Barolarımız hızla yeni bir seçim sürecine giriyor. Meslek kuruluşumuzun geleceği, mutlaka meslektaşlarımızın geleceğine etkilerde bulunacağı gibi ülkemizin geleceğine ilişkin sonuçlar da doğuracaktır.
       
 Barolarımızın çeşitli organlarında görev almak için aday olan arkadaşlarımız seçim yaklaştıkça kendilerini tanıtacak, fikirlerini paylaşacaktır.
         
Ülkemizin ve mesleğimizin zor günler geçirdiği bir dönemde Barolarımızın  Genel Kurullarının kişisel çatışmalardan ve adamcılıktan uzak olarak karşılıklı görüşlerin demokratik bir şekilde tartışılmasına ve neticede hukuk dünyamızın, mesleğimizin ve meslektaşımızın hep birlikte gelişmesine ve güçlenmesine katkı sağlamasını diliyorum. 
           
Herkes için adalet, adalet için avukat olmazsa olmazdır. Avukatları yalnızca birer serbest meslek sahibi olarak ve Barolar ile Barolar Birliğini salt bir meslek kuruluşu olarak düşünmek ciddi bir yanlıştır. Avukatlar ve meslek örgütümüz Barolar toplumsal yaşamımızın vicdanıdır. Adil bir yargılamaya, hukuk devletine her zaman herkesin ihtiyacı vardır. Barolar hukuk devletinin sigortasıdır. Savunma mesleğini icra eden avukatlar yargılamanın kurucu unsurudur. 
             
Şahsım adına bir avukat olarak avukat ne ister, avukat olarak Baro yönetimlerinden beklentilerimiz nedir diye sorulacak olursa aşağıdaki hususları dile getirmek isterdim:
           
CMK Ücret Tarifesi, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinden aşağıda olmamalı denk olmalıdır.
           
Avukatlık mesleki faaliyet alanına giren ancak avukatlar dışında mali müşavir, noter v.b. meslek gruplarının gerçekleştirdiği faaliyet alanlarının avukatlarca icra edilmesini sağlayıcı yasal, idari v.b. düzenlemeler yapılmalıdır.
             
Avukatlık Kanunu’ndan kaynaklanan şirket, kooperatif v.b. kuruluşların hukuki danışmanlık hizmetleri alanındaki haklarımıza dokunulması önlenmelidir.
             
Avukatın her türlü bilgi ve belgeye ulaşmasını kolaylaştırıcı, bu konudaki engelleyici düzenlemeleri ve anlayışı değiştirici tedbirler alınmalıdır.

Yabancı hukuk şirketlerinin faaliyet göstermesi önlenmelidir.
             
Avukatın sermayenin işçisi konumuna düşürülmesi engellenmelidir.
             
Kamuda görev yapan meslektaşlarımızın çalışırken mali ve sosyal haklarının çalışan hakim ve savcılarınkine denk hale getirilmesi, yine tüm avukat meslektaşlarımızın emeklilik koşullarının hakim ve savcıların emeklilik koşulları ile denk hale gelmesini sağlayıcı düzenlemeler yapılmalıdır.
             
Diğer yandan kamu avukatlarının baro aidatlarının tamamının kurumlarınca ödenmesi ve baroya kayıt zorunluluğu getirilerek meslektaşlar arası bütünleşme sağlanmalıdır.
               
Avukatın mesleğinden ve toplumdaki temsil görevinden kaynaklanan sosyal statüsüne uygun sosyal güvenlik, emeklilik v.b. haklar tanındığı gibi (Hakim ve savcıların hakkı olduğu gibi) örneğin 15 yıl avukatlık yapmış meslektaşlarımıza yeşil pasaport verilmesi gibi düzenlemeler de derhal yapılmalıdır. 
               
Avukatlık mesleğinde ihtisaslaşma desteklenmeli, belirli davalar ve yasa yolları için avukatla temsil zorunluluğunun getirilmesi ve istinafa, bu mümkün olmazsa en azından temyize gitmek için zorunlu avukatlık sistemine geçilmesi, Avukatlık hizmeti sigorta fonunun kurulması sağlanmalıdır.
               
EKSİKSİZ DEMOKRASİ, TAM BAĞIMSIZ YARGI VE GERÇEK HUKUK DEVLETİ İÇİN AVUKATLAR VE BAROLAR OLMAZSA OLMAZDIR. 
               
Yukarıdaki taleplerin gerçekleşebilmesi için de; meslektaşlarımızın birlikteliği ve dayanışması olmazsa olmazdır.


(Bu köşe yazısı, sayın Av. Halil Sarı tarafından www. hukukihaber. net sitesinde yayınlanması için kaleme alınmıştır. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısının tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısının bir bölümü, aktif link verilerek kullanılabilir. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.)