Aracına ceza yazan bir polis memuruna hakaret edip tehditte bulunduğu gerekçesiyle hakkında dava açılan gazeteci Fatih Altaylı’nın ilk duruşması görüldü. İfade veren Altaylı, tehdit suçunu işlemediğini söylerken hakaret suçu için ise "İnsanın bazen ağzından istemediği sözler çıkabiliyor’ dedi.

İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruşmada sanık Fatih Altaylı ile avukatı hazır bulundu. Duruşmaya müşteki Abdullah Kesercioğlu da katıldı.

Mahkeme karşısında savunma yapan sanık Fatih Altaylı, olay günü eşinin rahatsızlığından dolayı hastaneye gitmek için yola çıkacaklarını, bu esnada araçta şoförünün bulunduğunu ve kendisi olay yerinde yokken araçla ilgili cezai işlem yapıldığını söyledi. Altaylı, eşinin hastalık durumundan dolayı buna sinirlendiğini ve polis memurları ile yaşadığı tartışmada şikayette bulunacağını söylediğini ifade etti. Fatih Altaylı, ‘mahvedeceğim’ gibi bir kelime kullanmadığını da savunmasına ekledi. Altaylı, “Önce insan olmayı öğren dedim. İçinde bulunduğum durumdan dolayı sinirli olduğumdan küfür ettiğim doğrudur. Yalnız ben tartışmanın sonunda kendi kendime söylenmek için bu şekilde küfür etmiştim. Müştekinin yüzüne karşı söylenmiş sözler değildir. Bu esnada oradaki bir vatandaş telefonu ile bu sözleri kaydetmiştir. Şikayet edeceğim yasal haklarımı kullanacağım dedim. Bu tehdit değildir. Suçlamaları kabul etmiyorum. Beraatimi talep ediyorum” dedi.

Sanık Fatih Altaylı’nın avukatı Emine Rezzan Aydınoğlu savunmaya katıldığını ve müvekkilinin hastalık durumunu polis memurlarına izah etmesine rağmen ‘hastanız varsa ambulans çağırın, burada durmak yasak’ şeklinde dönüşler aldığını söyledi. Müvekkili Fatih Altaylı’nın sinirlendiğini bu nedenle o sözleri söylediğini ama bu sözlerin müştekiye yönelik olmadığını da ifade etti. Sanık avukatı müvekkilinin yaşanan olaydan dolayı özür dilediğini mahkeme heyetine aktardı ve müvekkilinin beraatini talep etti.

Müşteki polis memuru Abdullah Kesercioğlu ise tartışma esnasında Fatih Altaylı’nın kendisine yönelik söylediği hakaret sözlerini duymadığını, olay yerinde bulunan bir vatandaşın kaydettiği görüntüleri gördükten sonra hakaret sözlerinden haberdar olduğunu söyledi. Müşteki ayrıca Fatih Altaylı’nın ‘sizi mahvedeceğim’ şeklinde sözlerini duyduğunu mahkemeye aktardı. Müşteki, sanık ile görüştüklerini, uzlaştıklarını ve şikayetçi olmadığını ifade etti.

Fatih Altaylı’nın şoförü tanık Kenan Güngör ise Altaylı’nın olay günü kendisini arayarak eşinin rahatsızlandığını söylediğini ifade etti. Tanık Güngör, “Evin önüne geldiğimde polis memurları duraklama yapmanın yasak olduğunu söylediler. Ben hasta beklediğimi söylememe rağmen hakkımda cezai işlem uyguladılar. Yapılan işlemden sonra ben bir tur atıp tekrar gelmek için hareket ettim. Olaylar bu esnada yaşanmış, ben söylenen sözleri duymadım” dedi.

Tarafların dinlenilmesinin ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, görüntüleri çektiği iddia edilen tanık Talip Güven hakkında zorla getirme emri çıkarılmasına hükmederek duruşmayı erteledi.

Olayın geçmişi

Şişli’de aracını yasak yere park ettiği gerekçesiyle trafik polisi ile tartıştığı ve bu esnada polis memuruna hakaret edip tehditte bulunduğu iddia edilen Fatih Altaylı’nın, "kamu görevlisine hakaret ve tehdit" suçlarından 1 yıl 8 aydan 4 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti.