Bursa Barosu Kadın Hukuku Komisyonu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü dolayısıyla basın toplantısı düzenledi.

Bursa Barosu Kadın Hukuku Komisyonu Başkanı Avukat Sibel Özbudak, kadına yönelik şiddetin herkesin yüzüne adeta bir çığlık gibi çarptığını dile getirdi. Hiçbir sınar tanımayan küresel meselenin Türkiye'de de giderek derinleşen toplumsal bir yara olarak varlığını sürdürdüğünü dile getiren Özbudak, "Ülke gerçekleri ile yüzleştiğimizde gerek iç hukuk kurallarının, gerekse uluslararası mevzuat düzenlemelerinin, şiddetle mücadeleye istenilen seviyeye ulaştıramadığını görmekteyiz. Bu bağlamda, iç hukukumuzun, evrensel sözleşmelere uygun hale getirilmesi gerekliliği, öncelikle vurgulamak isteriz. Töre cinayetleri utanç verici yüzünü bizlere göstermeye devam etmekte. Kürtaj tartışmaları ile kadın bedeni siyaset malzemesi olarak gündemde yer almakta. 8 Mart 2012 tarihinde kabul edilen 6284 sayılı Aile Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun ile şiddet gören kadınlarımıza, kolluk kuvvetleri tarafından da koruma verilmesi mümkün hale hale geldi. Bu gelişmeye rağmen uygulamada henüz birlik sağlanamadı" dedi




Avukat Yavuz: Kadınlara Şiddete Karşı Farkındalık Sağlanmalı

Nevşehir Barosu Kadın Komisyonu üyesi Avukat Sema Yurtbilir Yavuz, kadına şiddetin erkek egemen toplumların özelliklerinden olduğunu, önlemesi için önce kadınların farkındalığının sağlanması gerektiğini söyledi.

'Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü' kapsamında, Nevşehir Kültür ve Sanat Merkezi'nde düzenlenen programda kadına yönelik şiddet ele alındı.

Nevşehir Belediyesi Kadın Çalışmaları ve Eğitim Merkezi, Nevşehir Kent Konseyi Kadın Meclisi ve Nevşehir Ekoloji ve Sosyal Hayatı Geliştirme Derneği tarafından düzenlenen programa, Nevşehir Emniyet Müdürlüğü Eğitim Şube Müdürü Cüneyt Çiçek, Nevşehir Barosu Kadın Komisyonu üyesi Avukat Sema Yurtbilir Yavuz ve Kapadokya Meslek Yüksek Okulu Öğretim Görevlisi Taylan Kapucu konuşmacı olarak katıldı.


Nevşehir'deki kadın derneklerine üye kadınların yanı sıra çok sayıda ev kadınının katıldığı program; şiddete uğrayan kadınların hayat hikayelerini anlatmaları ile oluşturulan "Şiddetin Ötesine Yolculuk" adındaki kısa film gösterimi ile başladı. Nevşehir Emniyet Müdürlüğü Eğitim Şube Müdürü Cünet Çiçek ve Avukat Sema Yurtbilir Yavuz katılımcıların sorularını cevaplandırdı. Cüneyt Çiçek, emniyet teşkilatında 40 bin polisin kadına karşı şiddete karşı yapılacak işlemler konusunda eğitildiğini söyledi.

Bundan 10- 15 yıl önceye kadar eşinden şiddete maruz kalarak polis merkezlerine gelen kadınlara karşı büyük acziyet içerisinde olduklarını belirten Çiçek " Nedeni de gönderebileceğimiz kadın sığınma evleri yoktu. Ne yapacağımızı bilemiyorduk. Eşiyle barışmasını, aile ortamında bunların olabileceğini söylüyorduk. Şimdi ise şiddete uğrayan kadınları Kadın sığınma evlerine alabiliyoruz. Bu büyük bir olay. Kadınlarımız merkezlerimize geldiklerinde mutlaka kendilerine yardımcı olunuyor. Eğer bir yerde yardımcı olunmazsa ısrarcı olunmalı, daha üst bir merciye başvurulmalı. Kadınlarımız haklarını iyi bilmeli." dedi.

Nevşehir Barosu Kadın Komisyonu üyesi Avukat Sema Yurtbilir Yavuz ise Ailelerin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine dair kanun hakkında sunum yaptı.

Şiddete uğrayan kadınların haklarının savunulması için yeni çıkarılan 6284 sayılı kanunla önemli hakların sağlandığını kaydeden Yavuz " şiddete uğrayan kadınlar en hızlı ulaşabilecekleri merciler neresi ise oraya başvurabilirler. Polis, Jandarma, Valilik, Kaymakamlık, Savcılık, Aile Mahkemelerine en yakın ve hızlı neresi ise başvurabilirler ve tebdir almalarını isteyebilirler. Başvuru yaptıkları kurumlar durumlarına en uygun tedbiri almak zorundadır" dedi.

Kapadokya Meslek Yüksek Okulu Öğretim Görevlisi Taylan Kapucu ise Aile İçi İletişim ve Duygusal Şiddet konulu sunum yaptı.

Kapadokya Kadın Dayanışma Derneği'nin yaptığı sunumun ardından etkinlik soru ve cevap bölümü ile sona erdi.


 
Mersin Barosu Tarsus Temsilciliği üyeleri "Kadınlara Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü" dolayısıyla adliye binası içerisinde bulunan baro temsilciliğinde basın açıklaması yaptı.

Baro Temsilcisi Avukat Aliye Özcan, üyeler adına yaptığı açıklamada, kadınlara yönelik şiddetin, insan hakları ihlali olduğunu söyledi.

Türkiye'de 8 Mart 2012 tarihinde kabul edilen "Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi"ne dair kanunla şiddet gören kadınlara, kolluk kuvvetleri tarafından da koruma kararı verilebilmesinin mümkün olduğunu ifade eden Özcan, şunları kaydetti: 

"Bu gelişmeye rağmen, uygulamada henüz birlik sağlanamamıştır. Kanunun kabulünü izleyen nisan ayında kadın cinayetleri oranı hızla artmıştır. 2011 yılında 257 kadın öldürülürken bu yılın ilk 6 ayında ise 100'e yakın kadın hayatını kaybetmiştir. Kağıt üzerinde verilen tedbir kararları, kadınların öldürülmesi ile hükümsüz kalmaktadır. Önerimiz, kolluk güçlerinin koruma kararlarına dair işlemleri üzerindeki denetiminin etkin hale getirilmesi, halen hayata geçirilememiş 'Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri'nin ivedilikle sisteme dahil edilmesi ve bu merkezlerin diğer birimlerle sistemli bir şekilde çalışmasının bir an önce sağlanmasıdır."



AA/CİHAN/DHA