Son zamanlarda, mahkemelerce verilen kararların, taraflarca beğenilmeyip “istinaf” yoluna gidildiği haberleri kamu oyunda ve basın yayın organlarında çokca yer almaya başlayınca, bir zamanların 45’lik plaklarında söylenen ve çok sevilen “Bim, bam, Bom” başlıklı bir şarkının sözleri aklıma geldi.

Bir şarkı ile mahkeme kararları ve istinaf yolu arasında “ne alaka” diyeceksiniz ama alakaya gelmeden önce şarkı sözlerinden bir kısmını anımsayalım.

Oldu en sonunda oldu bim bam bom / Rüyalarım gercek oldu bim bam bom
Duyduk duymadık demesin hiç kimse/ İşte ilan ediyorum herkese.

Bim bam bom çok şükür dostlar/ Benim de artık bir sevgilim var
Bim bam bom çatlasın düşmanlar / Artık benim de bir sevgilim var.

Şimdi gelelim “ne alaka” meselesine.

Bilindiği üzere, her türlü çekişme ve davalar ilk derece mahkemeleri tarafından görülür ve karara bağlanır. Bu kararlara yapılan itirazlar, üst yargı organlarına gider, karara bağlanır ve kesinleşir.

Ancak, Cumhuriyet öncesinde, adına “istinaf” denilen bir de ara mahkemeler vardı.

Davalara ilişkin olarak verilen ilk derece mahkemesi kararları önce istinaf mahkemelerine gider, orada verilen kararlara itiraz halinde üst derece mahkemelerine gider ve orada son karar verilirdi.

Bu ara mahkemelerin adı “istinaf mahkemeleri” idi.

İstinaf; Arapça kökenli bir kelimedir ve “yeniden başlama, baştan alma” anlamına gelir. Bir diğer anlamı da “burun” dur.

1923 yılında Cumhuriyetin kurulmasıyla; yasalar, yargılama ve toplum; çağdaş uygulamalara yüzünü dönmüştür. 1924 yılında kabul edilen 469 sayılı “Mahakim ve Şeriyenin İlgasına ve Mahakim Teşkilatına Ait Ahkamı Muaddil Kanun” ile dini temele dayanan yargılamalar, kanunlar ile birlikte “istinaf mahkemeleri kaldırılmıştır”.

Cumhuriyetten seneler sonra, 2004 yılında çıkarılan, 12 yıl boyunca uygulanmayan ve nihayet 2016 yılında yürürlüğü giren kanunla, istinaf mahkemelerine benzer ara mahkemeler yeniden kuruldu.

Bu mahkemeler; ilk derece adli mahkemelerinden olan İdare Mahkemeleri kararlarının gideceği ara mahkemenin adı “Bölge İdare Mahkemesi – BİM”, adli yargıyı oluşturan hukuk ve ceza mahkemelerinin vermiş olduğu kararların gideceği ara mahkemenin adı  “Bölge Adliye Mahkemesi – BAM” olarak belirlendi.

Yani böylece, şarkıda sözü geçen “BİM, BAM” oluşturulmuş oluyordu.

Ama ne hikmetse, hiç kimse bu mahkemelere Bölge İdare Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi demiyor. Hukukçular dahil olmak üzere, bütün dergi, gazete, televizyonlar ve halk, Cumhuriyet öncesi olan “istinaf” yani “burun” kelimesini kullanıyor.

Üstelik bu ara yargı yolunda görev yapan mahkemeler, aynen Yüksek Yargıda yani Yargıtay ve Danıştay’da olduğu gibi, “12. Ceza Dairesi, 4. Hukuk Dairesi, 7 İdare Dairesi” gibi terimleri kullanarak, mahkemeler arasında karışıklığa neden oluyorlar.

Böylece şarkının son sözcüğü olan “BOM” da gerçeklemiş oluyor.

Kim demiş kimse ona bakmaz diye / Kimse onu koluna takmaz diye
Eskide kalmaktan kurtulmaz diye / Çatlasın patlasın dönsün deliye.

İşte ilan ediyorum herkese / Oldu en sonunda oldu bim bam bom
Duyduk duymadık demesin hiç kimse / Eski rüyalar gerçek oldu bim bam bom.

Ancak unutmamak gerekir ki Türkiye Cumhuriyeti’nde gerçek olan ve sonsuza kadar devam edecek olan “tek gerçek”; Atatürk İlke ve Devrimleri ile demokratik, laik, Cumhuriyet ilkeleridir. Aksine düşünenleri bekleyen tek ve kaçınılmaz sonuç, şarkının son sözcüğü olan “BOM” gibi patlayıp, sönmek olacaktır.

Av.A.Erdem AKYÜZ