Uzaklardan, bir şey, bir ses,
Beni çağırıyor tüm cazibesiyle.

Bir sokak, bir meydan, bir kent,
Belki tüm çıplaklığıyla,
Belki de tüm maskeleriyle,
Tüm içtenliğiyle beni çağırıyor...

Düşmanın meydan okuyuşu mu?
Dostun samimi çağrısı mı?
Bir ses beni çağırıyor...

Bir şehrin tüm asaleti ve zenginliği,
Arka sokaklarının tedirginliği ve fakirliği,
Bir ses, içten gelen bir ses, bir şey,
Tüm dokunuşlarıyla beni çağırıyor...
 
O ses, yaşamın kendisi, vicdanın sesi,
Hayatın renkleri, eziyeti belki de keyfi,
Bir ses beni çağırıyor, içine çekercesine...

Avukat Halil Sarı.