ADLİ Tıp Kurumu’nun 2010 verilerini yansıtan sonuçlar hastalar tarafından suçlanan erkek hekim oranının yüzde 86, kadın hekim oranının ise yüzde 14 olduğunu ortaya koyuyor.

Bir yılda haklarında suçlama olan 707 hekimden 263’ünün soruşturması ceza ile sonuçlandı. İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Coşkun Yorulmaz, “Bu hatalar birçok faktöre bağlı olarak ortaya çıkabiliyor, önlenmesi içinse öncelikle analiz edilmesi gerekiyor” diyor ve bu durumun önündeki en büyük engelin cezalandırmaya dayalı sistem olduğunu söylüyor. Doç. Yorulmaz, “malpraktis” adı verilen tıbbi uygulama hatalarının; hekimlerin yaşları, çalışma ortamı, yeni bilgileri izleme dereceleri, uzmanlık dalları, akademik durumları, cinsiyetleri ve tıp fakültesinden mezuniyet yıllarıyla bile ilişkili olabildiğini kaydediyor.

İLETİŞİM ÇÖZÜYOR
Hekimlerin cinsiyeti, doktor hatalarının ortaya çıkmasında bir parametre kabul edilmiyor ve erkek hekimlerin daha az bilgili ya da yetenekli oldukları anlamına gelmiyor. Buna karşılık, olumlu hasta-hekim ilişkisi, iddiaların ve istenmeyen sonuçların oranını azaltıyor. Hekimin erkek olması ise iddialar açısından bir risk faktörü olarak görülüyor. Tüm çalışma ve araştırmalar kadın doktorların iletişim becerileri konusunda daha başarılı olduklarını ortaya koyuyor.





CEYDA ERENOĞLU- GAZETE HABERTURK