Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan ve beraberindeki Heyet, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa Konseyi tarafından ortaklaşa yürütülen “Anayasa Mahkemesinin Temel Haklar Alanındaki Kararlarının Etkili Şekilde Uygulanmasının Desteklenmesi Projesi” kapsamında 16 Aralık 2022 tarihinde Venedik’e çalışma ziyareti gerçekleştirdi.

Başkan Arslan’a Anayasa Mahkemesi üyeleri, Genel Sekreter Yardımcısı, Başraportörler ve raportörler eşlik etti.

Ziyaret kapsamında Anayasa Mahkemesi Heyeti, İtalya, Almanya ve Kuzey Makedonya Anayasa Mahkemesi üyeleri, anayasa ve insan hakları profesörleri ile düzenlenen toplantılara katıldı. Toplantılarda temel hakların korunması konusunda Türkiye, İtalya, İspanya, Almanya ve Balkanlar’daki deneyimler paylaşıldı. Toplantının ilk gününde konuşma yapan Başkan Arslan, Türk Anayasa Mahkemesinin başta bireylerin temel hak ve özgürlükleri olmak üzere anayasal değerlerin koruyucusu olduğunu vurguladı.

Anayasal hakların korunmasında Mahkemenin iki ana mekanizmasının bulunduğuna değinen Başkan Arslan, Mahkemenin kuruluşundan bugüne kanunların, kanun hükmünde kararnamelerin ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin anayasaya uygunluğunu denetlediğine, yasama ve yürütme organlarının işlemlerini denetleme yetkisine sahip olduğuna işaret etti.

Başkan Arslan, Anayasa Mahkemesinin hem norm denetimi hem de anayasa şikâyeti içtihadının Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihadına uygun olarak anayasal hakların korunmasına yönelik standartları ortaya koyduğunu belirtti ve “Anayasa'nın 148. maddesi açıkça Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne atıfta bulunduğundan Anayasa Mahkemesi anayasa şikâyetlerini karara bağlarken Strazburg Mahkemesinin içtihadını dikkate almaktadır.” dedi.

Anayasa Mahkemesinin bireysel başvurunun getirilmesindeki iki temel amaca ulaştığını  vurgulayan Başkan Arslan, bu amaçların bireysel hak ve özgürlüklerin korunmasına, geliştirilmesine yönelik standartların yükseltilmesi ve Strazburg Mahkemesi önünde Türkiye aleyhine yapılan başvuruların ve ihlallerin sayısının azaltılması olduğunu ifade etti.

100 BİN DERDEST BAŞVURU

Başkan Arslan konuşmasında Türkiye'de anayasa şikâyeti sisteminin etkili ve başarılı bir şekilde uygulanmasının önünde iki zorlu engel olduğunu dile getirdi. Bireysel başvurularla ilgili inanılmaz ve kıyaslanamaz bir iş yüküyle karşı karşıya kalındığını belirten Başkan Arslan, bugün itibarıyla Mahkemede yaklaşık 100 bin derdest başvuru bulunduğunu ifade etti. Başkan Arslan, bu iş yükünün yıkıcı etkisinin şu anda 47 farklı taraf devletten yaklaşık 75 bin bekleyen başvuru bulunan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin iş yükü ile karşılaştırılarak daha iyi anlaşılabileceği değerlendirmesinde bulundu.

İhlal kararlarının etkili bir şekilde uygulanması konusunun Mahkemenin önündeki ikinci büyük zorluk olduğunu dile getiren Başkan Arslan, Strazburg Mahkemesi gibi Anayasa Mahkemesinin de bir başvurunun kitlesel ve tekrarlayan ihlallere yol açan sistematik ve yapısal bir sorunu gündeme getirmesi hâlinde “pilot karar usulünü” benimsediğini belirtti.

Başkan Arslan konuşmasında Türk Anayasa Mahkemesi kararlarının etkileri hakkında değerlendirmelerde bulunarak Mahkemenin iptal kararlarının sadece davanın taraflarını değil herkesi bağladığını vurguladı ve “Anayasa Mahkemesi basitçe şunu söylüyor: ülkedeki her bir ihlali telafi etmeye gücüm yetmez. Bu nedenle benzer davaları ele alırken Mahkemenin yorumunu takip etmek gibi önleyici tedbirler almak zorundayız.” ifadesini kullandı.

Konuşmasının sonunda Başkan Arslan, on yıllık anayasa şikâyeti deneyiminin ihlallere karşı etkili ve başarılı bir başvuru yolu olduğunu kanıtladığını belirterek bu yolun gelecekteki başarısının sadece Anayasa Mahkemesine değil başta diğer mahkemeler olmak üzere tüm paydaşlara bağlı olduğunu vurguladı.