Bir önceki yazımızın konusu olan “mavi kapak” toplama kampanyasının iç yüzü büyük ilgi gördü.

Yardım yapıyoruz, engellilere tekerlekli iskemle sağlıyoruz” zannederek mavi kapak toplayanlar, aslında büyük bir oyuna alet edildiklerini görünce şaşkınlıkla üzüntüyü birlikte yaşadılar.

Ama bu, ilk ve tek örnek değil.

Yanlış yapanlar hak ettikleri cezaya uğramadıkça, yapılan yanlışların sayısı ve boyutu büyümektedir.

Türkiye uzun zamandır böyle bir sürece girmiştir.

Bu süreç; siyasetten, hukuktan, ülke güvenliğinden başlayıp, çocuk parklarına ulaşmıştır.

Konu ile ne ilgisi var diyeceksiniz ama size biraz “atık lastik’ten” bahsedeceğiz.

Her otomobilin dört lastiği var. Hatta kamyonların, ağır vasıtaların daha fazla tekerlek ve lastiği var. O kadar çok otomobil üretilmektedir ki, lastiklerinin sayısı, hacmi ve ağırlığı akıl almaz boyutlara varmaktadır.

Türkiye’de her yıl 35 milyon lastik ömrünü tüketmektedir. Bu sayının ağırlık olarak karşılığının 200.000/250.000 ton civarında “ömrünü tamamlamış lastik” yani “atık lastik” olduğu hesaplanmaktadır.

Araç lastiklerinin yapısında diğer bazı maddelerin yanı sıra ağırlıklı olarak “kauçuk” bulunmaktadır. Kauçuk ise doğal ve sentetik olmak üzere iki türlüdür.

Bu lastiklerin dönüşümlerinin yani geri kazanımlarının ekonomi açısından çok önemli olduğu açıktır.

Atık lastikler, bu işi yapan işyerlerinde toplanarak tabir caiz ise öğütülmekte ve granül haline getirilmektedir. Kum veya çakıl tanesi haline getirilen eski lastikler, bir başka iş yerinde sıkıştırılarak kalıplarda; uzun şeritler veya bir karo/parke boyutunda dökülmektedir. Söylemeden geçmeyelim, bu ikisi de çok karlı birer işlemdir.

Şimdi konunun teknik anlatımından uzaklaşarak bir “çocuk parkına” gidelim.

Çocuğunuzun elinden tutarak girdiğiniz çocuk parkında kokudan duramayacaksınız. Hele bir de hava sıcak ise, nefes almakta zorlandığınızı bile hissedeceksiniz.

Eğilip yere bakın, simsiyah atık kamyon lastiğinin, kareler halinde ayaklarınızın altına serili olduğunu göreceksiniz. Atık lastiklerden yapılan bu parça halindeki malzeme, nefes almanızı iyice zorlaştırmak için, altına zift dökülerek yapıştırılmıştır.

Yollara, toplu yerleşim merkezlerine yapılan spor alanlarına bakın hep bu malzemeyi göreceksiniz.

Atık lastiklerin gelişi güzel atılmaması, dönüştürülerek ekonomiye kazandırılması elbette yararlı bir harekettir. Gelişmiş bütün ülkeler bunu yapmaktadır.

Ancak bu atık malzemenin ziftlenerek, çocuk parkları gibi alanlarda kullanılması yanlıştır. Çocuklarımızı, gençlerimizi, spor yapanları zehirlemektedir.

Ama diyeceksiniz ki; terörün serbest, teröristin özgür olduğu, yandaş vakıflara sözde yapılan bağışlarla tek kuruş vergi ödemeyen multi milyonerlerin kol gezdiği, engelliler kullanılarak vatandaşa mavi kapak toplatıldığı bir ülkede, çocuk parkına ziftli atık lastik serilmiş çok mu?

Siz söyleyin; çok mu.?