsa daha sonra hatırlamak için güçlü bir temel atmış oluyorlardı.
Bu, öğrencilerin o sahneleri anlatırken ne kadar ayrıntıyı gözlerinde canlandırdıklarının göstergesi olabilir. Ya da anlatım sayesinde öğrenciler izledikleri olaylarla belleklerindeki diğer bilgiler arasında bağlantı kuruyor olabilir. Örneğin bir öğrenci, videodaki bir karakteri James Bond’a benzetmiş ve böylece onu daha kolay hatırlanır kılmıştı.
Başka bir deyişle, bir olayın hafızanızda iyi yer etmesi için biraz zaman ayırarak onu kendinize anlatın ve bunu yaparken bilinçli olarak en göze çarpan ayrıntılar üzerinde durun.
Bird özellikle mahkemelerde bunun önemli olduğunu söylüyor. “Bu bulgular herhangi bir kaza ya da suça tanıklık etme gibi olayları doğru hatırlamanın önem taşıdığı durumlar açısından etkili. Tanık, olaydan hemen sonra bu olayın ne şekilde geliştiğini kendi kendine anlatırsa olayla ilgili hafızası önemli ölçüde pekişmiş olur.” Aynı şey sonradan hatırlanmak istenen şeyler için de uygulanabilir. (BBC)