Savaş kimi zaman geri döndürülmesi zor kimi zaman ise imkansız olan pek çok olumsuz sonuca yol açarak, beraberinde bir yıkım ve insan hakkı ihlalleri getirmiştir. Bu sonuçlardan, yıkımlardan, ihlallerden ise en çok en savunmasız, korunmaya ihtiyacı olan çocuklar etkilenmiştir. Savaş dönemine dair birçok konu konuşulmuş, üzerine yazılar yazılmış olsa da umutları ve geleceği askıya alınan çocuklar ve hakları görmezden gelinmiştir. Bu sebeple ilk olarak “savaşta çocuk nedir?” sorusundan yola çıkarak “savaşta çocuk” kavramına odaklanmak gerekmektedir.

BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeyi ana eksene alarak uluslararası belgelerde çocuk tanımı yapılmıştır. Buna göre, erken reşit olma hali dışında 18 yaşına kadar olan herkes çocuk kabul edilmektedir. Çocuğa dair tanım uluslararası belgelerde yapılmış olsa bile bu belgelerde doğrudan savaşta çocuk tanımına yer verilmemiştir. Bununla birlikte belgelerde savaş ya da çatışma döneminde devletlere çeşitli yükümlülükler öngörülmüş ve önemler alması gerektiğine dikkate çekilerek savaşta çocuk kavramına değinilmiştir. Nitekim, BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin 38. maddesi uyarınca, çatışma dönemlerinde 15 yaşından küçük çocukların çatışmaya doğrudan katılmaması adına devletlerin bütün önlemleri alması ile 18 yaşından küçük kişilerin çatışma döneminde normal askere alma sistemi içinde ya da gönüllü kayıt yoluyla yer almaması gerektiği ifade edilmektedir. Unutulmamalıdır ki, çocukların savaşta aktif olarak yer alması bir savaş suçudur.

Özetle, ne BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşme ne de diğer insan hakları belgelerinde savaşta çocuğa dair bir tanım yapılmamıştır. Yine de savaşta çocuk kavramına değinildiği vakit, çocuğun üstün yararı dikkate alınarak 18 yaşının altındaki kişilerin doğrudan ya da dolaylı olarak savaşta aktif olarak yer almaması gerektiği ifade edilmektedir.

Tarih boyunca savaş, çocukların çocukluk dönemine bir kabus gibi çökmekte onların çocukluklarını yaşamasını engellemektedir. Oysa, devletler savaş döneminde de çocukların, güvenli bölge oluşturularak sağlıklı şekilde çocukluklarını yaşamasını sağlamak, savaş boyu ve sonrasında haklarını gözetmekle yükümlüdür.  Bu aşamada, yazıya “devlete bu süreçte yüklenen yükümlülükler nedir?”, “Hangi uluslararası belgeler ile bu yükümlülükler korunmaktadır?” soruları ile devam edilecektir. Unutulmamalıdır ki, savaş bazen devletlerarası, bazen devletin içindeki farklı gruplar arasında gerçekleşmektedir. Bu süre boyunca, savaşın tarafı olan devletlere çocukları koruması adına uluslararası belgeler ile çeşitli yükümlülükler öngörülmüştür. Temelde yer alan bu belgeler:

- BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşme

- BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin Çocukların Silahlı Çatışmalara Dahil Olmaları Konusundaki Seçmeli Protokolü

- Cenevre Sözleşmeleri (4. Cenevre Sözleşmesi ve Ek Protokolleri)

- BM Olağanüstü ve Silahlı Çatışma Hallerinde Kadınların ve Çocukların Korunmasına Dair Bildirge, şeklindedir.

Savaş döneminde, devletlerin bu süreçte en kırılgan grup olan çocuklara karşı yükümlülükleri devam etmektedir. Bu yükümlülüklerin askıya alınması mümkün değildir. Devletler savaş süreci boyunca ve savaş sonrası etkili koruma sağlamakla yükümlüdür. Savaş süreci boyunca devletler çocuğun, en temel ve vazgeçilmez hakkı olan yaşam hakkını korumak, sağlık, barınma, beslenme ve eğitime erişmesini sağlamak, aile hayatını korumak, çocuğun kaçırılmasını engellemek, işkence, istismar ya da ihmalin engellemesini önlemek, çocuğun savaşta aktif olarak yer almaması vb. sağlamakla yükümlüdür. Savaş sonrası dönemde ise devletler, silahlı çatışmadan etkilenen çocuklara koruma ve bakım sağlamakla, savaş mağduru olan bir çocuğun, bedensel ve ruhsal bakımdan sağlığına yeniden kavuşması ve yeniden toplumla bütünleşebilmesini temin için uygun olan tüm önlemleri almakla vb. ile yükümlüdür.

İnsancıl hukukta yer alan belgeler ile savaş dönemi ve sonrasında çocukların haklarının gözetilmesi için devletlere çeşitli yükümlülükler öngörülerek savaşın çocuklar üzerinde yaratacağı yıkımın en aza indirgenmesi de hedeflenmiştir. Buna rağmen, savaşlarda çocuklar temel haklarından yoksun kalmakta, cinsel istismar, zorla evlilik, alıkoyma ve köleleştirme gibi birçok insanlık dışı muameleye maruz bırakılmaktadır. Yemen savaşı ile Ukrayna-Rusya arasında devam eden bu çatışma sürecinde “çocuk savaşın hangi köşesinde?” diye sorduğumda dünyada yaşanan tüm savaşlarda çocukların savaşın dışında, güvenli bir bölgede haklarının korunduğu, devletlerin yükümlülüklerini yerine getirdiği bir yanıt vermek istiyordum. Oysa en savunmasız ve en kırılgan grup olan çocuklar savaşın tam ortasında.

Kaynakça:

Bilgin Rıfat, Çatışma Ve Şiddet Ortamında Büyüyen Çocuklar Sorunu, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt: 24, Sayı: 1, Sayfa: 135-151, ELAZIĞ-2014.

Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Çatışma Dönemlerı̇nde Çocuk Hak İhlallerı̇ Raporu (7 Ağustos 2015-16 Ağustos 2016), Türkiye İnsan Hakları Vakfı Yayınları 123, Ankara, Aralık, 2019.

https://www.stgm.org.tr/savasin-icinde-cocuk-var (Erişim T: 15.04.2022)

https://www.insamer.com/tr/uploads/pdf/rapor-suriye-de-cocuk-hakki-ihlalleri.pdf  (Erişim T: 15.04.2022)