Son yıllarda hem ülkemizde hem de dünyada teknoloji ve internetin günden güne gelişmesi ve kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte, sahte banka veya kredi kartlarına ilişkin suçlar artış göstermeye başlamıştır.

5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu kapsamında banka kartı, “Mevduat hesabı veya özel carî hesapların kullanımı dahil bankacılık hizmetlerinden yararlanmayı sağlayan kart”, kredi kartı ise, “Nakit kullanımı gerekmeksizin mal ve hizmet alımı veya nakit çekme olanağı sağlayan basılı kartı veya fizikî varlığı bulunmayan kart numarası” olarak tanımlanmıştır.

Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda (“TCK”) “Bilişim Alanında Suçlar” başlığı altında sayılmış ve TCK’nın 245. maddesinde düzenlenmiştir.

Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçunun üç farklı biçimde işlenebileceği ifade edilebilir:

1) Başkasına ait gerçek bir banka veya kredi kartını kötüye kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlamak (TCK m.245/1)

2) Sahte banka veya kredi kartı üretmek, satmak, devretmek, satın almak veya kabul etmek (TCK m.245/2)

3) Sahte bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlamak (TCK m. 245/3)

Bu suçla korunan hukuki değerin, bankacılık sisteminin güvenilirliği, bilişim alanı ve bilişim alanının güvenliği olduğunun söylenmesi mümkündür.

1) Başkasına ait gerçek bir banka veya kredi kartını kötüye kullanarak veya kullandırtarak kendisine  veya başkasına yarar sağlamak

TCK’nın 245. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, “Başkasına ait bir banka veya kredi kartını, her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.”

Hükümde görüldüğü üzere, başkasına ait gerçek bir banka veya kredi kartının herhangi bir şekilde ele geçirilmesi veya elde bulundurulması ile kart sahibinin rızası olmaksızın fail tarafından kullanılarak kendisine veya başkasına yarar sağlanması ile bu suç oluşmaktadır.

Başkasına ait bir banka veya kredi kartının bu şekilde izinsiz kullanılması suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlama suçunun cezası 3 yıldan 6 yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası olarak belirlenmiştir.

Etkin Pişmanlık

Etkin pişmanlık, TCK kapsamında suç sonrası pişmanlık olarak kabul edilmiş ve farklı suçlar için ayrı ayrı düzenlenmek suretiyle bu kurum şahsi indirim ya da cezasızlık sebebi olarak kabul edilmiştir. Bu durum, etkin pişmanlık kurumunun düzenlendiği TCK’nın 168. maddesinin gerekçesinde de “Suç tamamlandıktan sonra kişi pişmanlık gösterebilir. Bu durumda, işlenmiş ve tamamlanmış olan suç işlenmemiş hale döndürülemez. Ancak, suç tamamlandıktan sonra, pişmanlık duyarak, gerçekleştirilen haksızlığın neticeleri mümkün olduğunca ortadan kaldırılabilir.” şeklinde ifade edilmiştir. Belirtmek gerekir ki, etkin pişmanlık, cezayı ortadan kaldırmamakta fakat cezada indirim yapılmasına neden olmaktadır.

TCK’nın 245. maddesinin 5. fıkrasında, “Birinci fıkra kapsamına giren fiillerle ilgili olarak bu Kanunun malvarlığına karşı suçlara ilişkin etkin pişmanlık hükümleri uygulanacağı” belirtilmiştir. Buna göre, başkasına ait bir banka veya kredi kartının izinsiz şekilde kullanılması suretiyle yarar sağlanması suçu bakımından da malvarlığı suçlarında etkin pişmanlık ceza indirimi hükümleri uygulanabilecektir.

Şahsi Cezasızlık Sebebi Olarak Belli Akrabalık İlişkisinin Varlığı

TCK’nın 245. maddesinin 4. fıkrasına göre, başkasına ait gerçek bir banka veya kredi kartını kötüye kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlamak suçunun;

a) Haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin,

b) Üstsoy veya altsoyunun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen veya evlâtlığın,

c) Aynı konutta beraber yaşayan kardeşlerden birinin,

Zararına olarak işlenmesi hâlinde, ilgili akraba hakkında cezaya hükmolunmaz.

2) Sahte banka veya kredi kartı üretmek, satmak, devretmek, satın almak veya kabul etmek

Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçunun bu halinde ise, TCK’nın 245. maddesinin 2. fıkrasında “Başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üreten, satan, devreden, satın alan veya kabul eden kişi üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve onbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacağı” ifade edilmiştir.

TCK’nın 245. maddesinin 1. fıkrasındaki suçtan farklı olarak, burada, suça konu banka veya kredi kartının sahte olması, bununla birlikte, sahte olarak üretilen, satılan, devredilen, satın alınan veya kabul edilen kartın başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilmiş olması ve söz konusu sahteciliğin banka veya kredi kartında yapılmış olması gerekmektedir.

Başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üretmek, satmak, devretmek, satın almak veya kabul etmek suçunun cezası ise 3 yıldan 7 yıla kadar hapis ve onbin güne kadar adlî para cezası olarak belirtilmiştir.

3) Sahte bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlamak

Bu suçun hukuki konusunu “sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartı” olarak ifade etmek mümkün olup, burada iki ayrı banka veya kredi kartından söz edildiği görülmektedir. Zira, bunlardan ilki doğrudan sahte olarak üretilen kartlar, diğeri ise gerçek olarak üretilmesine karşın üzerinde yapılan değişikliklerle üretilen kartlardır.

TCK’nın 245. maddesinin 3. fıkrasına göre “Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, dört yıldan sekiz yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.”

Hükümden açıkça anlaşılacağı üzere, bu suç, sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanarak kendisine veya başkasına yarar sağlamak suretiyle işlenmektedir. Önemle belirtmek gerekir ki, bu suçun oluşması bakımından sahte kartın kullanılmış olması tek başına yeterli olmamakta, bunun yanında, ilgili sahte kart kullanılmak suretiyle yarar sağlanmış olmalıdır. Ancak, bu suçun faili sahte kartı kullanmış fakat yarar elde edememişse, bu durumda fiilin teşebbüs aşamasında kaldığından söz edilecektir.

Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlama suçunun cezası, 4 yıldan 8 yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasıdır.

Görevli ve Yetkili Mahkeme

Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçu bakımından görevli mahkeme asliye ceza mahkemesi olup, yetkili mahkeme ise, bilişim sisteminin bulunduğu yer mahkemesi olarak kabul edilmektedir.