(İHA) - Diyarbakır Müftülüğü tarafından organize edilen Kutlu Doğum Haftası kutlamalarına Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Başdemir, AK Parti Diyarbakır Milletvekilleri Cuma İçten, Mine Lök Beyaz, Oya Eronat, çok sayıda sivil toplum kuruluşları temsilcisi ve on binlerce kişinin katılımıyla düzenlendi. Kürtçe ilahiler, Kuran-i Kerim’in okunduğu Kutlu Doğum Haftası kutlamalarına Diyarbakırlılar yoğun ilgi gösterdi.

Kutlu Doğum Haftası kutlamalarına katılan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, yaptığı konuşmada, Kürtçe “Xwuşk û brano. Şeva we bixêrbe. Xwuda şeva xer bike. (Ey kardeşlerim, bacı ve kardeşler. Geceniz hayırlı olsun. Allah gecenizi hayırlı eylesin) diyerek, Peygamber sevdalılarına seslendi. "Diyarbakır'da Zülkilf ve Elyesa Peygambere selam olsun" diyerek sözlerine başlayan Görmez, “Diyarbakır'da Halid Bin Velid'in oğlu Süleyman hazretlerine selam olsun. Belki Cennet-ül Baki'den sonra en çok sahabenin metfun olan Diyarbakır'dayız. Efendimizin bu sahabelerine selam olsun. Hicretten 7 sene sonra İslam orduları Diyarbakır'a girdiller. O ordunun bütün neferlerine selam olsun. Anadolu kapılarını rahmet secdesine açan Bursa Ulu Camii'nin kardeşi Diyarbakır Ulu Camii'ye selam olsun. Orada tarihten beri namaz kılana selam olsun” dedi.

“SURİYE, IRAK, ARAKAN’DA ÖLDÜRÜLEN İNSANLARIN ONURU BİZİM ONURUMUZDUR”
Bu yıl ki Kutlu Doğum Hafta Kutlamaların insan onuru temalı olduğuna anlatan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, “İnsan gaye varlıktır. Hiçbir insan kendi hayatını kendi hayatını insanlık onurunu ayaklar altına bir ideolojiye feda edemez. Devlet ve hukuk insan içindir. Onuru zedeleyen hiçbir şey meşruiyetini İslam ve İslam peygamberinden alamaz. Bir insanın onurunu kırmak bütün insanlığını onurunu kırmak gibidir. Bunun için çöplerden yiyecek toplayıp yiyen çocuğun onuru bizim onurumuzdur. Yetimler kimsesizler çaresizler çocuklar sokak çocuklarının onuru hepimizin onurudur. Mendil satarak, dilenerek hayatını kazanan kadının onuru hepimizin onurudur. Şiddete, töre cinayetlerine fuhşa zorlanan kadınların onuru bütün insanların onurudur. Zorla evlendirilen genç kızların onuru hepimizin onurudur. Bizim yediğimizden, giydiğimizden giyemeyen yiyemeyen bizim yanımızda çalışan arkadaşlarımızın bizim onurumuzdur. Suriye, Irak, Arakan da öldürülen insanların onuru bizim onuru bizim onurumuzdur. İnsan onurludur muhteremdir. Ancak günahsız ve masum değildir. Bazen melek insan olarak, bazen şeytan insan olarak yaratılmadıkları için hayıflanırlar. İnsan hata yapabilir. Aslolan hata da ısrar etmemektir. Nasıl insanların günahı olur. Toplumların günahı olur. Kişilerin hatasına rıza gösterildiği de zaman bütün toplumsal olur. Tıpkı bugün küresel günahların ortaya çıktığı gibidir” diye konuştu.

“HER GÜNAHIN BİR TÖVBESİ VAR”
Görmez, Peygamber sevgisine hatırlatarak, onun sevgisiyle bakanlar masum insanların gözyaşı dökmesine razı olmayacağını belirterek, günahların tövbesinin olduğunu da aktardı. Görmez, “Eğer karnını doyurmadığı için bir insan harsızlık yapmışsa sadece kendisi değil toplum da suçludur. Bir baba maddi sıkıntı nedeniyle ailesini katlediyorsa bütün toplum suçludur. O yüzden çok felaketler yaşandı. Almanya, Bosna'da soykırım uygulandı. Şimdi de Suriye'de kardeşler arasındaki kavgayı izliyoruz büyük üzüntüyle. Her günahın bir de tövbesi var. Toplumların da tövbesi vardır. Topyekun hatalarını görmek ve bunda ısrar etmemektir. Peygamber sevgisini içinde taşıyan mümin, kendisi için istediğini kardeşi için de istemelidir. Onun sevgisiyle yanan gönül kin intikam nefret bulundurmaz. Onun sevgisiyle bakan mümin, masum bir insanın gözyaşı dökmesine razı olmaz. Hacer-ül Esved'e eli değdiği için o taşa elini süren hiçbir mümin eline silah olarak mümin kardeşine doğrultamaz” dedi.

Görmez, birlik ve beraberliği de vurgu yaparak, “Bütün Diyarbakırlı kardeşlerime bizi dinleyen herkese sesleniyorum. Bu haftada hepimiz hırkamız yere koyalım. İçerisini bugüne kadar ülkede kırılan bütün onurları kalpları koyalım ve hep birlikte Hakkari, Ankara, Edirne'de, her birimiz bugüne kadar zedelenen insan onurunu koyalım ucundan tutalım. Ve Kabe’nin o şerefli köşesine yerleştirelim diyorum. Ey tarihlerin de bir bir badireden başarılı geçmiş ve edik durmuş Diyarbakırlı kardeşlerim, Ahmedi Hani’nin torunları, hep birlikte ülkemizi eman, selam, adalet, fazilet yurduna dönüştürelim. Her tarafta geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin yüreklerinde insanlığın onuru Hz. Muhammed sevgisi eksik olmasın” şeklinde konuştu.
Yapılan konuşmanın ardında Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, protokol üyelerine gül dağıttı.